sim city 4 adında çıkan oyunda ise bir şehir kurup belediye başkanı olunuyor fakat sanıldığı kadar kolay bir oyun değildir; sanayi kurarsın hava kirlenir şikayet, ev kurarsın insanları çalışmaz ama hizmet bekler, hizmet verirsin bankacı bir kadın var kızar durur, ya harcamaları kısarsın ya vergi arttırımı yaparsın. harcamayı kıstın mı polisti,itfaiyeydi kapıya dayanır zam ister. vergi arttırısın insanlar sokağa dökülür, kaos olur .yok efenim şehri terketmek falan filan. para eksiye düştümü zaten oyundan soğursun, borç yaparsın komşuya bankaya...
bir yerden sonra kabak tadı verir site site şifre ararsın. oyunun para şifresi sims 1 gibi de değil "weaknesspays" kelimesini her yazdığında sadece 1.000 simelones verir. ve para için 100 kere yazarsın kasıp kendini sonunda aldığın tek bir bina ile emeklerin yok olur gider. o nedenle sim city 4 kesinlikle sıkıcı. adamların çişiyle duşuyla uğraşmak daha az yoruyodu hazır şehirdi tabi...
bir yerden sonra sadece "terfi ettirmeliyim terfi ettirmeliyim" hırsına dönüşen, her güzel eve taşınıldığında en dandik mobilyaların alınmak zorunda olduğu, memnuniyetsiz simlerin yaşadığı bir garip, bağmlılık yaratıcı oyun.
eşşek kadar olduğum halde hâla oynadığım oyun. şu ağana kadar hiç bıkmadığım ea games in yarattığı bir tanrıcılık oyunu. yüklediğinizde en fazla 1 , taş çatlasın 2 sene yüklü durmasını tavsiye ettiğim oyun :D inanmıyorsanız deneyin ve görün harbiden sıkıyo....
the sims oyununda en çok simlerin konuşmaları komiktir
-komensı nana ?
-pepelu!
-oooo... dady(çocuklar ana babalarına der)
-pepeluuu...!
-ovvv.. mat manevi heyenon mine viiinee...
-pepeluu...
muhtemelen bu konuşmanın muhteviyatı şudur:
-nabersiniz nasılsınız?
-iyilik noolsun
-ooo.... anne(veya)baba
-söle len...!!!!
-ooofff... bıktım sizin derdinizden alıp başımı gidicem bu diyarlardan
Kadın:
-gidersen git be senlemi uğraşcam
ea games'in taptığı bir tanrıcılık oyunu. oyun ilk oynandığında çok farklı gelir. Bir türlü bırakmak istemezsin. Ama daha sonra bıkar ve oyunu silersiniz. Aradan 1,5 yıl geçer canın sıkılır ve yeniden kurarsın. Ve daha önce hiç farketmediğin özelliklerini keşfedip "hadi yaa allah allah budamı varmış?"dedirten ve beyni uyuşturan bir oyun türü.
bunun üniversite versiyonu da çıkmıştır. çok eğlencelidir, başından kalkması zordur, neticesinde sızım sızım sızlayan bir popo sendromuyla karşılaşabilirsiniz, demedi demeyin. oyundan küçük bir bölüm: depresyona giren üniversite öğrencileri yurdun içinde anadan üryan bir şekilde sağa sola koşuşturup milleti şaşkına çevirmektedir, tabi siz izlerken gülmekten yerlere yatarsınız, deneyiniz.
normalde çoğu kez elimizden kayan hayatın ipleri bizi hiç bilmediğimiz yerlere götürür. işte bu fikirden yola çıkarak, insanı kendi tasarladığı sanal bir hayatta yaşamaya davet eden oyun.
çıktığı zamanlar için derim kabul edilen, minik minik insancıkları yönettiğiniz, para kazandırdığınız, işe yolladığınız, aşık ettiğiniz, bittabii öpüştürdüğünüz, sonra da leyleklerin bebek getirmesine şahit olduğunuz "insan simulasyonu" dur.
aileyi,evi,eşyaları ve insanlar arasındaki her tarz ilişkiye kurmaya olanak tanıyan,3 boyutlusunun piyasaya çıkmasıyla daha da eğlenceli bir hal alan, bağımlılık yapan; pc'de evcilik oyunu