the godfather

entry689 galeri94 video6 ses1
    89.
  1. francis ford copolla`ya minnettarlığımı sunduğum dünyaya asla kaybolmayacak bir tarihi eser yarattığı için. çekimler öncesi kast belirlenirken kimler gelmiş kimler geçmiş jack nicolhson, harisson ford, slvwester stallone dustin hoffman vs. sonuçta marlon brandoyla kafadan işi bitirmişlerdir. capolla micheal rolüne al pacinoyu düşünmesi başta set ekibi ve film şirketi tarafından şiddetle karşı çıkılmış ondan daha popüler adamlar var bu herif de kim işi sağlama alalım tarzı nasihatlara kulak tıkayıp ya bu rolü al pacino oynar yada filmi çekmem diyerek kestirip atmıştır.

    cast tamamlanıp deneme çekimleri başlayınca al pacinoya olan hazımsızlık üst düzeye çıkmış, sürekli dalga geçmeler ve küçük görmeler sonunda pacinonun canına tak eder ve capollaya giderek işi bırakıyorum onlar benden film yıldızlığı istiyor oysa ben sadece oyuncuyum demiş. capolla bu kararından vazgeçirmek için pacinoya saatlerce dil döküp anca ikna edebilmiştir.

    bu ayrıntı bence çok önemlidir. o yıllarda bu filmde oynayabilmek için o zamanın yıldızları ve yeni yetme oyuncuları adeta capollayı hediyeye boğup kapısında yatmışlardır günlerce. ve sonunda sinema tarihinin kanımca yurttaş kane den sonra en baba filmi yayınlanmış insanlar salonlarda saatlerce alkış yağmuruna tutmuşlardır.

    (bkz: alpacino)
    (bkz: marlon brando)
    (bkz: robert duval)
    (bkz: john cazale)
    (bkz: robert de niro)
    1 ...
  2. 88.
  3. Al pacinoyu unlu yapan , robert de niro yu hollywood'a tanitan , her bolumu 3 saat suren ve uc bolumunu de Lise 2'de bir cumartesi gunu izledigim , cok etkileyici ve " bas yapit " denilebilecek harika filmin adi ..Ayrica bu filme ilham kaynagi olan kitap ta harikadir ..Tek solukta bitirilecek romanlardandir..Ilk once romani okunup sonra filmi izlenirse Dadindan yinmez..Filmi izledikten sonra anlayacaksinizdir ki Polat Alemdar bu filmi cok izlemis ..
    1 ...
  4. 87.
  5. --spoiler--
    I spent my whole life trying not to be careless. Women and children can be careless. But not men.
    --spoiler--

    gibi muhteşem bir repliği bünyesinde barındıran film ötesi...
    2 ...
  6. 86.
  7. müziğiyle insanı triplerden triplere sokan film.

    misal bi kebapçıdayım ve lahmacun yiyorum. neden? çünkü param lahmacuna yetiyor. yanında ayran bile yok. ezik ötesiyim yani. garson höt dese al sana got demem yakındır. o sırada bu acayip müzik çalmaya başlıyor. önümdeki lahmacun artık lahmacun değil. en pahalısından bi italyan yemeği. ortamda loş bi ışık var. bush'da bile olmayan bi özgüven var artık bende. garson tuzu geciktirse çatalı böğrüne saplayıp hiçbir şey olmamış gibi yemeğime devam edebilirim. o derece yani... müzik bitiyor ve her şey eskiye dönüyor...
    4 ...
  8. 85.
  9. asli konusu vatikanın ticaret ve siyaset alanlarındaki nüfuzunun hicvedilmesi olan film.
    1 ...
  10. 84.
  11. Mario Puzo'nun yazdığı aynı adlı romandan uyarlanan, Francis Ford Coppola'nın yönettiği, Marlon Brando ve Al Pacino'nun başrollerini paylaştığı filmdir. Filmin hikayesi, 2. Dünya Savaşı'nın bittiği yıl olan 1945'te başlar ve 10 yıllık bir dönemi kapsar.
    Film, New York'ta yaşayan gizli bir italyan mafya ailesinin hikayesini anlatır.
    Baba filmi üç Oscar kazandı:
    En iyi Film
    En iyi Erkek Oyuncu - Marlon Brando (*)
    En iyi Uyarlama Senaryo - Francis Ford Coppola, Mario Puzo
    Film, ayrıca 8 ayrı dalda daha Oscar adayı oldu. Bunların dışında 5 Altın Küre, 1 Grammy aldı ve birçok festivalden ödülle ayrıldı.

    (*)Brando, kendisine verilen En iyi Erkek Oyuncu Oscar Ödülü'nü ABD'nin, özellikle Hollywood'un kızılderililere karşı uyguladığı ayrımcılığı gerekçe göstererek reddetti.
    2 ...
  12. 83.
  13. üç filmi aynı gün izlenmemesi tavsiye edilir.
    1 ...
  14. 82.
  15. Baba (The Godfather), Mario Puzo'nun yazdığı aynı adlı romandan uyarlanan, Francis Ford Coppola'nın yönettiği, Marlon Brando ve Al Pacino'nun başrollerini paylaştığı filmdir. Filmin hikâyesi, 2. Dünya Savaşı'nın bittiği yıl olan 1945'te başlar ve 10 yıllık bir dönemi kapsar.
    Film, New York'ta yaşayan güçlü bir italyan mafya ailesinin hikâyesini anlatır. Film gösterime girdiği andan itibaren çok ilgi görmüş, birçok kurum, enstitü ve derginin gelmiş geçmiş en iyi filmleri sıralamasında en üst sıralara yerleşmiştir. Kullanıcı oylarının baz alındığı IMDB.com'un en iyi 250 film listesinde halen 1. sıradadır.
    0 ...
  16. 81.
  17. ps2'deki oyunu bi boka benzemeyen film.
    0 ...
  18. 80.
  19. kesinlikle sinema tarihinin gelmiş geçmiş en güzel film serisidir. gerek konusuyla gerek oyuncularıyla gerek kurgusuyla 10 üzerinden 10 almaya layıktır.
    0 ...
  20. 79.
  21. marlon brando, al pacino ve andy garcia' nın baş rolünü (baba'yı) sırasıyla oynadıkları unutulmaz bir baş yapıt.
    0 ...
  22. 78.
  23. sinema eleştirmenleri tarafından her erkeğin izlemesi gereken bir film olarak tanımlanmış, efsane seri.
    0 ...
  24. 77.
  25. imdb nin halk tarafından oylanan şimdiye kadarki en iyi 250 filmi arasında 1. sıraya oturmuş filmdir.
    2.film için (bkz: the shawshank redemption).
    0 ...
  26. 76.
  27. dünyanın en iyi filmi.
    dünyanın en iyi ikinci filmi için (bkz: godfather part 2)
    1 ...
  28. 75.
  29. film müzikleri ile de olayı bitirmiş film olmuştur. ders çalışırken, uyumaya çalışırken, uyurken, koşarken, yolculuk yaparken, evlenirken dinlenilebilecek müzikler vardır ya hani, işte öyle bir soundtrack albümü vardır.
    1 ...
  30. 74.
  31. 73.
  32. avrupa yakası the godfather'dan alıntılar:

    -(kısık ses ile) ona reddedemeyeceği bir teklif sunacağım!
    +reddedemeyeceği teklif ne abi?
    -evime geldin ve bana bunu mu soruyorsun?!

    -ibibikler öttü, kuşlar ürktü, hadi dağılın!
    1 ...
  33. 72.
  34. bu film marlon brandosuyla al pacinosuyla izlenilecek, michealin her sahnesinde insana "güçlü olman gerek" dedirtecek, eğer zayıfsan yaşama şansının olmadığını hatırlatacak, aynı zamanda o harika müziğiyle size yalnızlığı ve güçsüzlüğü anımsatacak muhteşem bir mafya filmidir.
    herkesten o at sahnesini bir kez daha izleyip düşünmesini isterim.
    " hele de filmi, amerika sokaklarında üstü açık bi arabayla almaya gidip üstüne de satıcınn ne kadar çok mafya tanıdığını, silahın nasıl tutulması gerektiğini, corleone ailesi hikayesini vs. dinledikten sonra chicago gökdelenlerinden birinde izliyorsanız tadına doyum olmayacak bi film olup çıkar karşınıza"
    "kızlarda mafya filmi izleyebilir" :)
    1 ...
  35. 71.
  36. Mario Puzo'nun mükemmel zekasını ortaya koyan kitap. Filmi bire bir kitaba sadık kalarak yapılmamasına rağmen özellikle 3. seri hala sinema eleştirmenleri tarafından gelmiş geçmiş en iyi filmler sıralamasında ilk 3 de yer almaktadır.
    0 ...
  37. 70.
  38. 69.
  39. 68.
  40. Yıl 1972'dir ve sinema ortaya çıkalı tam 77 yıl geçmiştir ama sinema daha en önemli mafya filmine, aynı zamanda da en iyi diyebileceğimiz filmine kavuşmamıştır. Bizler için kadar güzel bir olaydır ki 1972 yılında bu film ortaya çıkarılır.

    Mario Puzo'nun romanından Francis Ford Coppola tarafından uyarlanan epik mafya filmi; "The Godfather". 1972 yapımı olan film, bazı sinema otoriteleri tarafından sinema tarihinin en iyi filmi olarak nitelendirilir. Benim şahsi fikrim ise en iyi film olmasa da en iyilerden olduğudur. Bu milat taşı çekildiği yılda tüm dünyadan çok ses getirmiştir. Yönetmen Coppola gibi birçok oyuncunun da kendilerini tüm kitlelere kanıtladıkları filmdir. Filmin kitaptan senaryoya haline uyarlanmasını da kitabın yazarı olan Mario Puzzo ve filmin yönetmeni Francis Ford Coppola yapar.

    Filmde zamanının yıldızı Marlon Brando, bu filmle dikkatleri üzerine toplayan Al Pacino ve şu anda ismini yazmadığım birçok harika oyuncu yer alıyor. Baştan aşağı yıldızlar geçidi. Film hem yönetim hem oynanış hem de hikaye açısından yapılabileceğin en iyisi durumunda yer alıyor. Oyuncu performansları baştan aşağı harika. Tüm bu yukarıda belirttiğim oyuncular mükemmel oynamışlar. Filmin çekimlerine başlanmadan önce oynamayı düşünmeyen ve Mario Puzo'nun ısrarı üzerine oynamayı kabul eden Marlon Brando şu ana kadar gördüğüm en iyi performanslardan birini sergilemiş. iyi ki de oynadı ve de sinemanın babası oldu. Özellikle oğlu Sonny'nin cesedinin başında durduğun sahnede öyle bir performans sergiliyor ki o da film gibi destansı. Brando o sahneyi o denli gerçekçi oynamış ki yüzündeki ifadeden bunu anlıyoruz. işte bu ünlü damar çıkartma sahnesidir. Aslında bu bile "The Godfather"ın neden sinema klasiği olduğunu açıklıyor. Ayrıca Brando'nun canlandırdığı Don Vito Corleone karakterinin sesi de rolünle harika bir uyum içindedir. Filmi izleyeceklere filmin orjinalini izlemelerini öneririm. Film, 11 dalda Oscar'a aday olurken sadece 3 dalda ödüle kavuşabildi. Bunlardan biri de Marlon Brando'ya aitti. Yalnız Brando Oscar'ın verildiği yıllarda Amerika'da yapılan kızıl dereli soykırımına karşı ödülü reddetti(Brando da bir kızıl dereli).

    Film, 40'lı ve 50'li yılların Amerika'sında gangster ailelerin yer aldığı bir dönemde geçiyor. Bu ailelerden birisi olan italyan Corleone ailesini yakın çekimden izliyoruz. Film harika bir açılışla başlar ve karşımıza Don Vito Corleone çıkar. Yardımına ihtiyacı olan bir adamla konuşur hem de kızının düğününde. Aralarında şu konuşma geçer:
    - iki ay önce kızım, sevgilisi ve diğer bir genç ile gezmeye gitmişler. Kızıma viski içirmişler ve sonra onu kullanmaya kalkmışlar. Karşı gelmiş ve şerefini korumuş. O zaman onu hayvan gibi dövmüşler. Hastaneye gittiğimde onu burnu ve çenesi kırılmış buldum. Çenesini bir arada tutabilmek için telle bağlamışlardı. Acıdan göz yaşı dahi dökemiyordu. Ama ben göz yaşı döktüm neden mi? Hayatımın ışığıydı, güzel kızdı ama artık asla güzel olamayacak. Dürüst bir Amerikalı gibi polise gittim. O iki oğlan adaletin huzuruna çıkarıldı. Hakim onları üç yıl hapise mahkum etti ama cezayı erteledi. Daha o gün serbest kaldılar. Kendimi bir budala gibi hissettim. O iki piç kurusu bana gülümsedi. O zaman karıma şöyle dedim, adalet için Don Corleone'ye gitmeliyiz.
    - Neden önce polise gittin? Neden önce bana gelmedin?
    - Benden ne istersen yaparım ama ricamı yerine getir.
    - Neymiş o?
    - Ölmelerini istiyorum.
    - Bunu yapamam. Seni yıllardır tanırım ama benden ilk defa yardım istiyorsun. En son beni ne zaman bir kahve içmeye davet ettiğini hatırlamıyorum. Karım çocuğunun vaftiz anası olduğu halde. Şimdi samimi olalım. Asla arkadaşlığımı istemedin ve bana borçlu kalmaktan korktun.
    - Başımı derde sokmak istemedim.
    - Anlıyorum. Cenneti Amerika'da buldun. iyi bir yaşamın oldu, mahkemelere ve polislere güvendin. Bana ihtiyacın yoktu. Fakat şimdi bana gelip diyorsun ki: "Don Corleone bana adalet ver." Ama bunu saygıyla rica etmiyorsun. Dostluk önermiyorsun bana "baba" demek bile aklına gelmiyor. Kızımın düğünü olduğu gün bana gelip para karşılığı cinayet işlememi istiyorsun.
    - Senden adalet istiyorum.
    - Bu adalet değil ki. Kızın hayatta.
    - O zaman onların da kızım gibi acı çekmelerini sağla. Sana ne kadar ödeyeyim?
    - Bonasera, Bonasera. Bana bu kadar saygısızca davranmana sebep olacak ne yaptım? Eğer bana dostça gelseydin, kızını mahveden o pislik daha bugünden acı çekiyor olacaktı. Senin gibi dürüst bir adamın düşmanlarını ben de düşman belleyecektim. Ve o zaman, senden korkacaklardı.
    - Dostum olur musun? Baba?
    - Güzel. Bir gün ki o gün asla gelmeyebilir, senden bir hizmet isteyeceğim. Fakat o gün gelene kadar kızımın düğünü dolayısıyla bunu hediye olarak kabul et.

    Bu sahneden sonra film izleyiciyi oturduğu yere çiviler. Aslında bu sahnede anlaşılmıştır ne denli bir film izleneceği. Film diğer gangster filmlerinde olduğu gibi çatışmalar ve şiddet üzerine kurulmuş bir film değil. Aslında tam bir aile dramı. Filmin tamamına harika replikler hakimdir. Bunlardan en ünlülerinde biri ise "Ona reddetemeyeceği bir teklif yapacağım."Öncesinde ailenin avukatı Tom Hagen yönetmene şunları söyler: "Bu Vito Corleone'nin teklifidir ve o bir teklifi reddedildiğinde asla ikinci bir teklifte bulunmaz."

    Film; Amerikan rüyası, adalet, dönemin toplumu ve aile yapısı gibi sosyal eleştirilerde de bulunur. Ekonomik amaçlı bir filmin bu denli beğenileceği -ta ki sadece beğenilmekle de kalmadı bir efsaneye dönüştü- tahmin edilemeyecek bir husus. Filmin o unutulmaz müziği de en az film kadar üne sahip oldu. Halen dinlediğim dinlerken bana harika duygulara yükleyen muazzam bir parçadır. Halen izlemeyen varsa kesinlikle izlemelerini öneririm ve otoritelerin söylemiş olduğu bir sözle yazımı bitireyim: "Eğer 'Godfather'ı izlemediyseniz sinema hakkında hiç bir şey bilmiyorsunuz demektir."
    2 ...
  41. 67.
  42. sinema tarihinin başyapıtı,en iyi on mafya filminden en iyisi tabiki the godfather serisi.özellikle 2.filmi daha oturmuş buldum,ilk film tanıtım tarzı olmuş fakat ikinci filmde michael carleone roluyle al pacino insanda tuhaf duygular uyandırmıştır.al pacinoya saygı duymamak elde değil.son filmde ise sanki ilk filmde verilmesi gereken bölümler verilmiştir.örneğin vito carleone'nin küçüklüğü ve gençliği ilk filmde olsaydı tadından yenmezdi.son filme koymaları sanki devam filmi çekilmeyecekte bu zoraki bir film oldu anlamında olmuştur.bunun yanındada ailenin yaşlanmış halli bölümleri iyidir.böyle bir başyapıtı eleştirmek tabiki haddim değil fakat bir iki eksik nokta olduğunu yada atlanmış olduğunu düşünüyorum,seri mükemmel fakat sanki bölümlerin yeri karıştırılmış.herkesin benim gibi bir günde oturup 3 cd'yi izlemesi gerekirki dediğim tam anlaşılsın...
    2 ...
  43. 66.
  44. 65.
  45. Serinin ilk iki filmli bir çok otorite tarafından dünyanın en iyi ilk on filmi arasında gösterilmiştir. Filmde bazı ilginç detaylar vardır. Fimin çekim aşamasında italyan ve Amerika'daki italyan asıllı mafya ailelerinden teknik bilgiler alınmıştır fakat karşılığında filmde hiç bir zaman, mafya, çete vs gibi sözcükler kullanılmamış, onun yerine 'aile' sözcüğü tercih edilmiştir(Tek bir yerde, mahkeme sahnesinde Michael Corleone yagılanırken mafya sözcüğü kullanılmıştır). Film replikleriyle müzikleriyle efsane haline gelmiştir. Filmin orjinal müziği bir Sicilya ezgisidir, fakat müzisyen Nina Rota tarafından yeniden düzenlenmiştir. Mafyayla ilgili eski Türk filmlerinde de bu müziğin kullanıldığına çok sık rastlarız.
    Serinin üçüncü filmi diğer ilk ikisinin yanında sönük kalsa da, değindiği konu itibariyle ilgi çekicidir. Katolik kilisesinin yaptığı pis işleri ortaya çıkarmıştır, papa suikastine değişik bir yorum getirmiştir.
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük