kendisinden 30-40 sene önce goebel isimli bir insan ampülün çalışma prensiplerini bulmuş hatta denemeler bile yapmaya çalışmıştır lakin talihsiz biz şahsiyet olan goebel in zamanında sürekli bir elektrik enerjisi kaynağı olmadığı için adamın çabaları bi işe yaramamıştır.
lakin bu arada siemens dinamoyu bulmuş ve kesintisiz elektrik enerjisi sorununu çözünce edison olay atlamış ve buldum işte ampulu diye ortalarda dolanmıştır.(en azından bilim literatüründe öle yazıyo)
kendisinin tesla ya yaptıkları da hiç hoş olmayan şeylerdir
Tesla Paris'deki Continental Edison Company'de mühendislik yapmaya başlamıştı. Patronu Tesla'dan öylesine etkilenmişti ki, Thomas Edison ile tanışması için Amerika'ya gönderdi. Edison Teslayı işe aldı ve kendi icadı olan doğru akım dinamolarını eğer baştan tasarlayabilirse 50.000 dolar ödeyeceğine söz verdi. Tesla alternatif akımla çok fazla ilgilenmiyordu ama kendi araştırma laboratuarını kurmak için paraya ihtiyacı olduğundan projeyi kabul etti. Bir yıl içinde yeni tasarımı başarıyla tamamladı, ama parasını isteyince Edison sözünden döndü.
Böyle bir şerefsizdir işte Edison, bu sadece ufak bir örnek. (bkz: daha neler var neler).
edison, teslayı işe aldı ve kendi icadı olan doğru akım dinamolarını yeni baştan tasarlayabilirse 50.000 dolar ödemeye söz verdi. tesla her ne kadar alternatif akımla çok daha fazla ilgileniyor idiyse de, kendi araştırma laboratuvarını kurmak için paraya ihtiyacı olduğundan projeyi kabul etti. bir yıl içinde yeni tasarımı başarıyla tamamladı. ama parasını isteyince edison sözünden döndü"
"çüş" diye bağrdı stephen grimes " yani thomas edison' un puştun teki olduğunumu söylüyorsunuz?"
ampulu bulmayan ve hatta deha falan da olmayan tüccar insan. ampul kendisinden seneler önce bulunmuş ve patenti de bir birinden farklı yüzlerce kişi tarafından alınmıştır. edison ampulu pratik ve daha uzun ömürlü kullanılacak hale getiren insanda da değildir. kendinden daha önce bu da yapılmıştır. edison ampulü evlerde biraz daha uzun süreli kullanılacak hale getirip, tüm evlere çekilecek elektrik hatlarıyla tüm şehrin elektrik ampulü ile aydınlanmasını planlayan, yani projeyi laboratuardan çıkarıp bir bütün halinde uygulamaya koyup ticarileştiren insandır. üstün zekalı bir dahi değildir ama üstün zekalı dahileri yanında çalıştırarak parasına para katmıştır.
şüphesiz en büyük yenilgisi (daha doğrusu rezilliği) tesla'nın alternatif akımı bularak yaygınlaştırmasıdır. edison'un şirketi her tarafa doğru akım üreteçleri yerleştirdiği ve büyük yatırımlar yaptığı için uzun süre alternatif akım aleyhinde propogandalar yapmıştır fakat nafile...
tesla gibi bir insan ötesi varlık dururken,bu adamın doğması gereksizdir.
siktirsin gitsindir.
ayrıca bu mal, ampulü bulmaya uğraşırken, tesla çalışmalarını floresan ışığıyla yapıyordu.
gerisini siz düşünün.
bu adamı sevmememizin nedeni tesla'yı hep harcamasıdır.
amerikalı olan edison, abd hükümetince desteklenmiştir.
fakat garibim tesla imkansızlıklarla boğuşmuş ve müthiş çalışmaları edison denen malın adamlarınca engellenmiştir.
her şeyi paraya endekslemiş biridir. gerçi abd'nin kuruluşu da buna endeksli olduğundan çok da eleştirmek doğru değildir. eleştirilmesi gereken konu hırsızlığıdır.
nikola tesla'ya yaptıklarını sağır sultan duyduğundan burada yinelemeyeceğim. başka, küçük bir örnek verip huzurunuzdan çekileceğim.
georges melies, le voyage dans la lune'u vatanı fransa'da çektikten sonra abd'de de gösterip parayı kırmayı düşünmektedir. her şeyi hazırlar; abd'ye gider. ama o da ne? başlıkta adı geçen puşt tarihteki ilk korsan film olayına imza atmıştır bile. melies'nin filmini gösterip servetine servet katmıştır. melies'yse yıllar sürecek bir sefâletin kucağında bulur kendini.
şimdi, gelin de bu ibneye mucit, bilim adamı deyin. onun ben a.q.!