tam manasıyla, o tuvalette en çok bulunan şey gibidir verdiği hissiyat. *
baştan söyleyeyim midesi kalkan okumasın arkadaş.
ben oldum olası hoşlanmamışımdır böyle tuvaletlerden zaten. hele otogar tuvaletleri en sinir bozuculardır. kapıda paragöz bir adam bekler para almak için, kalabalıktır, temiz olmasına temizdir ama basık bir havası vardır ve güler yüzlü tek insana rastlanmaz o turnike arkasında(gerçi kimseden güler yüzlü olmasını isteyen de yok, sadece onların moralleri bozuktur haddinden fazla, onu söylemek istedim). pisuvarlarda işemekten pek haz etmedim hiç, o ne öyle yan yana dizilip işemeler falan, hiç yakışmıyor. sonra diyelim ki sıçacaksın, insan rahat olamıyor ki. "acaba ses çıkar mı, acaba yandaki adam fark eder mi, lan ne soğukmuş burası da kıçım dondu, herkes çıksın da rahat rahat yaparım" tarzında düşünceler geçer aklımdan sürekli, biri çıksa diğeri geliyor lan orası boş kalır mı. zaten montla, botla, kot pantolonla sıçmak başlı başına dert iken yenisini ekleme. ne bileyim topluma açık tuvaletleri sevmiyorum işte, yalnız sıçmak en güzeli.
