toplam kalite yonetiminin turk kulturune uygunlugu

entry7 galeri0
    ?.
  1. toplam kalite yönetim felsefesi mükemmellik arayışına bir yolculuktur. asıl isim babası japonya olan ve amerika ile japonya menşeili bir sistemdir. toplam kalite yönetimi türk şirketlerine de uygulanmaktadır ancak devamlılığı konusunda bazı sorunlar yaşanmaktadır. bunun da amacı toplam kalite yönetim felsefesinin türk kültürüne uygun olup olmadığı konusudur.
    3 ...
  2. ?.
  3. türk milletinin kültür, örf, adet, gelenek, görenek ve dahi bilimum yazılı olmayan kaynaklarına göre tky, çin işi japon işi dandik birer deli saçmasıdır. türk işadamı veya patron cebine bakar kardeşim. öyle ne idiğü belirsiz analizlerden, anketlerden, istatistiklerden, vizyondan, misyondan, carttan, curttan anlamaz. profesyonel yöneticiyim diyerek işe aldığı kişiler ne yapmaktadır allah aşkına? sabah akşam ellerinden bir pusula bir de kronemetre guya analiz yapmaktadır. yahu bırakın bu ayakları. bunların hepsi susurluk gibi faso fiso.
    2 ...
  4. ?.
  5. toplam kalite yönetimi anlayışı aslında türk milletine uzak tadında çok yazı yazılmaktadır, çok söylenmektedir. oysa osmanlı zamanında bile kalite anlayışı ve motivasyon arttırıcı birçok yöntem kullanılmaktadır. tabi aynı zamanda kaliteli mal üretmeyen esnafların da benzer şekilde cezalandırılması bu nedenledir. ve türklerde kalite anlayışının 13. yüzyıllardan itibaren geliştiği göstermektedir. yani bilinenin aksine kalite yönetim sistemi türk kültürüne yakındır.

    ancak yeni olana karşı durma her millette olduğu gibi türklerde de vardır. 1970'li yıllarda yaşanan krizin toplam kalite yönetiminin türkiye'de yayılmasında büyük payının olduğu düşünülmektedir.
    0 ...
  6. ?.
  7. bizdeki toplam kalite yönetimi anlayışı şapka kanunu gibi göstermelik bir batıcılık ve ilerleme görüntüsü arzeder. yani zahiri şartlar yerine gelsin de gerisi bir şekilde hallolur veya göç yolda düzelir diyen teslimiyetçi anlayış siyasette olduğu gibi tky konusunda da kendini gösterir. toplam kalite yönetiminin olmazsa olmaz unsurları veznedara ödenmesi gereken bir vergi borcu mesabesinde görülüp, onun ruhu kavranmaya çalışılmaz. bunu sırf ceza ödememek için emniyet kemeri takan sürücüye benzetebiliriz. yani kendi can güvenliği için bir gereklilik olan bu önlem, klasik türk insanına göre sırf cezadan kurtulmak için polisi görünce alelacele yapılan bir formalitedir. ha bu her zaman olumsuz bir görüntü arzetmez. örneğin yeni türkiye asırlık bir hukuk terminolojisini bir anda değiştirmiş ve avrupa hukuk sistemlerini başına türk ibaresini ekleyerek birebir kopya etmiştir. ancak daha sonra bu topluma kaynamış ve içselleştirilmiştir. yani halkın kendi kendine hissettiği sorunlara karşı peyderpey üretilmesi gereken kanun, bir şablon halinde ithal edilmiştir. bu nasıl ki ruhsuz bir kanunun işlerliğini büsbütün ortadan kaldırmamışsa, aynı şekilde ruhsuz bir tky de tamamen pasif bir kurum değildir. mecburen de yapılsa, faydasını gören türk insanı, zamanla bunu da içselleştirecektir.
    3 ...
  8. ?.
  9. iyi bir eğitimle mümkündür.
    0 ...
  10. ?.
  11. ülke olarak her türlü bilimsel, ya da teknolojik gelişmeyi 1 adım geriden takip ettiğimiz sürece bu uygunluk hakkında konuşulanlar hep havada kalacaktır. ama bu tür uygulamaların yapılmaya çalışıldığı 3-4 yerde bulunmuş biri olarak, bu tür bir kalite anlayışının bize pek uymadığını söyleyebilirim.

    bu uygunsuzluk bizim iş yapma felsefemizle birebir aynıdır. türkiye'de bir vatandaş sürekli bir kurtarıcı siyasi lider bekler. birisi gelsin, herkesin ağzının payını versin, her sorunu çözsün ister, ancak kendisi siyasetten ölesiye uzaktır. masaya yumruğunu vuran adam bekler. gelen liderlere çok kolay bir şekilde 2. atatürk yakıştırması yapar. bu çalışma yaşamında da de böyledir. ister ki birisi gelsin, herşeyi düzeltsin, kendinden başka düzgün iş yapmadığını düşündüğü herkesi yola soksun vs.

    oysa ki toplam kalite yönetimi, mevcut işi belli kişilerden alıp, herkese yayar. bir kolileme işçisinin, bir odacının bile işleyişte önemli rol oynadığından hareket eder. herkese sorumluluk verir. işleri görev tanımına göre düzenler. dolayısıyla ali gidip veli geldiğinde de iş yürüsün ister. ama dediğim gibi bizde tam tersi. her durumda bir süper kahraman beklenir, tüm sorumluluk ona yüklenir.

    birisi tky gibi ya da diğer kalite sistemleri benzeri bir şey uygulamaya çalışsa, "aman canım işler bu olmadan da yürüyo işte ne gereği var" der. değişmek istemez, rahatını bozmak istemez. şu an bir kamu kurumunda benzer bir çalışma yürüttüğüm için bunun en sert örneklerini görebiliyorum. sözün özü; bu tür işler biz de istendiği için değil arkadan ittirildiği için yapılır.
    1 ...
  12. ?.
  13. türkiye'de özel sektörde bile uygulanmaya çalışılması adamı don kişot muamelesi görmeye yeterken kamu sektörünün tky ile tanışması sanırım bir milenyumluk zaman alır. bizim, orhan gazi döneminden 2. mahmut dönemine kadar borusunu öttüren yeniçerimiz gömlek değiştirir gibi patişah, sadrazam, şeyhülislam vs. değiştiriyordu. sonrasındaki yenilik hareketlerinin başarısızlığı ise tarihi bir hakikat. hep rönesans ve reforma yapamamanın açığını göstermelik taklitlerle önleme işgüzarlığı.

    yani bizdeki lider odaklılık ve reformlardaki samimiyetsizliğimiz oldukça tky asla gerçek anlamda yerleşemez. tyk'nin hedefi olan mükemmelliğe ulaşabilmek için öncelikle adam gibi kurumsallaşmak ve tam bir iş tanımı yapmak gerekir. yani ilker başbuğ'un dediği gibi herkes bulunduğu yerin ne olduğunu tam olarak bilmeli ve gereğini yapmalı. bunu illa şirket bazından maksimım kar, minumum maliyet ve sıfır hata ekseninde düşünmek gerekir diye bir kaide yok. testi kırılmadan önlem almak gerekir. bunu zaten kendisi en büyük şirketlerin başı olan devletin de uygulaması gerekir.
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük