bursa carrefour cosmic bowling zirvesinin sessiz yazarıdır. geldiğini ve gittiğini farkedenlerin sayısı bir elin parmaklarının sayısını geçmez ki zirveye katılan yazar sayısı iki elin parmaklarından daha fazladır *.o değilde hoşgelmiştir kendisi sözlüğe ve kendisini daha nice zirvelerde sesli haliyle de görmek isteriz efendim.
özlemiş olduğum kutsal uuser.
kaç günler geçti kaç baharlar geçti görüşmeyeli. o iğrenç sesinle sokaklarda şarkı söylemeni özledim. gecenin bir köründe arayıp hadi kalk gel demeni özledim. saatelerce içmeyi özledim. banyomu akvaryuma çevirmeni özledim. köpeğinin halıma sıçmasını özledim. gülüşlerini, ağlayışlarını özledim. kafamı omzuna yaslayıp ağlamayı özledim. kokunu özledim ve daha bir sürü şey... gel dayanamıyorum artık.
Görmediğim yüzünü hayal ettiğim yazar... Görmediğim kafasını bir rock şarkısı söylerken nasıl salladığını merak ediyorum doğrusu. birde sesinin ince ve keskin olduğunu daha önce hiç duymasamda tahmin etmek güzel.
birden kanım ısınmıştır...
geyik bir tarafa cidden delikanlı adamdır. 2 hafta önce mıkın önündeki o büyük tartışmada 3 kişinin üzerine yürümüştür ve benim ''lan dayak yicektin'' lafıma karşılık ''en azından doğru bir amaç için dayak yiyecektim haklı olan bizdik'' diyebilmiştir. zira olayda benim lise öğrencisi eski kız arkadaşım yüzünden bana sübyancı muamelesi yapılmış ama kendisi benim yanımda yer alarak duyguların eleştirilmemesi gerektiğini savunmuştur. küçücük olay büyümüş ve karşılıklı küfürleşmelere dönüşmüş, bunun üzerine üzerimize yürüyen 3 kişiye karşı geri adım atmamıştır.
kendisi bana duygularından kaçmamam gerektiğini öğretmiştir, cesur olmayı öğretmiştir. şu an o liseli kız umrunda mı derseniz değil kesinlikle o ayrı. çünkü duygular da insana her zaman doğruyu yaptıramıyor. arada duygulara ket vurup mantığı da dinlemek gerekiyor. doğru kararlar ancak böyle alınabiliyor gönül işlerinde bile.
not: bu hikayedeki olay tamamen bir hayal ürünüdür.