anlaşılmamış dahi olan (bkz: nikola tesla)'ya değinmiş olması nedeniyle arada sırada defalarca izlediğim ilgi çekici film. dün akşam star'da türkçe dublajlı yayınlanmasına rapmen yine seyrettim.
o kadar film izledikten sonra diyebilirim ki gelmiş geçmiş en iyi filmdir. görsel ve teknik olarak sinemayı değerlendirecek bilgim olmamasına rağmen konu ve oyunculuk olarak onlarca film arasından tek geçtiğim filmdir.
gelmiş geçmiş en iyi filmlerden birisidir. her gün kendını oldurmek mı yoksa kendınle yasamak mı daha zor sorusu olusmustur kafamda fılmden sonra. film bittikten sonra adamı cok dusunduruyor çok başarılı bir film
hastalık derecesinde bir filmdir. çok ağır bir kurgu çok fazla ayrıntı. bu sanattan da öte bir şey. çok büyük bir zeka gerektiren bir şey. nolan bu film ile birlikte ayakta alkışlanması gerektiğini göstermiştir. ayrıca christopher priest'a nolan'dan daha fazla alkış istiyorum lütfen.
-------spoiler-------
sonuyla ilgili benim de şüphelerim var. o haznenin içinde olan angier'ın klonu muydu ve ölü müydü? Eğer her seferinde ölen klonlarsa neden şapkaları tekrar gösterdiğinde "siz dikkatli bakmıyorsunuz ve gerçeği göremiyorsunuz, çünkü siz kandırılmak istiyorsunuz" diyor. Bu dediği durum finale uymuyor, biz nereden anlayalım ki klon olduğunu?
Ayrıca filmin Bilim kurgu yönü de olsa bir klon olması olayı basite indirgedi. Çünkü biz mantık çerçevesinde bir şeyler düşündük o hileyle ilgili. Film boyuncaki sihirbazlık gösterilerinde öyle olmuştu hep.
Her ne olursa olsun hayatımda izlediğim en mükemmel filmlerden biri. Bu gerçeği değiştirmiyor.
-------spoiler--------
dahi yönetmen nolan reiz önderliğinde çekilen şaheser film. böyle bir film kolay kolay gelmez dünyaya. adamım cristopher nolan ve cristian bale ikilisinden bir başka harika. o atmosfer, kurgu, oyuncular ne desem boş izleyin ve iki saatin tadını çıkarın.