çizgi filmiyle beni gülmekten kırıp geçiren adam; ne zaman üzgün olsam açıp izlerim, ama film yapılmasına pek sıcak bakamıyorum, ne kadar iyi olursa olsun.**
çizgi film versiyonunu iki koca adam olarak, gecenin en güzel saatlerinde, diz üstü bilgisayarda, bir bölüm daha diye diye izlediğimizi düşünecek olursak bu seviyeye çıkmasına ihtimal vermediğim sinema filmidir. yine de çizgi filminin hatrına izlenecek belki de zevk alınacaktır, ama asla o tadı vermeyecektir.
son donemin en kötü eleştirilerini almakta olan film.
m. night shayamalan zaten son filmleriyle çok kötü eleştiriler alıyordu. bu film ile kariyerinin artık bittiği bile söyleniyor.
bilinçli anime izlemeye başladığım ilk anime.seyretmeye başladığım da geç bir saat olduğu için takılı kalıp, sabaha kadar izlemiştim.beni kendine çılgınlar gibi bağlayıp, tüm sezonlarını bitiresiye kadar ara vermeden izlediğim animedir. ang, katara, appa yipyip, candır kandır.vizyona girmesini heyacanla beklemekteyim.
yönetmenliğini m.night shyamalan denen hintliye verdiler, adamın filmografisi iyi değil, işe yarar bir tek 6. his vardı, onun da sonunu bilirsen bir işe yaramıyor. bütün filmlerinin görüntü kalitesi berbat, umarım mundar etmez filmi.
ama zuko için dev patel'i seçmesi büyük hata. adamın zukoyla alakası yok. sıf milliyetçilik olsun diye hintli seçmiş resmen. hele uncle iroh hiç olmamış. o ki, en önemli karakterlerden biridir.
yönetmenliğini m.night shyamalan denen hintliye verdiler, adamın filmografisi iyi değil, işe yarar bir tek 6. his vardı, onun da sonunu bilirsen bir işe yaramıyor. bütün filmlerinin görüntü kalitesi berbat, umarım mundar etmez filmi.
ama zuko için dev patel'i seçmesi büyük hata. adamın zukoyla alakası yok. sıf milliyetçilik olsun diye hintli seçmiş resmen. hele uncle iroh hiç olmamış. o ki, en önemli karakterlerden biridir.
m.night shyamalan yeryüzünde, böyle bir hikayeyi, bu kadar çok tutmuş bir çizgi hikayeyi, batırabilecek, rezil edebilecek, mundar edebilecek tek insandır.
kişilerin tiplerine bakarak, uluslara haritada bir yer belirleyecek olursak; ateş ulusu ortadoğu, toprak kabilesi asya, su kabileleri avrupa, hava kırallığı da rüşvetçi amcaya dayanarak paragöz amerika diyebiliriz. ortadoğuyu tu kaka yapmasalar şaşardım!
156484 tane hareket çekipte elementlerin küçücük kıpırdaması da kötü olmuş.
biz avatarı eng diye sevdik ann diye değil.
3d'si iyi değildi. hatta çok kötüydü...
çok fazla aksiyon yoktu.
koca sezonu 103 dakkkaya sığdırdıklarından ayrıntılara takılmamışlar yaparken.
küçük velet beklediğimden daha iyi oyuncu çıktı ama katara tam bi maldı. meditasyon yapmaya çalışan ang'a arkadan bu günün geleceğini biliyodum diye saçma sapan cümleler falan kurdu, arkamızda oturan bi elemanda 'bi sus gız yeter' dedi. iyi dedi...
film müzikleri fena değildi...
özet geçmek gerekirse okumaya üşenen piçler için, verilen paraya değmeyen çizgi versiyonun 15 kat daha iyi olduğu ama yinede izlenebilir bi film olmuş.
güzel ve izlenilesi filmi 3d olarak izlememenizi tavsiye ederim. 3 boyutlu yapayım derken içine sıçmışlar filmin, yinede her türlü koşulda izlenmesi gereken filmin 2 ve 3 ü bekliyoruz..
eğer siz de benim gibi avatarın tüm çizgi film bölümlerini izlemiş bir avatar hayranı iseniz, bu film sizi elbette hayal kırıklığına uğratacaktır. ocak ayında filmin çıkacağını öğrendiğimizden beri kardeşimle heyecan içinde beklerken filmde tophun olmadığını öğrenmek bizi üzdü, yani film birinci kitap:su elementini içeriyor. her neyse paraya kıyıp öngösterim biletleri alındı heyecanla 3d gözlükler takıldı fakat hayır çizgi film versiyonu bin basar filme. öncelikle sokkanın ve prens zukonun amcasının çizgi filmdeki gibi sizi güldüreceğini sanıyorsanız çok yanılıyorsunuz. prens zukonun amcası iroh çok fit herifti filmde ve çay kelimesini sadece bir kere duydum. sokka'yı alacakaranlıktaki vampir jasper oynuyor, harbiden çok yakışıklı herif, prenses yue nun ölümünde gözyaşlarımı tutamadım, avatar hayranı iseniz yine de görün filmi derim.
bu filmde çizgi filmdeki haline benzeyen iki karakter var: avatar(ki ben de saçımı kazıtıp bi dövme yaptırsam olurum avatar) ve ay kızı(çizgi filmindeki kadar güzel ve masum). ha bir de mavi ruh maskesi aynı olmuş.* filmdeki diğer karakterleri ise şöyle düşünün: beyaz insanlar esmer, esmer olanlar beyaz. bu genellememe bir tek iroh amca uymuyor, onu da almışlar lord aragorn yapmışlar aq. ateş kralına da öyle bir kostüm giydirmişler ki sanırsın roma imparatoru. sokka tipsiz, zuko yakışıklı iken filmde tam tersi bir durum söz konusu.bir de filmin sonunda azula'yı görme şansına erişiyoruz ama ben böyle şansın içine ederim arkadaş. benim güzel ve olgun azula'm gitmiş yerine ucube bi kız koymuşlar. o da bardağı taşıran son damla oldu zaten.
filmin içeriğine gelirsek:
-en başta 3d olayı baya kullanılmış ama sonra gözünüze çarpan tek kare bile olmuyor.
-tahmin edersiniz ki bir film uzunluğuna bir sezon dizi sığdırmak mümkün değil. bunu zaten kabul ederek gitmiştim fakat işlenen bölümlerde hiç bir olayın sebebi bizim çizgi filmde izlediğimiz gibi değil. yani ortada sadece bükme fikri var, olaylar ise yarı yarıya baştan yazılmış.
-filmde, ruhlar aleminde avatar roku yerine aang ile bir ejderha konuşuyor. söylediği şeyler de hiç ilham verici değil, şunu yap bunu yap şeklinde.
- aang'in o neşeli ve hareketli halini unutun, film boyunca aang'i canlandıran velet, köfte dudaklarını büküyor sadece.(veledin hakkını vermem lazım yaşına göre iyi oynamış, suç onda değil)
-ufak bir bükme için karakterler 365 tane hareket yapıyor. bu da aksiyon sahnelerinin çok sıkıcı ve yavaş olmasına neden olmuş.
-kuzey su ülkesinde savaşırken aang'in avatar haline geçip su yaratığı olmasını unutun. lan elinizde o kadar teknoloji var birinci sezonun en görkemli sahnesini yapmamışsınız allah sizi kahretsin.
-avatar kimseyi incitemez ve aile kuramaz diye götlerinden iki tane kural uydurmuşlar. aang'in tapınaktan kaçmasını buna bağlıyorlar. kimseyi incitemez kuralından dolayı da kuzey su ülkesinde savaş halindeyken öldürdüğü generali , filmde başkalarına öldürtüyorlar.
tekrar söylüyorum. gitmeyin! ama siz yine de merak edip gideceksiniz. o zaman müstahaktır size bunlar.*
son olarak: eğer ikinci filme ilk filmin yarısı kadar adam giderse, saçımı kazıtıp "ben aangım valeeee" diyip ortalıkta koşturmazsam, bak hava büküyorum diye milletin kulağına üflemez, su büküyorum diye kafalarından aşağı su dökmez, toprak büküyorum diye kafalarına taş atmaz ve ateş büküyorum diye pantolonlarını yakmazsam bana da insane demesinler.
3 boyut falan hakgetire. bu 3 boyut işi tamamen kekleme bir hadise bence. bu film tamamen çocuklar için. oğlumla gittim, eyvallah çocuk keyif aldı, hepsi güzel, şahane ama bir eksik taraf kalmış sanki hep. izlenimim bu. 10 üzerinden 6 zor veririm biz büyükler için, çocuklar için farklı olabilir. yine de keyif aldık tabi.
oyuncu seçimleriyle ilgili bir yorum yapamam ama aang'ı oynayan eleman bence cuk oturmuş.
not: appa hastasıyız gerisi hikaye baba!