tartışmasız dünyanın gelmiş geçmiş en iyi filmi.izlerken değil de özellikle filim bittikten sonra üzerinizde derin bi iz bırakıyo. kesinlikle ölmeden önce izlenmeli...
oyununda arabadan asla inemeyip, her seferinde tommy gun ile sünger edildiğim anne tabiriyle "allah baba" oyunu. tüh ya annem de sevinmişti "oğlum imana geldi islami oyunlar oynuor" diye.
bir erkek kadınlarına gereken ilgiyi ve sadakati gösteremezse, ne iş hayatında ne de günlük hayatta başarılı olabilir. aile insanın tek gerçekliğidir.
(bkz: don vito carleone)
Bonasera: I believe in America. America has made my fortune. And I raised my daughter in the American fashion. I gave her freedom, but I taught her never to dishonor her family. She found a boyfriend; not an Italian. She went to the movies with him; she stayed out late. I didn't protest. Two months ago, he took her for a drive, with another boyfriend. They made her drink whiskey. And then they tried to take advantage of her. She resisted. She kept her honor. So they beat her, like an animal. When I went to the hospital, her nose was a'broken. Her jaw was a'shattered, held together by wire. She couldn't even weep because of the pain. But I wept. Why did I weep? She was the light of my life beautiful girl. Now she will never be beautiful again. I went to the police, like a good American. These two boys were brought to trial. The judge sentenced them to three years in prison - suspended sentence. Suspended sentence! They went free that very day! I stood in the courtroom like a fool. And those two bastards, they smiled at me. Then I said to my wife, for justice, we must go to Don Corleone.
Bonasera: Amerika ya inanıyorum... amerika şansımı döndürdü.. Ve ben kızımı amerikan tarzıyla büyüttüm... ona özgürlük verdim fakat hiç bir zaman ailesinin onurunu ayaklar altına almamasını söyledim.. bir erkek arkadas buldu; italyan değil... onunla sinemalara gitti; geç vakitlere kadar dışarıda dolaştı... Tepki göstermedim...
iki ay önce, kızımı arabayla gezintiye çıkardı (sevgilisi), bir başka erkek arkadaşıyla.. kızıma viski içirdiler.. ve sonra ondan yararlanmaya kalktılar.. kızım karşı koydu.. onurunu korudu.. onu dövdüler, bir hayvvan gibi.. hastaneye gittiğimde, burnu kırılmıştı.. çenesi parçalanmış, tellerle tutturulmuştu... acıdan ağlayamıyordu bile.. ama ben ağladım... neden ağladım? o benim hayatımın ışığı güzel kızdı.. artık bir daha asla güzel olamayacaktı... iyi bir amerikalı gibi polise gittim.. o iki çocuk hakkında dava açıldı.. (burayı tam çeviremedim) yargıç onlara 3 yıl hapis cezası verdi.. duraksayarak... Duraksayarak... Bu kadar zamanda serbest kaldılar... mahkeme salonunda bir aptal gibi kaldım.. ve o iki piç... bana bakıp gülümsediler... BENDE KARIMA DEDiM Ki, ADALET iÇiN, DON CORLEONE YE GiTMELiYiZ....
Francis Ford Coppola nın ilk filmidir. üçlemeyle ilgili ise al pacino şöyle bir yorumu vardır :
ilk film harikaydı, ikincisi hataydı, üçüncüsü hiç çekilmemeliydi.
ayrıca bahsi geçen aile gerçek hayatta içlerine bir fbi ajanı sızdırılmasıyla çökertilmiştir.
üçlemeyi peşpeşe izleme gafletine düştükten soora, gözlerimin ekrana şaşı baktığını farkettiğim, her güzel şeyin kısa sürdüğünü yalanlayan film. en iisi üçüncüsüydü bence kimse katılmasa da, o nasıl ölmektir heyy gidinin al pacino.