felaket işler yapıyorlar.. fesatlık aramayın, iyi anlamda söyledim. derin derin bakıyorum, ince ince süzüyorum. ev arkadaşım bu topluluğun üyesi. ilk başta, siyasidir, çıkarcıdır diye düşünsem bile bu düşünceler yerini yavaş yavaş beğeniye, sevgiye bıraktı. 350 diye bir rakam var duydunuz mu bilemem. beni pek ilgilendirmez dünyanın havası, suyu.. ama daha 3-4 gün önce, üniversite öğrencilerinin hiçbir çıkar gözetmeksizin bu işle uğraşmaları beni fazlasıyla memnun etti.
dedeleri, çocukları yoldan çevirip, ellerine fırça verip boya yaptırdılar.. oyunlar oynadılar. belli amaç uğruna toplanmış, kendi keselerinden fedakarlık yapan grup üyelerinin hepsinin en güzel yerlerinden öpesim geldi.
tebrik ettim. kutladım.. bu ülkedde böyle şeylerin olması, siyasetten uzak yapılması, tamamen şeffaf ilerlemesi pek bi hoşuma gitti..
Değerli vakit geçirmesini bilen insanlardır. Bu ülkede hiç bir şey yapılmaz diye köşeden ahkem keserken insanın karşısına çıkarlar, eğlenerek oynayarak karşılıklı konuşarak öyle bir sevdirirler ki sivil toplum kuruluşlarını, bırakamaz insan. Başlangıç noktası olarak anahtar eğitimlerinde gençleri alırlar ve 2 günlük bir eğitimle- ki bir insanın 2 günde kendisini bu kadar çabuk ve çok geliştirebileceğini hiç hayal bile edemez. tog zehiri aşılanır. bunun dışında sağlık okur yazarlığı, üreme sağlığı, demokrasi ve sosyal haklarımız gibi bir çok tematik eğitimlerle öncelikli olarak toplum gönüllüleri vakfı tarafından eğitilen insanlardır. Bu eğitimleri aldıktan sonra bu insanlar kendi projelerini ğretebilir, hayata geçirebilir, bu esnada kendilerini geliştirebilir, insanlarla iletişim kurma konusunda kendisini aşabilir ve hayattan keyif almayı başarabilir.
bu derneğin gönüllülerinin yoksul ve şiddete eğilimli semtlerde oynadığı bir oyunu izlemiştim. ''renkler cumhuriyeti'' düğün salonunda tiyatro yapmaya çalışan, toplumun zengin züppeler diye alay ettikleri özel okulda okuyan öğrencilerini izlediğimde vay be demiştim. yok tiyatral manada bir vay be değildi. o emek, çocukların sevinci, ailelerin oyunu bölüp bölüp alkışlamaları. helal olsun dedirtmişti, olsun!
Pamukkale Üniversitesi toplum gönüllüleri olarak muhteşem bir atağı yeni atlattık. Hayvanlarla ilgili olan PAÜTOG PATi ATAK'ta organizasyon ekibinde yer aldığım için gerçekten çok mutluyum. Toplum gönüllülerinin önemli amaçlarından biri olan önyargıları kırmak konusunda yirmi yedi üniversiteden konuk ettiğimiz arkadaşlarımızın ön yargılarını kırabildiysek ne mutlu bizlere.
Burası kocaman bir deniz. içine girince o denizin bir damlası oluyorsunuz. Üniversiteli gençlerinse kendilerini geliştirebileceği, çok şey öğrenip, çok arkadaş edinip, farklı ufuklara yelken açabileceği mükemmel bir çatı.
ibrahim Betil'in 2002'de kurduğu 'Eleştirmek için değil, değiştirmek için.' diyerek çabalayan gençlerin farklılıklara saygı, şeffaflık ve hesap verebilirlik, yerel katılıma önem verme, ekip çalışması, her yaşta eğitim ve girişimcilik ilkeleri doğrultusunda buluşup toplum yararına projeler yaptığı bir STK.*
sosyal sorumluluk projesi kapsamında bir oluşum. kitap okuma organizasyonlarından boyama etkinliklerine kadar birçok şeyi içinde barındıran topluluk. (bkz: tog)
Yaklaşık olarak 6 aydır içinde bulunduğum stk. Bu kadar kısa zaman içinde ulusal bazda 6 projeye katılma imkanı buldum. Yararlanmasını bilen ve bir şeyler yapmak isteyenler için bulunmaz bir nimet.