yahudi tarihi hakkında çok fazla bilgi edinmeme vesile olmuş filmdir. filmdeki şifrelerin hepsi yahudi tarihindeki bir şeye işaret eder. mesele zion. zion kudüs'ün tevrattaki ismidir. mesela nebuchadnezzar yahudileri sürgüne göndermiş babil kralı. vs... daha çok vardı böyle şifre. aklıma geldikçe yazarım.
dünyanın gelmiş geçmiş en müthiş kurgusuna, görselliğine sahip film. bili-kurgu filmlerinden nefret ederim ama matrix başka bi boyut, bilim-kurgudan öte bir şey.
--spoiler--
mavi hapı alırsan hikaye orada durur, yatağında uyanırsın ve istediğine inanırsın. kırmızı hapı alırsan harikalar ülkesi'nde kalırsın ve sana tazının nereye kadar gittiğini gösteririm.
--spoiler--
ilk denemesi mükemmel olan, ancak sonraki iki bölümü para amaçlı olduğundan sırf kavga dövüşle geçen film.
yüzüklerin efendisi gibi tüm bölümleri önceden hazırlanmış olsaydı çok daha güzel olurdu diye düşündürmüştür.zira ilk film tutmasaydı diğer ikisini çekmeyeceklerdi.yüzüklerin efendisi ise, ilk film tutmasa da gösterime girecekti.
i'd like to share a revelation that i've had during my time here. it came to me when i tried to classify your species and i realized that you're not actually mammals. every mammal on this planet instinctively develops a natural equilibrium with the surrounding environment but you humans do not. you move to an area and you multiply and multiply until every natural resource is consumed and the only way you can survive is to spread to another area. there is another organism on this planet that follows the same pattern. do you know what it is? a virus. human beings are a disease, a cancer of this planet. you're a plague and we are the cure.
ey uyurken kendini uyanık zanneden insanlar !! kuran'da geçen bu ayet üzerine bir düşünce dünyasına daldım. belki bir şekilde zihnimdeki şişliği indirmek istedim platon'un gölgeler evreni felsefesinde nesnelerin bu dünyada asıllarının olmadığını sadece gölgelerinin var olduğunu ve burdaki maddelerin onların bir yansıması, gölgesi olduğunu kabaca öğrenmiştim. birden hayali olarak zikreden dervişler beliriverdi bir anda yanımda ''allah'ım bu dünyada gölgelerini yedirdiğin meyvelerin ahirette asıllarından tatmayı nasip et!'' şeklinde bir duayı sürekli tekrar ediyorlardı. kafamı sağa çevirdim ,matrix filmini izliyordum o anda ve binlerce insan küçük kapsüllerin içinde uyuyor ama sadece yaşadıklarını zannediyordu. yetmedi tabi ki küçüklüğüm geldi aklıma ; küçüklüğümdeki düşüncelerimde çok güçlü tanrılar kadar güçlü arkadaşlarım olduğunu düşünüyordum ve bende onlardan biriydim. ama onlar bana şaka yaptılar ve beni uyuttular şimdi beni izliyorlar ve gülüyorlar diyordum kendimce! bir gün beni uyandıracaklar diye düşünüyordum tüm bu dünya onların bana şaka için hazırladığı bir oyun !!!
ey arkadaşlarım uyandırın beni artık uykumdan
sıkıldğım beni izleyerek geçirdiğiniz bu oyundan
o ince keskin köprüde kaldım takıldım
olsun cenneti istemem cehennemede razıyım.
bende derin izleri olan filmdir. çıktığında ergen bile denemeyecek bir yaştaydım. işin felsefesi yerine 'işte öbürü berikini yamulttu' tarzında izlerdim. yıllar sonra bir kez daha izledim ve gördüm ki mükemmele erişmek bu olsa gerek. ha devam filmleri için kesinlikle aynılarını söyleyemem.
gittikçe yaygınlaşan anime kültürü, hong kong sineması, sanal- yapay gerçekliğe dair komplo teorileri ve hayatı sorgulayan gerçekliklere değinen film. - ki, wachowski brothers bunların hepsine hakim dahi manyaklardır -
Hugo Weaving (Ajan Smith)'in müthiş ses tonu ve saf kötülükte Darth Vader ile yarışacak performansıyla aklıma kazınan, felsefesiyle vizyon tarihinde olmasa da sonrasında milyonları peşinden sürükleyen, yaşadığımız hayatı sorgulatan, bazen her şeyin bir yanılsamadan ibaret olduğunu düşündürten, ''beyaz tavşanı takip et.'' diyerek iz sürdüren fakat devam bölümlerinde özüne ihanet ettiğini düşündüğüm, görsel ilkleriyle seyredeni mest eden, uğruna video klip hazırladığım film. Artık seyretmeyen kalmamıştır ama bu video, filmi bir kez daha seyretmeniz için gaz vazifesi görebilir diyorum... http://www.facebook.com/video/video.php?v=482716039395
bilim kurgu filmlerinin şayet bir babası varsa bu kesinlikle matrix'tir. sadece ülkemizde bu filmi anlamayıp, aksiyon sahneleri için izleyen yüzlerce kişi var. b
ilk filmi insanı triplere sokar. uçsuz düşüncelere dahleyleyen bir başyapıttır. günlük hayatta replikleri kullanıldığında mesela anneanneye "sen o soluduğunu havamı sanıyorsun" diye sorulduğunda anneannenin beyninin elektiriğinin kesilmesine yol acabilir.
2011 yılı başında keanu reeves in 3d olarak 2 tane daha devam filminin çekileceğini söylediği filmdir.http://www.imdb.com/news/ni7128916/bir taraftan inşallah devam filmi çekilecek diye efsaneye ihanet etmezler derken diğer taraftan inşallah yapılır diyorum. gerçekten muhteşem filmdi,efsaneydi, zihinleri sarsmıştır.
çocuk: kaşığı eğmeye çalışma. bu olanaksızdır. bunun yerine sadece gerçeği anlamaya çalış.
neo: Hangi gerçeği ?
çocuk: kaşığın olmadığı gerçeği.
neo: kaşık yok mu ?
çocuk: o zaman eğilenin kaşık olmadığını anlayacaksın. eğilen yalnızca sensin.
ilk film insanlara bir mesaj vermiştir. bu mesajı alabilenler filmin bi sanat eseri olduğunu kabul eder, anlamayanlar saçmalık olarak görür.
Malesef sonraki filmler gişe filmleridir.
Şu ana kadar çekilmiş en kaliteli felsefe filmi olarak değerlendiriyorum. Kendi içinde matematiği, bilgisayar sistemlerini ve kaliteli dövüş figürlerini içermesine rağmen yoğun olan tema inançtır. Film kendi içinde birçok paradoksla kusursuz olarak nitelendirilebilecek düzeyde mantıklı ve seviyelidir. Ne kadar izlenirse izlensin yorumu; Kesinlikle hayata bakış açısıyla, kültür ve eğitim düzeyiyle üst düzeye ulaştırılabilecek yapılmış en iyi sanat eserlerindendir.