hiç bir başarı tesadüf değildir. 2 saatlik kamera arkasını izledim çıkardığım sonuç bu. bir sahneyi elli kere çekmişler. japon dövüş sanatı ustaları getirmişler. dublörün bacığı kırılmış. kenau boynunu incitmiş falan fıstık. merakı , ilgisi olan izlesin derim. tr altyazı yok ama anlıyorsun.
Biliyor musunuz bu biftein var olmadığını biliyorum.
Bunu ağzıma koyduğumda Matrix’in beynime bunun sulu
ve lezzetli olduğunu söylediğini biliyorum.
9 yılın ardından ne fark ettim biliyor musunuz?
Cehalet erdemdir.
böyle çok bilimkurgu aksiyon tarzı film izledim ama bu filmdeki gibi coolluk yok hiçbirinde. nasıl bir film yapmışlar aşık oldum senede mutlaka en az 1 defa izlerim. hiçbir güneş gözlüğü, hiçbir takım elbise bu filmdeki gibi yakışmadı kahramanlarına. başucu filmim. her seferinde izlerken her saniyesinden aşırı zevk alıyorum. ama ilk film yani the matrix. bundan sonra yapılan tüm matrix filmleri the matrix in mirasından yemiştir. yine de the matrix in kültlüğünden en ufak bir şey götürememiştir bu devam filmleri. şunları yazarken bile the matrix çekti canım.
ileride kutsal tabletlerde falan 21. yy başı için mihenk taşı sayılabilecek olaylardan biri. allah kitap gibi bir felsefenin filmi. bir çağı kapatıp bir çağı açan uyanışın filmi. çok büyük iş çok büyük.
paranoyak aklım bir takım güçler tarafından wachowski biraderlere(?) yaptırtıldığını düşündürtüyor.
hatta bununda altından dvd lerini yapıp uzaya gönderebiliriz. evet dvd lerini.
Anlamayanlar beri gelsin animatrix'i izlemedim ama anladığım kadarını yazayım.insanların bu savaşı kazanamayacağı belli zaten morpheus ve tayfası gerçek dünyada yaşamıyo zion dedikleri yerde 2.matrix ilk matrix tekrar tekrar kurulmuş ama bazı insanlar yinede uyum sağlayamamışlar bu yüzden mimar 2.matrix i oluşturmuştur neo karakteri de aslında robottur ilk önce 2.matrix deki insanlardan bilgi toplamak yani muhbirlik yapmak için programlanmiştır sonradan değiştirilmiştir.
bana göre mükemmel bir konunun heba edildiği filmdir. yanlış anlaşılmasın, top 10 listemde yer alır fakat daha iyi işlenebilirdi diye düşünüyorum. özellikle ilk filminden sonrası biraz hayal kırıklığıdır benim için.
1999 da vizyona girdiğinde istanbul üniversitesindeydim. Alev isimli bir kız ile gitmiştik. Balkan göçmeniydi. Filme o kadar dalmışım ki ne dediğini bile duymuyordum. Trinity duvarda yürüdüğünde ben de hat kopmuştu.