ben kadıköy'de doğdum büyüdüm.ailemin de tek çocuğuyum.
ben manyak olunca ikinci sefer bir risk alamamışlar.
siyasetle özdeşleşmiş mahallelerden tkp ya da dev-sol'a gönül vermiş
insanlar tanıdım.
misal bunlar dergi dağıtıyorlar mahalleliye, proleterya'dan tut pragmatizm'e kadar bir çok yabancı kelime var içinde. ulan dergiyi bir okudum, sanarsın mahalleliye değil de britanya felsefeciler odasına yazılmış...
misal 2.dünya savaşından sonra adorno'nun kurduğu bir okul var.
bu okulda marksizim ve felsefe üzerine ağırlık veriliyor.
hayli seçkin yani.
oraya giriş için çok net kullanılır bu dergi.
şimdi diyeceksiniz ki bu övgü mü?
hayır eleştiri.
sen halkın dilinden konuşmak zorundasın, daha basit haliyle anlatmak zorundasın.
anlamadığımız şey bu dünyada herkes siyasal bilimlerde master yapmak zorunda değil. bu insanlar sadece rahat ve özgür yaşamak istiyor, teorin falan da umurlarında değil, daha başka dertleri sıkıntıları var.hayatta kalmak gibi...
tkp ye gönül vermiş genç öğrencilerdir. kızları bıyıklı erkekleri kirli sakallıdır. direnişlerine saygı duyuyorum. uludağ üniversitesinde sandık kuracaklarsa hususi gidip destek olacağım. belki bıyıklı bir kaç dişi tkp li ile muhabbet ederim. kısmet.
patriot füzelerinin hiç bir kural ve hukuk tanımaksızın ülkemizde konuşandırılmasını, Türkiyenin dört bir yanındaki üniversitelerde hafta boyunca sandıklar kurup Gençliğe soracak devrimci öğrenciler.
cuma günü de eş zamanlı olarak istanbul'daki almanya başkonsolosluğuna, ankara'da başbakanlığa, izmir'de de nato karargahına yürüyecekler. sözlüğün tüm yurtsever, ilerici yazar ve okurlarına duyurulur.
9 kasım'da ankara'da düzenledikleri, 6 kasım 1996 yök protestosu'ndan bu yana gerçekleştirilen en büyük mitingden sonra şöyle bir açıklama yapmışlar:
"ne emperyalizm, ne paranın saltanatı onları kurtaramayacak!
"bu, böyle gidecek demek değil bu işler
biz şimdi yan yana geliyoruz ve çoğalıyoruz
ama bir ağızdan tutturduğumuz gün hürlüğün havasını
işte o gün sizi tanrılar bile kurtaramaz."
9 kasım günü ankara'da son yılların en büyük gençlik buluşması gerçekleştirildi.
buluşmayı büyük kılan binlerce gencin orada olmasının yanı sıra mitingin içeriğinden hazırlık sürecine kadar gösterilen irade olmuştur.
miting akp'nin gerici saldırılarına, savaş çığırtkanlığına, üniversiteleri teslim alma çabalarına karşı bir duruşu temsil ettiği gibi akp'nin yenilebileceğini de birkez daha göstermiştir.
akp üniversiteleri teslim almak için üniversitelere kendi rektörlerini atıyor, öğrencileri tutukluyor, üniversitelerde hakkını aramak isteyen herkese soruşturma açıyor, küçük hesaplarla üniversitelileri teslim alabileceğini düşünuyor. ancak üniversiteler teslim olmamıştır. üniversiteler akp'ye meydan okumuştur.
akp birinci cumhuriyet'le ve onun değerleriyle hesaplaşmış olabilir. onunla nasıl başedebileceğini öğrenmiş de olabilir.
ama akp, sosyalist cumhuriyetin kurucu kuşağına karşı hazırlıklı değildir!
mitingi önemli kılan yeni bir ülke kuracak olan iradenin gösterilmesidir.
bu irade akp tarafından önemsenmiştir. korku dağları sarmıştır.
bu irade sömürüye ve zorbalığa tahammülü kalmayan milyonlar tarafından önemsenmiştir. milyonlara umut vermiştir.
tkp'li öğrenciler şimdi hürlüğün havasını hep bir ağızdan tutturmaya çağırmaktadır.
işte o gün onları, tanrıları saydıkları emperyalizm de tapındıkları paraları da kurtaramayacaktır.
tkp'li öğrenciler adına yapılan konuşmanın sonunda söylenen ve yıllardır alanlara taşıdığımız sloganı tekrar ediyoruz:
başladığımız işi bitireceğiz! sosyalist türkiye'yi kuracağız!"
ayaklarında converse ile, üstlerinde adidas ile, kıçlarında ise nike ya da türevleriyle emperyalizme karşı olduklarını söyleyen öğrencilerdir. komiksiniz lan amk!
tashih: bir de kyk'dan her ay çatır çatır burslarını alırken onlardan güzeli yoktur.
gazete ve dergi basım ve dağıtım işlerinde kullanılan öğrencilerdir. karşıtlarıyla aynı kefededirler. okumak eylemini okumamak eylemine dönüştürüp, sonucunda işsizlik, aşsızlık vb. klasik temalar üzerinden prim yapma eylemlerine dönüştüren topluluktur.
"amele"lik sıfatını bir hakaret değil, bir övgü ifadesi olarak taşıyabilecek öğrencilerdir.
avukatlık da diğer tüm alanlarda olduğu gibi piyasalaştığı ve dev "hukuk şirket"leri oluştuğu için, mezun olduklarında "işçi avukat" olacak öğrencilerdir.
tüm hukuk fakültelerinde olduğu gibi ankara üniversitesi'nde de toplumcu hukukçular kulübü adı altında faaliyet gösterirler. adalet arayan, "bu memlekette hukuk yok!" diyen hukuk öğrencilerine kapıları sonuna kadar açık öğrencilerdir.
sosyalist solun türkiye'de, alanlarda sesi çıkan en önemli temsilcisi olarak, can güvenliği, tarihsel olarak kazanılmış bir mevzinin düşmesi ve sınıf çıkarları söz konusu olmadığı müddetçe asla ve kat'a şiddete başvurmazlar.
türkiye'de solun iktidarını savunmak için açık açık sol siyaset yapan ve sol saflarda yıllar yılı yaşanan ulusalcı-liberal savrulmalardan zerre etkilenmeyerek "sosyalist iktidar'dan başkası yalan" diyen tek partisinin öğrenci örgütüdür.
sözlükte adına açılmış başlığa toplaşan antikomünist gericilerin hakaretlerinden de anlaşılacağı üzere, sesi giderek yüksek çıkmaya başlayan parti'nin öğrenci örgütüdür.
tkp'li öğrenciler ve genel olarak türkiye komünist partisi, sosyalizm ideolojisinin ve sosyalist iktidar hedefinin toplumun tüm dinamiklerine nüfuz etmesi için çabalar. türkiye'nin akp diktatörlüğüne, gericiliğe, piyasacılığa boyun eğmeyen işçisini, aydınını, sanatçısını, öğrencisini örgütlemeyi birincil görev sayar.
bundan gayrısı türkiye sağcısının yıllardır attığı rezil iftiralardır.
yıllar önce bir vesile ile banka görevlisi olarak ytü beşiktaş kampüsünde bulunmuştuk orda olduğumuzdan haberi olan 20 kişilik grup bizim dışarı çıkmamızı istedi bizde aksini belirtince taşlı sopali saldırıda bulundular, kampüslerinde birde banka vardır neymiş kapitalimze karşıymışlar.
sen bu hakkı kimden alıyorsun?
boşuna kıvırmayın;
tkp olsun kolektif olsun her ne allahın belası ise bu ülkeye hiç bir fayda getirmiyor
gidin istanbul tersaneler bölgesinde 500.000 boğun eğmeyen insan arayın, meydanlara inin kaldırım taşlarını söküp esnafa atın, sizin ülkeyi sevme anlayışınız bu!
sizin mantığınız yıllar önceydi, ülke birbirini yedi
o afişleri kendi parası ile alıyor dimi! dışardan gelip çatışan 30 yaşındaki adamlar da anaokul öğrencisi zaten!
bu ülkede herkes sesini duyursun hakkıdır ama bu taşla ,sopayla okulun heryerine akp kötü;kaka yazarak olmuyor, nafiledir.
bunlar yıllar öncesi sendikal örgütlenme çabası gibi görünsede, devir değişti ve sizin zihniyetiniz daha çok değişti hedefinizi değişti.
"kolektifler" olarak bilinmezler. o bahsedilen öğrenci kolektifleri'dir, başka bir devrimci gençlik örgütüdür.
kapitalizme ve paraya karşıdırlar, bunlarsız bir dünya için kendi ülkelerinde sosyalist iktidar mücadelesi veren bir partiye mensupturlar.
onca afiş ve bildirinin masraflarını da kendi ceplerinden karşılarlar. zira cemaat gençliği gibi, ülkü ocakları gibi, kariyer kulüpleri gibi devlet destekli değildirler. veremeyecekleri hesap yoktur, tıpkı sormayacakları hesap olmadığı gibi!
devrim dediğimiz şey seçimle yapılmadığı için, partileri yüzde 1 oy bile alamıyor diye "lan biz bu işten vazgeçelim" demezler. güçsüz olabilirler, ama tarihsel anlamda haklı olduklarını, haklı olanın mücadelesini verdiklerini bilirler.
eğitimle ilgileri de, türkiye'nin bütün seçkin üniversitelerinde olmalarından ve üniversiteleri gerici zihniyete bırakmamaya kararlı oluşlarından anlaşılmalıdır.
her öğrenci gibi onlar da okullarını zamanında bitirmenin derdinde olur. mezun olduktan sonra da hem mesleklerini idame ettirir, hem partili mücadelelerini sürdürürler.
öyle.