konuyla ilgili vaaz veren genç soytarının, aklınca ciddi görünmek, insanları etkilemek için, said-i kürdi nam sahte peygamberin kitaplarını önüne dizmek ve hatta sayfasına hiç bakmadığı birini önünde açık halde bırakmak suretiyle kurduğu şarlatan tezgahının, söz konusu vaaz bağlamında söylenenleri ciddi olarak tartışılmasını gereksiz kıldığı tezdir.
lan önce adam olmayı öğren, şarlatanlıktan vazgeç, ondan sonra de ne diyeceksen...
genç din tacirleri iş başında!.. soytarı henüz çok toy, dilini filan doğru düzgün ayarlayamıyor ama hatalarını fark edip, gayret ederse ileride memleketimizin önde gelen din tacirlerinden olabilir... istidat hepten yok değil yani...
kimi hıyarların yazdıklarımı eksilemelerine sebep olan mevzudur... lan eksilemezsen hatırım kalır!.. yalan mı söylüyorum? bunların din ticareti yaptıklarına inanmıyor musun? öyleyse aptalsın!..
diyelim ki şarlatan tezgahı dikkatini çekmedi, ya programlarına verdikleri "çay house" ismi de mi dikkatini çekmedi? türkçe, arapça filan dururken, tezgahlarını bazı kahve zincirlerininki gibi kırma isimler kullanarak açmaları, dertlerinin din değil, ticaret, yani din ticareti olduğunun bir göstergesi değil midir? derdi ticaret olmayan neden ticaretle uğraşanların işletmelerine ticari kaygılarla verdikleri isimlere özensin?
