1995 yapımı (bizde sanırım geç girmişti vizyona) Karışık ilişkiler filminin bir sahnesinde çete elemanlarından biri hayatla ilgili çok doğru bir saptama yapar: "Çocukluğunu hatırlar mısın? Bütün seneni yazı bekleyerek geçirirsin ama sonra yaz hemen bitiverir. Hayat eski yazlardan çok daha çabuk geçiveriyor." Andy Garcia'nın Andy Garcia olduğu zamanlar. Mükemmel kadrosu ve senaryosuyla 90'ların en iyi filmlerinden biri, halen keşfedilmeyi bekleyen değeri pek bilinmemiş 20 yıllık bir mücevher.
nedense önplanda olanlarin hatırlandiği ama arka planda essiz bir oyunculuk sunan Pieces karakterine can veren Christopher Lloydun becerisinin basarısının pas geçildiği filmdir. simdi o kim diyecksiniz evladim gelecege dönüs desem emmet brown desem? afferim jeton hizli calisiyormus.
filmi anlatip piç etmek istemiyorum. sadece oyuncu nedir, nasıl olunur dersini piece'ıs karakterini inceleyerek bir de iyi bir senaryonun nasil bir oyuncunun yeteneklerini parlattiğini görmek gerek.
vel hasıl-ı kelam boat drink amigolar.
edit: ne garip değil mi bir basarinin deli gömleği gibi bir insanin üzerine yapişmasi? Christopher Lloyd ahanda bunun örneğidir.
andy garcia' nın canlandırdığı jimmy the saint' in kullandığı arabanın önemli yer tuttuğu film. filmin başında jimmy üstü açık arabasıyla köprüde yol almaktadır, manzaranın keyfini çıkarmaktadır, finale doğruysa geleceğe bir evlat bırakmak ve mafya babasından intikam almak için onun oğlunu öldürmek işlemlerini arabada gerçekleştirir. araba onun hayatını yansıtmaktadır, öyle ki arabadan indiği anda mafya babasının adamları tarafından vurulur. mafya babasını canlandıran christopher walken ise, hollywood' un en tüyler ürpertici performanslarından birine imza atar.