oturarak gittiğimde şarjım varsa bunu yapabiliyorum. özellikle otobüs boşsa bunu yapmak daha da güzel oluyor. kalabalıkken de otobüs yolculuğu daha güzel geçiyor.
Hiç susmayan teyzelerin, öksüren amcaların, mesajları dikizleyen kezbanların zoruyla yapılan eylem.
Yolu izleye izleye gitmek varken telefonu sol el ile kamufle edip metali basmak her daim çok da güzel olmuyor. O mesajları takip eden hatunun da şahsen amına koyayım çok ayıp ediyor..
genç yaşlı evli dul demeden "ben hariç" herkesin yaptığı eylemdir.. (yo kınamıyorum abi nasıl nerenizde taşıyonuz o mp3 ve telefon kulaklıklarını adam üşenir)
not:gideceği durak sadece 5 dakika ötedeki yolcuların o kadar zahmete girmesi komik.
yeni bir akımdır. teknolojiyle birlikte bu eylem bilhassa ergenler tarafından ayyuka çıkarılmıştır. kulaklığın ikisini de kulağa tıkama ile birlikte kişi toplumla olan irtibatını koparıp, ışık hızıyla farklı bir evrene doğru seyahat eder. bu esnada araçtaki tüm olup bitenleri birey hiç mi hiç iplemez! yaşlısı ayakta kalmıştır, hamilesi çocuğu ayakta doğurmak üzeredir, gazisi direğe yaslanmış düşmemek için mücadele vermektedir lakin; bizim küçük bey/hanımefendi'imiz farklı gezegenlerin keşfiyle iştigal etmektedir. dahası bu eylem bireye seyahat amacını unutturup, ineceği durağı bile kaçırmasına neden olabilmektedir. çok üzücü ve gençlik adına umudu azaltan bir hadisedir.
trance, tekno, breakbeat, synthpop vs. tarzlar dinlediğiniz taktirde relaxliği iliğinize kadar hissedip tek başınaymışçasına dans edebilirsiniz, ta ki build-up kısmında biraz etrafınızın farkına varıp size bakan gözleri görene dek.ama problem teşkil edecek bir durum değil tabii ki.yolculukları çekilir hale getiren nadir etkenlerden! devam ediyoruz.
Eğer olur da kulaklığınızı evde unuttuysanız mutlaka yanınızda sizin müzik zevkinize tamamen uymayan biri olur ve genellikle sesi de hoparlör misali açmıştır. Siz de bütün yolu justın bieber dinleyerek ve kendinize küfrederek geçirirsiniz.
adabını bilmedikten sonra diğer yolculara işkence etmektir. o kulaklık tek kişi müzik dinlemek içindir, diğer yolculara dinlenen müziğin vızıltısını dinletmek için değil. hele hele sabahın köründe gökhan özen'e kalbim seninle diye bağırtıyorsanız o kulaklığı kulağınızdan beyninize doğru sokun, sokun ki o müzik vb. şeyler sadece sizin beyninizde yankılansın. he eğer kulaklığınızın kabloları kulak deliklerinden geçince orta kulak iltihabına yakalanma riskiniz varsa o zaman ya müziğinizin sesini biraz kısın ya da doğru dürüst bir kulaklık edinin. şu dışarı ses vermeyenlerinden. nokia express music alıyorsan o müziği nasıl dinlemen gerektiğini bilecen arkadaş.
Birde metal dinletip millet ne dinlediğimi duysun diye müziği son ses açan ergenler vardır. En kötüsü onlardır. Koyun otomatik kapı önüne çarpsın dursun ona.
günün stresinden sıkıntısından bir süre de olsa kişiyi uzaklaştıran eylemdir. yapılması şiddetle tavsiye edilir. tek kötü yanı ise, dışarıya baktığınız camdaki o yağ izidir. her otobüste vardır ve can sıkar. yine de otobüste dinlenilen müzik, stres atmanıza yardım edebilir.
eğer durakta iken kulaklık takılmadıysa bir de otobüs tıklım tıklım doluysa o kulaklığı cepten çıkarmak, karışmış kabloları düzeltmek, kulaklığı mp3/telefona takmak gerçekten bir eziyete dönüşebilir.
eğer iett'nin ikarus model otobüsündeyseniz motorun sesinden dolayı en sağlam kulaklıkla bile müzik dinlemeniz imkansızdır. zaten o melodik motor sesinin yerini hangi şarkı alabilir?
en sinir olduğum şey son ses kulaklıktan müzik açıp dışarıya çıkan tıs tıs seslerini duymadan hunharca camdan dışarı bakan kişinin ağzını burnunu kırasım geliyor. kıs şunun sesini be kardeşim kıs. gittikçe çoğalıyorsun uz ikaz ede ede imanım gevredi. birileri burada bu yazıyı okurda en azından bir daha ki rastlaşmamız da kısar o kulaklığının sesini