anadolu ve trakya garajları varken, istanbulun merkezi idi. fakat karmakarışıktı. şimdi sakin, tenha sayılır. fakat sokakları bomboş, esnafı pek iş yapamıyor. burası benim semtim. burda kaleiçi meydanıdışında, herkes birbirini tanır. türkiyenin en büyük üniversitelerine ve hastanelerine cok yakındır. batıda büyükçekmece, doğuda sultanbeyli, sahil şeridinde beşiktaşa kadar, heryere tek vasıta ile gidebilirsiniz. bu yüzden hayvan bağlasan durmaz dairelere, dudak ucuklatan kiralar isterler. alışırsanız yandınız. parayı bulup etilere gidemediğiniz sürece, istanbulun her semti size kalabalık, kasvetli ve sıkıcı gelir. hiç bir yeri sevemezsiniz. dünyanın en enteresan lakapları bu semtten cıkar. burada bıdı bıdı mustafa diye tanınan bir adam var mesela. -mustafa abi meşhur oldun.- eskinin külhanbeylerinin kullandığı kafa hapları burada üretilirmiş. buranın delisi meşhurdur. mahalle başına ortalama 3 deli düşer. sur sineması kapandı. artık erotik sinema barındırmıyor. sur sineması bir ara konsept değiştirip yeni cıktığında gorayı oynattı. millet goraya yana döne bilet ararken, ben koca salonda 3 arkadasımla izledim filmi. seviyorum lan burayı.
bizanslilar buraya romanos kapisi derdiler. istanbul kusatma altinda iken o gune kadar tarihte gorulmemis buyuklukte dehset verici toplar doken turkler -ki macar urban tarafindan ogretilmistir bu toplarin dokumu- bu toplari romanos kapisinin tam karsisina yerlestirdiler. fatih'in karargahi da iste tam buradaydi. bu sebebten dolayi buraya onceleri top kapusu denmis, zamanla da bu soylem topkapi'ya donusmustur.
1964 yapımı,oyuncularından peter ustinov'un yardımcı oscar ödülü almasını sağlamış harika amerikan filmi.
filmde topkapı sarayı'ndan çok değerli bir hançeri çalmaya kalkışan bir grup kafadarın hikayesi anlatılır.
istanbul'un fethi sirasinda en buyuk topun buraya yerlestirilmesi uzerine bu ismi almis kapidir. ayrica bu semte de ismini verir. minibus duraklari filan var simdi, nerden nereye.
