emperyalist hesabın meyvelerinin olgun bir şekilde verilmeye başlandığı son 10 senede açılan bölgelerarası tahammül makasının yarattığı ve ileride, bölük pörçük olarak büyük türkiye ye dönüşecek olan toprakların geldiği noktadır.
enjekte edilen anadolu kültürüne yabancı olma kaidesinin getirdiği teslimiyetçi, milli bilinçten yoksun olarak açığa çıkan bağımlı duruşun bir sonucu olarak ; batı kültürüne aşinalık sergileyen kopuk memleket üyelerinin türetilmesi ve halkın tüm algılarının batı nın eğlence ve şaşaa içeren kültürüne yöneltilmesi sağlanmaktadır. anti emperyalist vücud ile kurulan memlekete yabancı nesiller yetiştirilmekte ve bireysel ve toplumsal bazda ; köylü, fakir, doğu lu, çirkin gibi ifadeler ve bölünme anahtarı olan kimi ırksal, dinsel ve mezhepsel yüklemeler ile bağlantı hatları göz göre göre eritilmekte ve elzem olan silkinmeyi, haçlıların ve onların siyonist müslümanlarının eline bırakma tasarrufu hissedilmektedir.
muhtelif bir ilin muhtelif bir toplu taşıma aracında karşılaşılan vahim durum, bu tabloyu destekler niteliktedir.
ekmeğini boya işi ile uğraşarak kazandığı belli olan ve sarf ettiği emekten ötürü yüzü gözü siyaha bürünmüş olan bireyin arkasından konuşan bir grup " akıllı " telefon çocukları, alın teri ile çalışan kişiye yönelik olarak ; " amerikalı değildir ya kesin diyarbakırlıdır bu. zenci değil lan bu... " gibi ifadeler kullanmış ve batı mimarları tarafından çizilen türkiye resminin kusursuzluğunu bir kere daha ispat etmişlerdir.
diyarbakırlı olmayı, amerikalı olmaktan aşağı bir statü olarak gören yığınların yaşadığı topraklar, tapılan odakların kararlarına bırakılmaya mahkumdur.
küresel plancıların yoluna soktuğu toplumsal yıkımın yarattığı şiddetin ne denli kayda değer olduğunu alenen ortaya koyan bu ve benzeri örnekler, büyük türkiye ye giden yolda verilen, kaygı verici noktalardır.
