the wrestler

entry61 galeri16 video1
    11.
  1. tam bir loser filmi.
    Herşeyden önce Mickey Rourke ( ram ) çok sağlam bir oyunculuk çıkartmış. Yanılmıyorsam bu sene en iyi erkek oyuncu dalında oscar'a aday bile yapmadılar mickey abiyi. Büyük ihtimal brad pitt serserine verecekler ve gerçekten yazık olucak. ( Bu kadar iyi bir oyunculuk altın küreden fazlasını hak ediyor kanımca )
    Darren Aronofsky; Pi,Requiem for a Dream'dan sonra bir kez daha ne kadar büyük bir yönetmen olduğunu gösteriyor. ( Alayınız adam değilsiniz ,film böyle yapılır !!! başka nasıl denir bilmiyorum.)
    Filme gelince; gerçekten çok sert, sürükleyici ve gerçek.( Film bittiğinde bir araba sopa yemiş gibi hissedilebilir.) Final de ram'in yaptığı konuşma gerçekten çok etkileyici ve aşağıda.

    --spoiler--
    Burada sizlerle olduğum için çok mutluyum. Birçok kişi bir daha güreşemeyeceğimi söyledi. Benimse tek yaptığım bu. Zor oynayıp, zor yaşayınca, mumun iki ucunu da yakınca onun bedelini ödüyorsunuz. Bu hayatta her şeyi kaybedebilirsiniz. sizi sevenleri de sevdiklerinizi de. Eskisi gibi iyi duymuyorum. bazı şeyleri de unutuyorum ve eskisi kadar da güzel değilim. Ama hala buradayım. Ben Ram'im. Zaman geçtikçe yorulduğumu söylediler.işimin bittiğini. Tam bir ezik dediler. Dinleyin. işimin bittiğini söyleyebilecek birileri varsa o da sizsiniz. Buradaki insanlar, sizsiniz. Siz benim ailemsiniz.
    --spoiler--
    3 ...
  2. 10.
  3. axl roseun filme para katkısı yapması dolayısıyla guns n roses ile ilgili göndermelere sahip olan film. mickey rourke iyi oyunculuğu ve botoksun surata yaptıkları konusunda verdiği derslerle dikkat çeker.
    1 ...
  4. 9.
  5. fazla bir espirisi olmayan, imdbdeki puanının gazıyla izlenen bir film.

    şöyle de bir yorumu vardır: http://www.isteksiz.com/sinema/the-wrestler-2/
    0 ...
  6. 8.
  7. rocky serisinin son filmi rocky balboa ayarı bir film olduğu söylenebilir, ancak mickey rourke'un filmde canlandırdığı karakteri mutlu sona ulaştırarak memnun edeceği yüzbinlerce hayranı da olmadığından, çok daha gerçekçi ve başarılı görünüyor.
    yıllarca alkol ve uyuşturucu batağında yaşadığı için bitmiş bir adamı iyi oynaması kaçınılmaz mickey rourke'un, ringlere de yabancı değildir.
    ben de kendisini eskisinden iki kat fazla seviyorum artık, özellikle kurt cobain'le ilgili yorumundan sonra.
    2 ...
  8. 7.
  9. 6.
  10. mickey rourke'un sağlam oyunculuğu ve birbirini striptiz salonunda bulan iki insanın düşen hayatlarını irdelemek adına izlenebilecek güzel darren aronofsky filmi.. efsane güreşçinin yerlerde gezen hayatı, daha sonra kızını bulması, kendini değiştirmeye çalışması lakin hayatın ona sürekli engeller çıkarması filmde öne çıkan olaylar.. altın küre'de en iyi oyuncu ödülüyle de oscar için hafif mesajlar vermekte.. naçizane yazar görüşü: 7.5/10.. izlenilesi bir film..
    1 ...
  11. 5.
  12. Mickey Rourke un bu yılki * altın küre ödüllerinde drama dalında en iyi aktör ödülünü kazanmasını sağlamış darren aronofsky filmi.

    bu kısa bilgilendirmeden sonra filmi izleyecek olanlara günah olmasın diye spoiler başlığı altında devam ediyorum.

    --spoiler--

    şimdi,

    darren aronofsky nin şu ana kadar üç filmini izlemiş ve üçünden de ayrı ayrı hazlar almış ve etkilenmiş ( requiem for a dream de dağılmış, pi de kafası karışmış , the fountain de sonsuz sevgi var mı diye sordurmuş ) biri olarak açıkça ve hiç düşünmeden söyleyebilirim ki, beğenmedim. Gelelim bunun nedenlerine,

    Öncelikle hikaye tam anlamıyla izleyenin kafasında oturmuyor. bir adet amerikan dövüşçümüz (randy) * var ve uzun yıllar ayrı kaldıktan sonra yeniden sahalara dönüyor. fakat bu ara vermesindeki neden nedir noluyor diye düşünürken birden, daha önce barda tanışmış olduğu hatuna (ki bu hatun kişiye birazdan geleceğiz) içini dökmeye gidiyor. bu arada randy nin bir kızı olduğunu anlıyoruz ancak yine, kızını neden terketmiş? bu kızın anası kim? uzaydan mı geldi bu veled ? gibi sorular tamamen açıkta kalıyor.

    Gelelim bardaki striptizci kızımıza (Cassidy) *, kendisinin giyinik olarak göründüğü bir veya iki sahne hatırlyorum, öyle ki filmin final sahnesindeki final karşılaşmasına da üstsüz geleceğinden korktum açıkçası, neyse ki korkularım boşa çıktı.

    kısaca ve net söylemek gerekirse film beni hiç mi hiç etkilemedi , mickey abimizin sağlam oyunculuğu ve marisa ablamızın göğüsleri dışında pek birşey ilgimi çekmedi doğrusu. Aronofsky nin ileride çekeceği iki filme de * bakacak olursak sanki aronofsky sinemasından bir sapma var gibi görünmekte, umarım yanılırım ama gidişat onu gösteriyor.

    film benim için tamamen hayal kırıklığı oldu!

    --spoiler--
    1 ...
  13. 4.
  14. --hafif doz spoiler--

    açıkçası ben daha ihtişamlı bir film bekliyordum. fakat hikayesi çok hollywood, çok klişe gibi görünse de, aronofsky çok özgün bir film yapmış. kamera açılarıyla ve filmin durağanlığıyla sanki bir belgesel havası vardı. darren aronofsky değilde Lars von Trier filmi gibiydi aslında. hatta konu akışı olarak hafiften dancer in the dark a da benziyor.

    kendi içinde, anlattığı hikaye dahilinde oldukça etkili bir film. konusunun basitliği oyunculuğu ön plana çıkarmış ve bu mickey rourke'un harika bir performans göstermesine neden olmuş. mickey rourke dışında bu rolün altından kalkabilecek oyuncu sayısı az. çünkü onun gerçek kariyeriyle de oldukça örtüşen bir rol. sweet child o mine'nın girdiği sahne ve son konuşmasındaki harika performansını unutmak mümkün değil. eğer bu film bir ödül alacaksa, sahibi kesinlikle rourke olmalı. bu filmle ilk altın küre adaylığını kazandı zaten. ahanda buraya yazıyorum oscar'a da aday olacak.

    marisa tomei'ye gelince; tüm film boyunca kendisini giyinik gördüğüm sahne sayısı 2 yada 3 ü geçmediği için ancak vücuduyla ilgili yorum yapabilirim. göğüsleri çok muazzam olmasa da idare eder. bacaklar güzel, fakat ben şahsen popoya bittim. çok iyi bir popo performansı vardı. popo ile ilgili bir ödül verilecekse bu marisa'nın olmalı.

    entry yavaş yavaş boka sarmadan bitireyim.

    sonuç olarak izlenmesi gereken, yürek burkan harika bir aronofsky filmidir. filmin izleyiciye bir şey vermediği, izleyicinin filmden bir şeyler alması gerektiği bir tarzdadır.
    8/10
    4 ...
  15. 3.
  16. 2008'in en iyi filmi olarak gösterilen, the fountain şaheserinden sonra dahi Darren Aronofsky'nin bir başka eseri. an itibariyle imdb'de 8.8 ile top 250'de 141. sıraya çıkmıştır. altın küre'ye en iyi erkek oyuncu* , en iyi yardımcı kadın oyuncu* ve en iyi film müziği* kategorisinde aday olmuştur.
    1 ...
  17. 2.
  18. yönetmenliğini Pi ve Requiem For A Dream gibi yapımlarıyla tanınan Darren Aronofsky üstlendiği film. Başrollerini, Mickey Rourke ve Marisa Tomei paylaşıyor. Tomei filmde, yarı çıplak dans sahneleri ile dikkat çekiyor.
    2 ...
  19. 1.
  20. bir Darren Aronofsky filmi. venedik film festivalinde en iyi film ödülünü geçtiğimiz günlerde aldı. mickey rourke başrolde oynuyor. hani şu herkesin az da olsa sevdiği yitik adam. ve onu görenleri epey bir üzüyor görüntüsüyle. sanırım bukowski ile tanışmanın bedelini ağır ağır ödemiş, ödüyor.
    2 ...
© 2025 uludağ sözlük