Hem tabiat gereği, hem Allah'ın cömert yerine rastlaması, hem yaratılıştan bir şeyler olması , bunların yanında kulak hafızası, beyin enerjisi, bir de bunların üzerine bilgiyle donanım olursa, o kişinin tiyatrocu, aktör, aktris vs. Olmasının önünde engel yoktur.
sabah'ın erken saatlerinde, karda, kışta, yağmur çamur demeden koşarak eğitime gitmek, ses dersini alıp bir heyecanla sahneye çıkacağın anı beklemektir. insanlara her türden duyguyu yaşatma fırsatını bulmaktır. Bulunduğun ortamın bütününün parçası olduğunu bilmektir.
aç kalmaktır. turnelerde baraka misali yerlerde uyumaktır. parayı, zamanında alamamaktır.
dünyanın en keyifli işidir. sahne farklıdır. her şeyi unutup büyüye kapılırsınız, oyunu izleyenler arasında ustaların olduğunu bilmek ise heyecanlandırır. ah be tiyatro.
edit: en son 8 martta sahneye çıktım. şimdi kamera arkasındayım yani sinemada.