oscar odulune laik gosterilen en basirili aktorlerden bir tanesidir. bes kez nomine edildikten sonra bunlarin ikisini eline almistir. adam hic cekinmeden eline aliyor dikkat ettiyseniz.
son yılları saymazsak kalan çoğu filminde harikalar yaratan aktördür. hele ki 90'larda harika işlere imza atmıştır resmen. the green mile, forrest gump harikaydı. adeta oyunculuk dersi veriyordu. gençliğini merak edenler big filmini izleyebilir. gayet sıcak, samimi, güzel bir filmdir.
bir oyuncunun kendini ispatlaması için birbiriyle zıt tipleri aynı başarıyla oynaması gerekir. bu adam oyunculuk kariyerinde bunu fazlasıyla yaptı. yeri geldi ikinci dünya savaşı'na katılan bir asker oldu, yeri geldi zeka seviyesi düşük bir tip oldu, yeri geldi bilim adamı oldu. hepsini hakkını vererek canlandırdı, hepsinde o karakterle özdeşleşti. ondandır ki yaşayan en iyi aktörlerden biridir, kendisini severek izliyoruz.
son olarak cloud atlas filmiyle başarısını sürdüren efsane oyuncu. yer aldığı hemen hemen tüm filmler belli bir çizginin üstündedir ve her zaman iyi bir performans gösterir.
son dönemde oyuncu kimliğinin yanı sıra yapımcı kimliğiyle de ön plana çıkmaktadır. yapımcılarından biri olduğu game change filmi mini dizi dalında 64. emmy ödül törenlerine damgasını vurmuştur.
aston villa taraftarı olduğunu açıklamıştı bir defasında. sebebini ise adını çok sevmesi olarak göstermişti. aston villa'yı tutuş sebebine bakınca çokta takip ettiğini sanmıyorum açıkcası. koyu bilal gibi, kafası rahattır o yüzden.
edit: biraz daha düşündüm de, adam takip etmemekte haklı lan. hani yadırgamam yani. adam tom hanks, bir de üstüne amerikalı. ne yapacak yani pazartesi sabahı gazetenin spor ekini eline alıp "senin menajer gibi abura koyyım, şu takıma bi basıp gidecek forvet almadın mı diyecek ? ya da "aha haftaya old trafford deplasmanı, sabunsuz kayacak yine eşşoğuluları" mı diyecek. buzlu badem stayla takılacak.