the mentalist

red john denen karakterden intikam alındıktan sonra bıraktığım dizi. sonrasında saçma sapan devam ettirilmeye çalışılmış, diziyi çekici ve mistik kılan benim için red john'un yarattığı hissiyat. Ve tabi baş karakterden de öğrendiğim 1-2 teknik. Bol bol papatya çayı içerdi baş karakter şuan içerken aklıma geldi.

80' li yıllar tadında çekilmiş enfes dedektiflik dizisidir. o yıllara ait dizilerden tek farkı cep telefonu kullanımıdır. dizi bölümleri tam macera şeklindedir. yani devamı haftaya yoktur bu dizide. sadece red john tüm sezonlar boyunca bulunamayan, tahmin edilemeyen karizma katilimizdir.

bazıları katillerin kolay tahmin edilebildiğini falan yazmış. dizi zaten 80 ler dizisi formatında olduğundan eğlencelik yönü ağır basar. o yüzden olay örgüsü içinde birinin katil olduğu dikkati çekilir zaten. eğlencesi de budur dizinin. orada önemli olan katili bulurken patrick jane' nin izlediği zeka dolu yoldur. yoksa katil bu mu yaa tahmin etmiştim gibi zırvalıklar sizi sıkıyorsa izlemeyin derim. çünkü dizinin amacını, konusunu kavrayamamışsınızdır demektir.

asla bulunamayan ve tahmin edilemeyen katilimiz ise meşhur red john reyizdir. red john' lu bölümler en güzel bölümlerdir şüphesiz. dizinin 6. sezonunun ortalarında red john' un kim olduğu ortaya konuyor gibi gözükse de gerçek red john' un halen hayatta olduğuna inananlardanım ben de. red john o kadar salak değil çünkü. ancak dizi red john olayından sonra boka sarmış sıkıcı hale gelmiştir . hem red john' lu hem de patrickli, lisbon'lu bir final olsaymış daha iyi olurdu kanımca.

herşeye rağmen 80 li yıllar tadında çoğu kez esprili, yer yer duygusal, yer yer ciddi bir dizi olduğunu unutmayın. kısaca meşhur mavi ay dizisinin 10 tık ciddi hali gibi düşünün. ya da kara şimşek dizisinde michael night' in partnerinin araba değil zekası olduğunu düşünün. öyle güzel bir dizidir. umarım red john döner ve efsane bir bölüm daha çekerler. ya da filmi çıksın bilemedim. özledim

patrick karakteri sayesinde kendini bi an olsun bıktırmadan izleten dizi. Eski bölümlerini aynı heyecan, merak ve ilgiyle seyrediyorum.

Patrick 'in deha zekası, enerji dolu hareketleri, suçluyu bulduğu an suratına yayılan tebessüm diziyi taptaze tutuyor.

sony channel'da yayınlanan yabancı dizi.

görsel
görsel

anlatılacak çok şey var ama kısaca patrick jane*'i anlamaya çalışmakla geçen bir dizidir kendileri.

ayrıca teresa lisbon*'ı sevme sebebidir.

2 günde 10 bölümünü izlediğim, geç keşfettiğim için üzüldüğüm, dexter 'dan sonra aralıksız izlediğim efsane dizi.
izlemeyen çok şey kaybeder.

dizideki patrick jane karakterini oynayan simon baker oldukça başarılı. adam 47 yaşındaymış ama hiç göstermiyor.

keşke yukarıdaki arkadaş gibi yeni keşfedip içinde kaybolma şansım olsa dediğim, ilgisini çeken insanı fena saran güzel dizi.

keşke bitmeseydi person of interest gibi...

şu an 5. sezonunu indirdiğim/indirmeye çalıştığım dizi. kendini izlettiriyor.
diğer yapımlarla kıyaslamak hoş değil bence. 7 sezon, sezon başı 23-24 bölüm cekmisler. helal olsun adamlara.
tahmin edilebilir sonlar, aynı tarz hareketler falan olsa da güzel bana göre.
bu arada sagdan soldan her türlü spoileri yememe rağmen, yine de keyifle izliyorum.
uykuyla sorunum olduğu için, ilaç gibi gelen dizi.

cbi ofisi de tam malmış amq, patrik el atmadan olay çözemiyor ipneler. bir tek 4. sezonda dosya kapattılar, onda da eleman intihar etmiş!

alisilagelmisin disinda konusuyla buyuleyici bir dizidir. ilk bolumlerde biraz sığ gelebilir lakin genel olarak 9/10 diyebilirim.

efsane bir dizidir. izlemeyen varsı direkt yardırsın derim. ilk 4 sezon, bilhassa, çok çok iyidir.

benzer türde ama aynı kalitede dizi ise yok maalesef. sherlock demişler ama bunlar daha farklılar bence.

bu türde sayabileceğim whte callar var ancak ne yazık ki aynı tadı vermez.

castle da benzer türdedir, white callara nazaran daha iyiyse de yine patrik jane tadı kalmaz damakta.

muhteşem bir dizidir gerçekten. aynı kalitede dizi önerenin de 40 yıl kölesi olurum. bu kadar açık.

ilk başlarda "efsane" olarak nitelendirerek izlediğim fakat düzenli olarak red john'un kıl payı kaçırılmasıyla canımı sıkan dizi. patrick jane'in sempatik tavırları bile kurtarmaya yetmedi bir süre sonra..

çok merakta kalırsam dönüp izleyebileceğim bir dizi olarak yer etti zihnimde.

Sevdiğim tek abd dizisi olma rekorunu elinde tutan efsane yapım. Dizinin özeti şudur: bir patrick jane sevdim gülüşü ömre bedel *

simon baker denen yunan heykeli diziyi efsane yapmış, karakteri müthiş bir yere taşımıştır. Ailecek bayılıyoruz ilk defa *

şu an 2.sezonunda olduğum gerçekten kaliteli dizi. ayrıca van pelt o nasıl bir güzellik vicdansız karı.

patrick insanları kendine hayran bırakır bu dizide. oyunculuğu olsun karakteri olsun harikadır.

Yeterince övülmeyen mükemmel dizi.

(bkz: house md)
(bkz: lie to me)

ve tabii ki the mentalist.

bu dizileri kombine şekilde izlemeyin, manyak olursunuz. hepsi sherlock esinlenmesi, deduction temelli işlerdir. muhteşem işlerdir.

çok iyi dizi. ajan lisbon her ne kadar her geçen sezon daha da sempatik gelse de bence daha farklı bir kadın karakter fena olmazmış.