the unforgiven aslında gelmiş geçmiş en iyi sözlere sahip metallica şarkısıdır benim için. günümüz dünya düzeni üzerine bu kadar yerinde tespitler varmı başka şarkılarda bilemiyorum. şarkının ilk kıtası neredeyse baştan sona günümüz kapitalist dünya sisteminin işleyişini açığa vurmaktadır. "bir insan doğar ve hemen boyunduruk altına alınır, yoğun ve sürekli acılarla birlikte bu küçük çocuk onların kurallarını öğrenir, içine kapanır ve duygularından arındırılır vs vs." sırf bu bölüm bile James'in çevresini ne kadar iyi gözlemlediğini ve James'in gelmiş geçmiş en iyi erkek vokali olmanın yanında en iyi söz yazarlarından biri olduğunun da göstergesidir. şarkının klibi de sözleri tam destekler yöndedir zaten bir çocuk alınır köhne bir odaya hapsedilir, olgunlaşır, yaşlanır ve işe yaramaz hale geldiğinde kendisine yıllardır arkasında kilitli tutulduğu kapının anahtarı verilir fakat bu yaşlı ve yorgun adamın kendisi özgürlüğe götürecek bu anahtara pek de önem verdiği yoktur bu saatten sonra çünkü artık özgürlüğe ihtiyacı yoktur, çünkü artık özgürlüğün bir yararı yoktur.
the unforgiven ii ise güzel bir aşk şarkısıdır üzerinde durulup düşünelecek ve james e methiyeler dizmeyi gerektirecek bir yanı da yoktur kanımca. ama yine de hoştur güzeldir, "amann banane yahu banamı kalmış dünyayı kurtarmak" dediğiniz anlarda dinlenmesi de farzdır ayrıca.
ennio morricone etkisinin en fazla hisseldiği metallica eseridir. şarkı sözlerinden kapitalist sisteme gönderme yapıldığı manasını çıkarmak acaba ne derece doğrudur? and justice for all albümünün başarısının ardından sistemin parçası olmaya başlamış, lüks otellerde kalan, plak şirketinin kucağına oturmuş ve onların baskısıyla baba adam flemming rasmussen yerine bob rock denen piyasa prodüktörüyle çalışmaya başlamış metallica ne hakla eleştirebilir bu sistemi? şarkıda,' james hetfield in anne ve babasının tutucu hristıyan tarikatlarından birine mensup olmasından dolayı yetiştirilme sürecinde maruz kaldığı baskılardan söz edildiği ' düşüncesi daha mantıklıdır. zaten bu sebepten eser, ebeveynleriyle arası bozuk olan her sivilceli, huzursuz ve huysuz ergeni kolayca etkileyebilmektedir. unutmadan, bu şarkıda dans eden çiftleri görünce metallica' dan tiksinmeye başlayan arkadaşları da saygıyla analım. ayrıca şahsi görüşüm, müzikal olarak the unforgiven ii'nin tırnağı bile olamaz.
metallica nın değere laik şarkılarından biri olmakla birlikte bizim gibi coğu gencin bayıldığı şarkılardan biridir...
ayrıca unforgiven2da dinlesi bir türüdür....
metallica'nın unutulmaz parçalarından. Parça sözlerinin türkçe anlamlamlarını yazmadan önce
ilk defa trt'de izlediğim ve sonraları orjinal alt yazılı izlediğin filme ve perfect world , dirty harry , unforgiven gibi klasiklere imza atmış Clint dedeyede buradan sonsuz selam ederim efenim.
New blood joins this earth
Taze bir kan dünyaya katılıyor
And quickly he's subdued
Ve hemen boyunduruk altına alınıyor
Through constant pained disgrace
Durmayan incinmiş kara lekeyle
The young boy learns their rules
Genç çocuk onların kurallarını öğreniyor
With time the child draws in
Zamanla çocuk içine kapanıyor
This whipping-boy done wrong
Bu şamar oğlanı yanlış yaptı
Deprived of all his thoughts
Tüm düşüncelerinden mahrum bırakıldı
The young man struggles on and on he's known
Genç adam çabalayıp duruyor ve biliniyor
A vow unto his own
Kendine edilmiş bir yemin
That never from this day his will they'll take away
Bugünden itibaren asla arzusunu uzaklaştıramayacaklar
Nakarat [
What i've felt what i've known
Hissettiklerim ve bildiklerim
Never shined through in what i've shown
Gösterdiklerimin içinden hiç parlamadı
Never be never see
Asla olmadım, asla görmedim
Won't see what might have been
Neler olmuş olabileceğini görmeyeceğim
What i've felt what i've known
Hissettiklerim ve bildiklerimFrom
Never shined through in what i've shown
Gösterdiklerimin içinden hiç parlamadı
Never free never me
Hiç özgür olmadım, hiç ben olmadım
So i dub thee unforgiven
Bu yüzden size affedilmeyen ismini takıyorum ]
They dedicate their lives to running all of his
Hayatlarını onun her şeyini götürmeye adadılar
He tries to please them all
Hepsini memnun etmeye çalışıyor
This bitter man he is throughout his life the same
Bu kötü adam hayatı boyunca aynı
He's battled constantly this fight he cannot win
Kazanamayacağı bu savaşta durmadan savaştırıldı
A tired man they see no longer cares
Gördükleri yaşlı adam artık umursamıyor
The old man then prepares to die regretfully
Sonra yaşlı adam üzüntülü bir şekilde ölmeye hazırlanıyor
That old man here is me
Burdaki o yaşlı adam benim
Nakarat
You labeled me i'll label you
Siz beni yaftaladınız, ben de sizi yaftalıyorum
So i dub thee unforgiven
Bu yüzden size affedilmeyen ismini takıyorum
inanamadığım bir $ekilde sadece 13 tane entry girilmi$ bir $arkı.*neyse, ho$ bir $arkı.. bu $arkı bittiğinde üç dört dakika daha kulağımda melodisi çıngırdayan efsanevi metallica parçasıdır.
Taze bir kan dünyaya katılıyor
Ve hemen boyunduruk altına alınıyor
Durmayan incinmiş kara lekeyle
Genç çocuk onların kurallarını öğreniyor
Zamanla çocuk içine kapanıyor
Bu şamar oğlanı yanlış yaptı
Tüm düşüncelerinden mahrum bırakıldı
Genç adam çabalayıp duruyor ve biliniyor
Kendine edilmiş bir yemin
Bugünden itibaren asla arzusunu uzaklaştıramayacaklar
Hissettiklerim ve bildiklerim
Gösterdiklerimin içinden hiç parlamadı
Asla olmadım, asla görmedim
Neler olmuş olabileceğini görmeyeceğim
Hissettiklerim ve bildiklerim
Gösterdiklerimin içinden hiç parlamadı
Hiç özgür olmadım, hiç ben olmadım
Bu yüzden size affedilmeyen ismini takıyorum
Hayatlarını onun her şeyini götürmeye adadılar
Hepsini memnun etmeye çalışıyor
Bu kötü adam hayatı boyunca aynı
Kazanamayacağı bu savaşta durmadan savaştırıldı
Gördükleri yaşlı adam artık umursamıyor
Sonra yaşlı adam üzüntülü bir şekilde ölmeye hazırlanıyor
Burdaki o yaşlı adam benim
Siz beni yaftaladınız, ben de sizi yaftalıyorum
Bu yüzden size affedilmeyen ismini takıyorum
sözlerini anlamanıza gerek yoktur, sadece özlediğiniz kişinin resimlerine ve o anlara sıra ile bakın, geri dönün bu şarkıyla bir an için, etkisi daha bir anlayacaksınız. kısaca adama akşam akşam bir sigara yaktırır, değer mi değer.
james in en duygulu söylediği metallica şarkılarından biridir. hele kiğ nakarat kısmında müziğin yavaşlayıp yerini iyiden iyiye james e bıraktığı bölüm ayrı bir zevk verir.
iyiden kötüye gidişin istikrarlı ilerleyişini en iyi sembolize edebilecek bir müzik üçlemesi. isminden başka bir yerinde metal ibaresine artık çok zor rastlanan bir müzik topluluğuna ait olan bu üçlemenin üçüncü ve umulur ki son versiyonu dıttırı dıttırı riffler ve vıcık vıcık sololar üzerine kurulu death magnetic namında bir albümde yer almaktadır...
lisede birbiriyle sevgili olan iki arkadaşın kucak kucağa yatıp dinledikleri şarkı.hep orada kalkıp "ey gafiller, bu bir aşk şarkısı değil ki" demek istenmiş, ama maalesef arkadaşlara kıyılamamıştır.ayrıca denildiği gibi bu şarkı metallicayı popüler müzikte bilinen bir grup yapmıştır ve bu en çok biz hit the lights, ride the lightning, master of puppets dinleyicilerini üzmüştür.