aynaya bakmaktan haz etmeyen erkektir, sevgili buluncaya kadar.
sevgiliyi bulunca aynada kendini gaza bile getirir. ne alaksı varsa artık. sanki tipi değişiyor.
halı saha maçta sürekli faul yapan erkekler bunlardan çıkar çoğunlukla.
başka bir özelliklerini geliştirip* tipsizliklerini kompanse etmeye çalışırlar.
en iyi yönlerini farkedebilecek ya da ortaya çıkarabilecek kadar zekiyse tipsizliğini örtebilecek erkektir. zira karizma veya sempati tiple alakalı değildir her zaman... *
ilk lisede farketmiştim bu gerçeği. ilkokulda kızların hayran olduğu yegane adamdım, sonra ortaokulda ilgi alaka biraz azalmaya başlamıştı da niyesini pek çözememiştim ama afedersiniz bi taraflar hala havada. gel zaman git zaman bi kızdan hoşlandım. kız pas vermedi bi türlü. "lan noluyoruz, noldu bizim cazibeye?" derken lise çağları geldi çattı. len bi kıza bakıyorum, hiç sallamıyo. öteki.. ı ı! lan diyorum "acaba karizmada mı bi eksiklik var?" .
en son ayanaya bakmayı akıl ettim. gerçi aynaya da bakıyorum kendimi pek bi beğeniyorum ama demek ki kız milletiyle zevklerimiz ayrıymış.
eee napalım eldeki malzeme bu. beğenirler beğenmezler o ayrı mevzu ama öle yok " beni sevecekse karakterime göre sevsin" lafızları bana eziklik gibi geliyo. hiç bi zaman da girmedim o muhabbete ki o karakter ve kişilik ayrımı bence maddi durumla daha ilintili olan bişeydir. insanlar birbirlerini görünüş ve karakter olarak beğenmelidir.
nasıl ki ben güzel kızlara bakıyosam, kız milleti de elbet yakışıklı erkeklere bakacak. hiç gocunmam. çünkü normali bu, insanın yaradılışında bu var.
ha ama kaç tane yakışıklı erkeği elinin tersiyle itip tipsiz ötesi erkeklerle çıkan ve çok mutlu olan kızlar tanıyorum o ayrı. artık o çelişkiyi de bayan arkadaşların ortaya koymasını rica ederim.
gerçekleri kabul edip bu durumu sorun etmeyen insandır. çünkü tipsiz olmasının kendi seçimi olmadığının farkındadır. bu yüzden de kendisiyle barışık olur, strese ve bunalıma girmez hayata daha pozitif bakar.