ilk filmden daha kötü bir devam filmi. istisnalar hariç her devam filmi kötüdür zaten. ilk filme oranla aksiyon sahnelerinin dozajı artar, ilk filmde varolan her şey biraz daha abartılır ve dolayısıyla ilk filmin büyüsü bozulur. ilk film için en azından evde sevgilinize sarılarak izleyebileceğiniz güzel bir eğlencelik demiştim bu film için onu bile diyemiyorum. görsel efekleri övenler varsa 1991' de o imkanlarla yapılmış terminatör' ü bir izlesinler sonra karar versinler.
--spoiler--
filmin bence tek artıcı alice denen dünya harikası.
bir de jakob' un kaslarını sergilediği sahneler var ki erkekliğimden utandım lan.*
--spoiler--
edit: neden gittin diyenlere cevabım: hatun istedi be abi * hem titanic vardı da biz mi gitmedik.
çok yakın bi arkadaşım ın(bunu yazarken bile bi tuhaf oluyorum arkadaşlığımızı düşünerek) hayran olması bütün hayatını bu ve bunun türevleri roman,film,dizi vs. şeylere yöneltmesine sebep olan ve ısrarları sonucu katlandığım film.filmden keyif almamı sağlayan tek şey filmden sonra tiyatroya gidecek olmamdı onun hayali ile filmin sonunu getirdim. gitmek isteyen arkadaşlar hiç para vermeyin fragmanda ne görüyorsanız o.onun dışında bella nın rüyaları,yatak içinde bağırışları bu kadar.başka bişey yok.ha bi de şu tırt bella nın hayvanlar ve vampirler alemini birbirine düşürmesi bunu dedim ve güldüm.yani ztn 4.4 almış bi filmede para verip gidilmez arkadaş sözlüğe inamıyorsanız bize itimadınız yoksa alın imdb yani.arkadaşımla da yavaşştan arkadaşlığımı sonlandırıyorum.
sözlükteki tüm olumsuz yorumlara rağmen kaşındım gittim arkadaş. önceden gitmeyin ulen diye uyaran yazarların alınlarından öpüyorum. filmi bırakıp salondaki izleyicileri izledim resmen. en çok merak ettiğim sahne burda çok bahsedilen ormanda koşma sahnesiydi gerçektende salon o anda koptu. vampir filmine girdim ama aşk filminden çıktım. ayrıca la başka kız mı kalmadı herkes bu kıza aşık kurtlar kuzular vampirler maşallah allah arttırsın. ama beni en çok etkileyen bölüm en son evlenme teklifiydi ve tüm salon bunu dakikalarca alkışladı. evet bunu ben bugün gördüm. yaş ortalamasının on yedi civarında olduğunu söylememe gerek bile yok sanırım.*
hakkındaki kötü yorumlerın beni etkilemediği film.çünkü beğenmeyenler hep kitabı okuyanlar.kitabı okusam ben de beğenmezdim büyük ihtimal ama şimdi gittiğimde kesin hoşuma gider diyorum.
filmi izlemedim ama imdb'deki oyunu bile haketmediğini tahmin ettiğim filmdir. kitaptan yola çıkacak olursam serinin en kötü kitabı da zaten ikinci kitaptı. ayrıca diğer kitaplar ve ilk film de çok kötüydü. yani söyleyecek pek fazla bir şey yok aslında. hangi yaş grubundan olursa olsun bu filmi beğenenleri anlamak mümkün değil.
iyi bir filmde kadın-erkek arası oylamalar bu kadar farklı olmaz.
Örnek vermek gerekirse Tamamen erkek filmi olan, ve 4 saate yakın zamanıyla kimi zaman sıkan once upon a time in america filminde bile bu uzunluğuna rağmen bayanlardan düşük not almamıştır.
2009 yılının en iyi filmidir kanımca, jacob a da senaryoda haksızlık yapıldığını düşünüyorum, hatta şerefsizlik lan bu jacob'a yapılmazdı bu, adamımsın jacob.
bu ne len, neydi o favorisi uzun vampir aynı Haluk Levent, anadolu rockçı, topuklu ayakkabı, iğrenç favoriler, dar kesim pantol, o başroldeki histerik kızı naapmalı, "kimse beni anlamıyor..." ulen türkiye liselisi olmuş, berbat iğrenç, immature
büyük umutlarla gittiğimden olsa gerek hiç beğenmedim. ilk perdede zaten sıkıntıdan ölüyor insan. buna kitabını okuduktan sonra gitmiş olmamın da katkısı olabilir tabi. ama şunu söylemeliyim ilk film düşük bütçeli olduğundan bu kadar kalite bir yapım olmamıştı. gerçi bu da baya abartı olmuş. kaliteli olduğunu göstermek için midir nedir bütün herkes gıcır gıcır giyinmiş, saçlar yapılı falan. efektler, dövüş sahneleri de daha iyi olabilirdi. ilk filmde pasaklı dolanan bella kızımız vampir sevgilisi olduğundan mıdır nedir bu filmde açılmış saçılmış, saçlar her sahnede fönlü, yapılı şekilde. edward ın da sürekli aynı takım elbiseyi giymiş olması gözümden kaçmadı tabi. bütçeyi burada saklamayı uygun görmüşler sanırım. müzikler ise gerçekten kötüydü, aslında kötü diyecek bir müzik bile yoktu diyebilirim. o ormanda koşan vampir bellayı kovalayan edward sahnesinde ise bütün salon gülmekten yarıldı. kimin aklına geldiyse o sahne çok ama çok yaratıcıymış gerçekten. ulan gülmekten kızın gözlerinin kırmızı olduğunu görmedim bile. velhasıl çoğumuz çok çok kaliteli bir yapım beklediğimizden film çerez gibi geldi.
not: edward'ı da özlememiş değiliz hani. iyi geldi görmek iyi. filmin müzikleri için internetten araştırma yapabilirsiniz. lakin çoğu müziğin filmde olduğunu hatırlamayacaksınız bile.
edit: kristen stewart ın berbat bir oyunculuğu olduğunu bu filmde de tekrar tekrar gördüm.
uzun zaman sonra bir filmde bu kadar yorulduğumu hatırlıyorum. filmi neresinden tutarsanız tutun elinizde kalıyor. tempo denen bir şey yok, diyaloglar sıradan. ''yazık'' bir film olmuş kısacası.
kitabının hiçbir serisini okumamış, ilk filmini izlememiş bir bünye olarak, alacakaranlık kuşağına fransız bir şekilde sinema salonuna koşullandığımda, izleyicilerinin çoğunluğunun dişi olması ile beyazperdedeki beyaz pudralı kırmızı rujlu vampir çocuk edward arasında doğru orantılı bir ilişki olduğu kanaatindeyim.Vampir sevgilisi, ergen bella kızımıza, ''biz ayrı dünyaların insanıyız'' seni korumak için terkediyorum havaları okuya dursun, araya gelişkin kaslarıyla kurtçocuk jacop giriyor vew her eregen kızın düştüğü depresyona ergen kızımız bellayı düşürüyor. Bella kızım sana sesleniyorum, kurdu vampiri bırak bu işleri, insan ol...
twilight hastası olan ve büyük umutlarla aylardır bekleyen arkadaşlarımın izledikten sonra nefret kustuğu film. o kadar kötü mü bilmiyorum çünkü birinciyi de izlemedim zaten. *
bir arkadaşımın zoru ile ilkimi, beşincisimi, sonuncusunu bilemem ama kazara izlediğim; salak, zeka seviyesi yerlerde, sıkıcı ve aptalca bir film. çok aptalca hemde. allah 2.sinden uzak tutsun inşallah.
ilk filme göre kesinlikle çok daha iyiydi her açıdan. fakat kitaptaki kadar zevk almanız mümkün değil doğal olarak. bi de herkes alice'in geleceği gördüğü sırada edward ve bella'nın ormanda koştuğu sahneye takılmış. neden bu kadar komiğinize gitti anlamadım. bu ikisi, kız vampir olduktan sonra ormanda birlikte koşarak avlanmaya çıkmıyorlar mıydı? benim aklıma türk filmlerinden fırlamış bi sahne yerine direktmen avlandıkları an geldi mesela. bilmiyorum, belki de benim aklımdan geçen şey, bu sahneyi çekerken yönetmenin aklının ucundan bile geçmemiş olabilir. belki de o an benim de gülmem gerekiyordu ama boş bir anıma denk gelmiş herhalde.