daha da kötüsü, kimseye çaktırmadan bu rahatsızlığı gidermek gerekir. ama kalabalık bir grubun önündeyseniz, bu sıkışmadan ötürü gerginliğiniz ikiye katlanır. yönetici pozisyonundaysanız, kısa bir ara verip tuvalete giderek halledersiniz. yok eğer bir çalışan iseniz, işiniz daha zor. onun da kolayı, sanki boğazınız gıcık yapmış gibi öksürüp izin isteyerek su içmeye gitmeniz, ama aslında gözlerden uzaklaşarak sıkışıklığı gidermenizdir. tabii o esnada aklınıza gelirse..
genelde böyle alakasız saçma sapan şeylerin, en önem verilen kriz anlarına denk gelişinin örneklerinden yalnızca biri. boxer araya kaçar, çorap aşağı iner, sütyen askısı gevşeyip düşer. özellikle bu kilotlu çorabın yuvarlanarak rulo halinde aşağı inmesinden beter bir şey bilmiyorum. çeksen çekemezsin, tuvalete gideyim çekeyim desen yürütmez. boxer şeysi bunun yanında daha hafif, görmezden gelmesi daha bir kolay sanki.
sadece toplantı deil, öğrencilerin okuldayken de balına gelir, hatta hoca tahtaya kaldırır daha fena olur, aletiniz dışarı çıktıysa ne yapacağınızı bile şaşırırsınız, düzeltmek için elinizden geleni yapsanız bile artık tahtaya kalkacaksınızdır, geçmiş olsun..
toplantının en önemli kısmında, tam da konuştuğunuz sırada kıçınızın arasına giren baksırdır. insanı triplere sokar, kafasında tasarladığı projeleri düzgün bir şekilde aktarmasına engel olur. dengenizi kaybedersiniz haliyle. e 10 kişinin içinde düzeltme şansınız da yok. koltuğunuzda debelenirsiniz düzelsin diye, daha da araya girer işin kötüsü. neresinden bakarsan bak rahatsız edici bir durumdur. yokmuş gibi davranmanız gerekir, bunu başarmak da o kadar kolay değildir.