icrası zor, yöresi hakkında çeşitli söylentiler olan "kimine göre burdur kimine göre denizli" fakat ankara dolaylarında ki saz müzisyenlerinin sık ve kendine münhasır usullerle çalarak icra ettikleri için ankara ile özdeşleşmiş oyun havasıdır.bağlama-saz öğrencileri için ustalık eşiğinde bir basamak olarak da gösterilir.
en güzel tanımı ekşi sözlük de "muhtemelen farkında olmadan engelli ve yaşlılarla daşşak geçen gerizekalı anadolu saçmalıklarından bir diğeri. hamdolsun macırız" diyerek yapılmış olan oyun havası.
evet, biraz değil de engelli insanlara tam bir dalga geçme-geçirme giydirme yapılan bu türkünün girişinde ki "geliyor da yandan çarklı" tanımı izmir istanbul vb sahil kesimlerinde kullanılan "yandan çarklı" ile deniz olmayan ve genelde anadolu kırsalında kullanılan "yandan çarklı" tanımı tamamen farklıdır.
ege marmara karadeniz vb sahil bölgelerinde kişiye tanım olan yandan çarklı deyiminin kökeninde o kişi ile daşşak geçme değil; aksine övgü vardır.
malum, ilk buharlı gemiler tekneler kıç tarafta olan pervane ile değil de yan tarafta çark sayesinde denizde yol aldığı için yandan çarklı deyiminin kaynağı budur.
bu çarklı gemiler limana yanaşırken (borda) iskele alabanda yaptıklarında bazı tekne gemilerde yan çarkın birisi devir düşürür durur ve gemi yanlamasına yanaşırdı.
gemiciler her zaman havalı olurdu ki, limana ayak bastıklarında cakaları yürüme ve endamlarına yapılan bir yakıştırmadır yandan çarklı.
özellikle popüler olan ustura kemal, tuzsuz deli bekir tiplemeleri (tarih içinde bu tiplemelerin yaşamış olduğu da iddia ediliyor ki; ustura kemal osmanlının son dönemlerinde ki meşhur kabadayıdır) düşünülürse kabadayı yürüyüşü çeketi her iki değil de tek omuz üzerine atılmasıyla fizik olarak vücudun bir yönüne verilen dikkat (çeket omuzdan düşmesin diye) ortaya çıkan yürüyüşte olan değişiklik için yandan çarklı denmiş kabadayı yürüyüşüne yapılan tanım olmuştur.
sahil olmayan anadolu kırsalı bozkırında ise yandan çarklı tanımı engelli sakat topal adına ne diyorsanız bu insanın yürüyüş bozukluğu olduğu iiçin kişiye yapılan tanımdır.
tamamen taşşak geçmek için dalga alay içindir.
anadolu veya başka bir yerde (genellikle fundamental düşüncenin tetiklemesi) ile sakat gelişim ve genetik bozukluğu olan insanlar tanrının bir laneti olarak düşünülür.
ne bileyim, sakat bir bebeği olan ya da genetik bozukluk olan gelişimi yetersiz olan evlat sahibi insanları (anne babanın) bir günahına kefaret ya da vebal karşılığı olarak tanrının cezalandırma şekli olarak bu çocuğu onlara verdi anlayışı vardır.
anadolu'da da aynı paris'de de aynıdır (bakınız: notre dame de paris - quasimodo) bu sakat gelişim bozukluğu olan insanlar uğursuz olarak görülür, tanrının laneti olarak görülür, kötü şans olarak görülür.
bunun için topal türküsünde-oyun havasında topal için "kapıları bacaları kapatınız" sözünde bu düşüncenin altyapısı yatar.
umarım bir düğünde götünüzü başınızı oynatırken-kullanırken bu yazılanlar aklınıza gelir ara sıra da beyninizi kullanırsınız.
unutmadan; çoğu oyun havası hüzün keder savaş ölüm ayrılıktan çıkmıştır.
örn: misket oyun havası-türküsü.
onun için götünüzü başınızı oynatırken beyninizi de oynatın dedim.