insanları gelir seviyelerine göre kategorize etmekte ustadır.
güce, her şeyden çok tapar. takım tutarken, oy verirken; 'en iyi mücadeleyi kim veriyor ve benim hayat standardımı en iyi kim sağlar, haklarımı kim daha iyi korur' diye düşünmektense, 'kimin daha çok destekçisi var, kim daha güçlü?' diye düşünür.
kadınlar, erkekleri; erkekler ise kadınları aşağılamakta ustadır. cinsiyet ayrımı yapmaya bayılırlar.
insanların sahip oldukları mesleklerin, insani özelliklerinden daha kıymetli olduğunu sanırlar. onlar için; özellikle çöpçüler, kapıcılar ve temizlikçiler değersiz insanlardır.
markalı eşyalar kullandıklarında, herkesin onlara gıpta ettiğini sanırlar ve sosyal yaşamlarında bunu kullanarak kendilerini komik duruma düşürürler.
bir alışveriş merkezine ya da otele gittiklerinde; hizmeti değil, o hizmeti veren insanları satın aldıklarını düşünür ve onlara sahipleriymiş gibi davranırlar.
sahip olmadıkları paraları, borcunu ödeyemeyecekleri kredi kartları vasıtasıyla harcamaya bayılırlar.
insanları, dış görünüşlerine göre yargılamakta sakınca görmezler. bir de bunu insan içinde yapıp, ne kadar aşağılık insanlar olduklarını, yanlarındaki insanların gözüne sokarlar.
üç kelimelik özetle "saygısız, cahil ve bencil"dir.
türk insanının tüm davranışlarını inceleyin. temelinde bu üç kelimeyi bulacaksınız.
Karşıdan karşıya geçerken Yeşil yanmadan kırmızıda geçmesi. Bu esnada üzerine doğru gelen sürücüye hakaret etmesi. Sonra kendisi de sürücü olduğunda kırmızı yeşil dinlemeden gazı köklemesi ve insanların üstüne üstüne sürmesi. Az ileride lamba olduğu halde.
Böyledir bizim millet. Tam sopalıktır. Vercen odunu.
