lise günlerimin daha keyifli geçmesini sağlayan, dershane klasörümün üzerinde mischa barton'ın resminin yer almasını sağlamış, verilecek her sıfatı hak eden, zengin ailelerin çocukları üzerindeki baskıyı ve o ortamı mükemmel bir şekilde bizlere lanse etmiş, mischa barton'ın sapıtıp 3. sezonun sonunda veda ettiği ve o vedada içimden birkaç parçayı beraberinde götürdüğü, son zamanlarda izlediğim en güzel gençlik dizisi.
gelmiş geçmiş en iyi dizi. oyunculuklarıyla, ortamıyla hayatıma farklı şeyler katmış gençlik dizisi. ilk bölümü izleyip 'klişe' olacağını düşündükten sonra beni 2. bölümde ters köşeye yatıran, 4. sezona kadar harika giden, ama 4. sezonda marissa nın zamansız gelen ölümü ile izleyicilerini üzmüş yapım.
--spoiler--
baş karakterimiz ryan abisi ile araba çalarken yakalanır ve yamulmuyorsam çocuk ıslah evi gibi bir yere gönderilir. burada sandy cohen yani ilerde koruyucu babası olacak adamla tanışır. çocuk ıslah evinden çıktıktan sonra annesi tarafından kovulan ryan yardımcı olması için sandy i çağırmasıyla olaylar başlar. sandy onu kayınpederinin yaptığı 'Orange Country' ye götürür ve burada ryan ın kurduğu arkadaşlıklarını, marissa ve diğer kızlarla yaşadığı aşk üçgenlerini izleriz.
--spoiler--
yine olsa yine izlerim be sözlük. keşke izlediklerimi unutup yeniden başlasam ve aynı tadı alsam o diziden.
ilk sezonda, summer denen karakterin ağzını yüzünü dağıtmak istediğim, sürekli cıbıl ve sarhoş gezmesiyle, kaltak hareketleriyle beni, bulunduğu sahnelerde çileden çıkartan gerzek kızın olduğu dizi.
dizide hoşuma giden tek şey mekanların güzelliği. hep tatildeymişsin gibi. süper.
1. sezonun sonuna doğru gelen edit: şimdi sevmeye başladım seni summer. biraz biraz adam oldun.
fox'ta yayınlanan dublajlı bölümün 10 dakika izlenmesi yetmiştir. bi diziyi bi filmi dublajlı izliyosan eğer alınabilecek olan hazzın yüzde ellisi ısı enerjisi olarak kaybolmuş demektir. dublaj aslının tadını vermez hiçbir zaman. ***
enteresan bir dizidir, beş yılımı yemiştir. ryan'ın adeta putlaştırıldığı adam brody ve rachel bilson'ın aşklarıyla diziye reyting kattığı mischa barton'ın ise açılıştan defileye her türlü sosyetik ziyareti gerçekleştirdiği bir 5 yıllık süreç olmuştur. diziyi izlemeyenler için ''bence izleyin, ama sakın dublajlı bi' şekilde izlemeyin! e2'de denk gelmiştim inanın ki korkunç.'' demek isterim.
başrol oyuncusunu bu kadar kötü seçip yine de kendini izlettiren dizi.zira ben diziyi seth cohen-adam brody için izledim...benjamini niye diye seçmişler 4sezon düşündüm ne yalan söylim.ama nu dizidn sonra hiçbirinin iş yapamadığını örmek üzücü bir yerde.tamam ya ryan için üzülmüyorum hatta imdbden bakarken yen proje olmasın diye dua ediyorum.ama adam brody büyk adam olucak sanmıştım ya ben...
izleyen gençlikte bir california aşkı ile yanıp tutuşmasını sağlayan.. brown daha iyi bir üniversite olsada bkz: marissa ve rayn ın da gittikleri üniversite olan berkeley in herkesin hayallerini süslediği, newport ta yaşamanın ve bi oc çocugu olmanın ne demek olduğunu düşündüren ve dizide de olsa bu duyguyu yaşamanın zevkine vardıran bir gençlik dizisi...
beni ağlatan tek dizi.. bkz: marissa nın ölümü.
jully ( annesi) ağlamaz ben ağlarımm... bkz: ağlıyorum.
Californication şarkısıyla başlayan bir Amerikan gençlik dizisi. izlendiğinde kompleksli olmayan bir insanda bile bu duyguyu yaratan, her saniyesinde yeni olayların döndüğü, yer yer Türk Filmi moduna giren ve yer yer de 'Sex in the bed' erotik filmi gibi olan, güzel kızların bir arada bulunduğu dizidir.
Filmin en unutulmaz sahnelerinden biri;
Marissa; 'Sen kimsin?'
Ryan; 'Kim olmamı istersen o!'
ryan atwood* abisiyle birlikte araba çalmaktan dolayı tutuklanır. abisinin sicili bi hayli kabarık oldugu için hemen kodesin yolunu boylar. fakat devlet ryan'a bi avukat* verir. ryan'ın o vakte kadar herhangi bi suçu olmadıgından ve tabii ki sandy cohen'in* girişimleri sonrasında serbest bırakılır. diger yandan , ryan'ın ailevi sorunları vardır ve eve dönmek istememektedir. işte bu noktada devreye yine sandy girer ve chino'lu ryan'ı alıp orange county'deki evine götürür.
işte ryan'ın marissa* ile tanışması da tam bu sahneye denk gelir. sevgilisini beklerken farklı bi yüz gören marissa şaşırır ve ryan'a sorar.
marissa: sen de kimsin ?
ryan : * kim olmamı istersen !