Can you hear them
The helicopters
I'm in New York
No need for words now
We sit in silence
You look me
In the eye directly
You met me
I think it's Wednesday
The evening
The mess we're in
And ooooh...
The city sunset over me
The city sunset over me
Night and day
I dream of
Making love
To you now baby
Love making
On screen
Impossible dream
And I have seen
The sunrise over the river
The freeway
Reminding of
This mess we're in
And ooooh...
The city sunset over me
The city sunset over me
The city sunset over me
The city sunset over me
What were you wanting / What was that you wanted
I just wanna say
Don' ever change now baby
I'hank you
I don't think we will meet again
And you must leave now
Before the sun rises
Over the skyscrapers
And the city landscape comes into view
Sweat on my skin
Oh
This mess we'e in
Ooooh...
The city sunset over me
The city sunset over me
The city sunset over me
The city sunset over me
thom yorke ve pj harvey in tarzlarını birleştirdikleri, hayatımda dinlediğim en mükemmel düet olan, elimde kulaklık milletin peşinde "şunu bi dinle allah aşkına" diye koşturmamı sağlayan şarkı...
(bkz: paylaşılası şeyler)
pj harvey'in 2000 yili cikisli Stories From The City, Stories From The Sea adli albumunde yer alan sarkidir. new york city'nin huznu de nasil oluyor derseniz sarkiyi dinleyip iliklerinize kadar hissedebilirsiniz. kalabaliklar icindeki yalnizligi en guzel anlatan sarkilardan biridir.
kesinlikle dinlediğim en iyi düettir. iki insanın seslerinin bu denli erimesi, beraber akıp gitmesi zor tutturulur bir kimyadır. bu kadar mı güzel oturur sesler birbirinin üstüne, bu kadar mı doğru yerden girilir söze naifce.
bu bakınızlarla ilgiliyim diyorsanız, bu şarkıya pek yaklaşmamanız önerilir. gidin gogol bordello falan dinleyin arkadaşım uzak durun bu thom yorke dan... kendinize gelin. yok kardeşim ben illa da acı çekcem diyorsanız tamam o zaman buyrun burdan yakın.
erkek olan
"Night and day
I dream of
Making love
To you now baby"
diyor.
kadın olan
"I don't think we will meet again
And you must leave now."
ne müthiş karşılaşmalar. ne kadar temiz hepsi. hayalimizdeki netlikleri gösteriyor müze ziyaretçileri gibiyken biz (ve alabildiğine karmaşanın içindeyken aynı şaşkınlıkla).
2000 yılında çıkmış Stories from the City, Stories from the Sea albümünden 03 dakika 57 saniyeye çok şey sığdıran Pj Harvey şarkısı , Thom Yorke söyler Pj Harvey cevap verir . Gelmiş geçmiş en iyi düetlerdendir .
2.45'teki "what were you wanting" bölümüne thom yorke başlar, pj harvey arkasından gelir. sonra bakmışsınız thom yorke geride kalmış, pj harvey'i takip ediyor. böyle bir şarkıdır işte. iki muhteşem müzisyeni bir araya getiren, en güzel düetlerden biridir.
son zamanlarda dinlediğim ve bırakamadığım çok güzel şarkı.
mutlu eden bir şarkı değil ama mutsuz eden bir şarkıda değil.
bir insanı seversiniz ama niye sevdiğinizi bir mantık çerçevesine oturtamazsınız ya işte öyle bir şarkı.
kelimelere ihtiyacımız yok. zaten bizim hiç kelimelerimiz olmadı ki. bizim büyük, bitmek bilmeyen bir sessizliğimiz oldu hep. sözcükler, cümleler bozar bizi.
tanıştığımız günü hiç unutamıyorum. gözlerimin içine bakmıştın, ben de öyle yapmıştım. ne düşündün bilmiyorum ama ben senin çok güzel gözlerinin olduğunu düşünmüştüm. söyleyemedim hiç, ama öyle düşündüm işte.
şehrin ortasındayım, günbatımı yüzüme vuruyor.
düşünüyorum da, seninle bazı şeyleri yaşamayı çok ama çok isterdim. bana dokunduğun bir an için canımı verebilirdim. seni hep istedim. keşke içimden geldiği gibi öpebilseydim seni, kokunu içime çekebilseydim. canımın istediği gibi dokunabilseydim sana. seninle olma hayali zaten çok zor bir hayalken şimdi imkansız.
içinde bulunduğumuz bu karmaşa bizi daha yaratmadan yok ediyor.
sessizliği bozacağım ama, sana söylemem gereken sözlerim var benim. lütfen değişmeyeceğine söz ver. hep böyle temiz, saf kal. her şey için binlerce kez teşekkür ederim.
seni bir daha görür müyüm bilmem, sanmam...
hayatının güneşi doğuyor, ona git. her şey çok güzel olacak. ben iyi olurum. bir yolunu bulur, yine iyi olurum. haydi, git.
içinde bulunduğumuz bu karmaşa seni bana vermeden benden alıyor.