Mükemmel bir film gerek efektler gerekse konu olarak. Zaten film 4 oscar aldı efekt, ses, kurgu dallarında efektleri 1999 yılında çıkan bir filme göre oldukça aşmış.
gelmiş geçmiş en iyi bilim kurgu filmidir kanımca. daha iyisi yapılmaya çalışılıyor inception fakat matrix bir filmden fazlasıdır. bir sanat eseridir adeta. kaç defa izlediğimi unuttum sanırım 100 kere izlemişimdir. ve her izlediğimde de o tadı sonuna kadar veriyor.
bu filmi anlamak için minimum 5 kere izlemelisiniz. anlamak dediysek tam anlamak. ben bunu yapabilmiş nadir insanlardan biriyim. filmi derken bütün seriden bahsediyorum.
ilk izleyişinizde tamam güzelmiş dersiniz. ikincisinde görsel efektleri beğenirsiniz. üçüncüde ulan bunlar ne anlatıyor dersiniz. dördünce dinler arada durdurur üstüne düşünürsünüz. beşincide artık felsefeyi anlamış yeni teoriler katmaya başlarsınız. o zaman gelip bana istediğinizi de sorabilirsiniz. *
felsefi olarak oldukça sağlam olan ama seri filmlerin en büyük kabusu olan her filmde gerileme sendromunu yaşayan yine de izlenesi ve izlettirilesi sanat harikasıdır.
gelmiş geçmiş en yaratıcı ''sen bir kölesin neo'' repliği ile unutmayacağım filmdir, sanki neo insnalığı temsil ediyordu.
insanlığın yaşayacağı son şehrin adının sion olması da dikkat çeken başka bir öge.
hayatımda duyduğum en felsefik düşünceye sahip olan film. aslında yaşanılan her şeyin bir yanılsamadan ibaret olması. filmde geçen 'bir kaşık yok' cümlesi çok şeyi ifade ediyor.
abim seyrediyordu uçmalı kaçmalı sahnelerine bakmak için bir gün konusu sordum anlamamış. ya tamam o zaman al eline kumanda sar ileri dövüşlü sahnelrine bak bütün bir filmi defalarca seyredip neyini anlamıyorsun.
bugün oturdum tekrar izledim de, yok arkadaş 13 senedir şu filme eş kalitede ne senaryo ne de oyuncuların olduğu bir film daha çekilmedi. o morpheusun işkence sahnesinden sonra zincirlerini kırdığı sahneyi, 13 sene önce 12 yaşımdayken olduğu gibi ''alllah allah'' nidalarıyla eşlik ederek izledim.
animetrix isminde ilk ve ikinci film arasında bağzı boşlukları (makinalar ile insanların savaşının başlaması, osirisin son uçuşu vs. anlatıldığı bir animasyonu da mevcuttur. kısacası bu film bir üçleme değil dört parçası olan bir seridir.
'what is the matrix?' dir filmin ismi. illüminati simgeleri kullanıldığı iddia edilmektedir. öyleyse hoş değil bence. şeytan ap açık düşmandır çünkü...ama sadece filmin güzelliklerine değinmek için yazacağım sahneler ve koyacağım videolar var.
--spoiler--
matrix
I. (çoğ. matrices, matrixes) bir cisme şekil veren veya dayanak olan şey; biyol. hücreler arasında bulunan madde; anat. dölyatağı, rahim; matb. hurufat kalıbı, matris; jeol. fosil, billur veya başka bir mineralin kaya içinde bıraktığı iz; jeol. gang; mat. değişkenler arasındaki ilgiyi gösteren tablo.
I. matris, kalıp, dölyatağı, rahim, kaide
--spoiler--
matrix filminin illüminati sembolü verdiği youtube da vardır...
matrix filmi, 'rüyadan uyandığımızda gene bir rüya içine uyanıyor olabiliriz tıpkı rüya içinde rüya görmek gibi' islami felsefesinden etkilenmiştir bence. bu filmden önce 13.kat filmi bu filmin zemini oluşturmuş olabilir, benzer bir şeydi o da bazı açılardan..
matrix 1 şeşke illüminati simgeleri vermeseydi. birde binaya silahlarla girme sahnesi vardır süperdir ama oradakiler masum polis görünümündedirler. masumların ölmesi hoş olmamış, onlarda kötüsünden ajan olabilirdi veya onları tespit eden bir cihazları olup, onları farklı yoldan etkisiz yapabilirlerdi.. ama etkileyicidir film...
filmde şu da etkileyicidir: gerçek dünya ile tanıştığında neo, gözlerim acıyor der ve ona morfeus, gözlerini daha önce hiç kullanmadığı söyler.
diğer bölümlerde aslında mesih rolüne büründürmüşlerdir neo yu açıkca söylemeselerde. zion şehride tevrat ta yer alan kıyametten önce kurulan bir yerdi falan..
matrix 1 de bina atlama, zıplama sahnesi tehlikeli diye düşünüyorum çocuklar için. etkilenebilirler falan:
otobon sahnesi güzeldir ve zamanında, işte yeni bir otoban bile kurulmuş sahne için falan demişlerdir, çok para harcamış demişlerdir ama ben daha fazlasını beklerdim. malzemeden çalmışlar biraz wachoski kardeşler.. son iki filmde matrix 2 ve 3 de yönetmen john woo imiş. yüz yüze nin de yönetmeni, tekne sahneleri iyiydi sonlarda.
remixli otoban sahnesi. sonda yetişmesi süper birde tırların büzüşmesi gerçek değil gibi, çarpışınca kırış kırış oluyorlar. birde morfeus un anahtarcıyı motorsikletten alması inandırıcı değil. ne zaman anlaştınız kısa sürede de o sahneyi yaptınız. :
bu filmi ilk seyrettiğim günü hatırlıyorum. 1999 senesi bir cuma akşamı. 16 yaşındayım ve en yakın arkadaşımla kemeraltı'nda bulunan sema sinemasına gitmişiz. toplam dört film gösteriliyor. ikisi romantik komedi, bir tanesi jet li den müthiş bir aksiyon diğeri de matrix. afişlere bakıyoruz. hepsi çekici, ama bir tanesinde sadece beyaz fonda matrix yazıyor. nasıl bir film olduğu ilk anda tahmin edilemiyor. ne bir resim ne bir atraksiyon. soğuk mu soğuk bir afiş. bu filmi izleme diye bağırıyor. arkadaşım inatla jet li filminin gişesine doğru sürüklüyor beni. ben de inatla o matrix gişesine. ne olduğu belirsiz filme gitmem diyor burada mis gibi aksiyon dururken. zar zor ikna ediyorum. filmi sadece üç kişi seyrediyoruz. antrakt olduğunda aynı anda jet li filminden araya çıkmış o talihsiz topluluğa
bakıp "yazık" diye böbürleniyoruz. film bittiğinde ikimizin de dünyası değişiyor bir anda. film bizi öyle etkiliyor ki arkadaşım annesini aramak için ankesörlü telefonu kullandıktan sonra ahizeye girmeye çalışıyor. sonraki hafta geldiğimizde tabiki de yer bulamıyoruz. ama dalında çığır açmış bir filmi yayılarak, mısır ve ağız şapıtısı olmadan keyifle seyretmiş olmanın hazzı bize yetiyor da artıyor bile.
Şu ana kadar çekilmiş en kaliteli felsefe filmi olarak değerlendiriyorum. Kendi içinde matematiği, bilgisayar sistemlerini ve kaliteli dövüş figürlerini içermesine rağmen yoğun olan tema inançtır. Film kendi içinde birçok paradoksla kusursuz olarak nitelendirilebilecek düzeyde mantıklı ve seviyelidir. Ne kadar izlenirse izlensin yorumu; Kesinlikle hayata bakış açısıyla, kültür ve eğitim düzeyiyle üst düzeye ulaştırılabilecek yapılmış en iyi sanat eserlerindendir.
ilk film insanlara bir mesaj vermiştir. bu mesajı alabilenler filmin bi sanat eseri olduğunu kabul eder, anlamayanlar saçmalık olarak görür.
Malesef sonraki filmler gişe filmleridir.
