nefret ediyorum yerine sevmiyorum daha doğru bir ifade olabilirdi. tiyatro izlemeyi sevmiyorum, abartılı oyunculuklar, genel olarak durağan ilerleyen oyunlar, hayatın içinden olmaya çalışan ama ben sanat icra ediyorum egosuyla sarılı bir yer tiyatro. sevmemek neden salaklık, sanattan anlamamak, cahillilk olarak görülüyor onu da anlamış değilim. sanattan anladığını zaten iddia eden yok. izlerken keyif alacağım, güzel vakit geçireceğim, bana değişik duygular hissettirecek, etkileyici bir filmi bir tiyatro oyununa tercih ederim. sadece tercih meselesidir, ne eğitimle ne dünya görüşüyle alakası yoktur. belki de tiyatro sevmeyenin sevenler tarafından aşağılanmasından gelen bir duygu da olabilir.
(bkz: iyi de neden bu öfke)
genelleme yoluyla güzel bir sanat dalını küçük düşürme çabası bir ifadedir. bunlara gerek yoktur. beğenmeyen gitmez, izlemez. mutlaka beğenmeyişini ifade etmek istiyorsa, bunu nefret etme gibi ifadelerle değil, yapıcı sanat eleştirisi şeklinde dile getirmelidir.
bu nasıl bir faşizmdir tiyatro sevmeyen sanatı sevemiyor mu?
,
ha ayrıca tiyatro sevmeyenlere hakaret eden tiyatro severlerin sanat sever olması ne garip değil mi.
zaten bu ülkede birilerine "salak yavşak diye hakaret edersen sanatçısın sanat seversin"
sürekli tekrarlanabilitesi olan sahnelere gebedir sinema. diyelim ki yönetmenim ben...
-çağrıcım, şimdi başını gökyüzüne çevir ve "hiçbir şey düşünmüyor" yüz ifadesiyle saçma sapan şeyler düşün...
...
-çok güzeel. çok çok iyi. bozmadan devam ediyoruz. sola dön ve yola doğru gözlerin dolu dolu bak... ve sanki gitmek zorunda olmamana rağmen, gitmeni isteyenlere inat "buradayım lan" dercesine yürü...
-yürü..
-yürüüüüüü!
-yürüüüüüüüüüüü çağrı!
-yürrrrrüüüüüüüüüüü!
-yürrrüüüüüüüüüüüüüüüü!
+abii?
-...
+abiiiii?
-
+fehmi abiiii?
% ay fehmoş çok alemsin "tiyatroyu sevmiyom" dedi diye çocuğu maymuna çevirdin.
- siktirsin gitsin pezevenk.
% kaybolmasın da çocuk..