yabancı korku kültünün bende hiç karşılığı yok. Hıristiyan menşeili korku filmlerindeki korku ögeleri zaten bize yabancı. Misal, Adam palyaçoyu korku unsuru olarak veriyor, bizde yok karşılığı. Kilise, papaz, kutsal su falan hepten tırı vırı. dracula diye ortaya attıkları transilvanya korku efsanesi osmanlı’nın kökünü kazıdığı kazıklı voyvoda. (Gerçi onun babasının adıdır kont drakul)
Uzak Doğu korku ögeleri de genelde lanetlenmiş çocuklardan oluşuyor. iki dirhem bir çekirdek giyinmiş kız/erkek çocuğu tavanda yürüyor. Olm bizim eski mahallede komşunun oğlu kirişe tırmanıp yapıyordu onu. Bana hiç korkunç gelmiyor bunlar.
kült toplumdan topluma değiştiğinden bize bi yapay geliyor. aşırı gerilimli yükselen fon müziği, patlayan ses ve görseller olursa eh işte.
Ecnebinin exorcist/devil falan dediği Bizde cin musallatı, terk edilmiş cinli köy gibi hikayeler.
Bir dönem inci’de elemanın birinin yazdığı böyle bir hikaye vardı. Hayatımda okuduğum en gerilimli hikayeydi amk. Hatta sonra onun hikayeyi çalıp film yaptılar. (Gerçi izleyenler pek beğenmemişti)
exorcist falan gitmiyor bizde. Kilisede yürüyen kız figürü! Bizim için kilise exorcistten daha olumsuz bir imge. Olmaz yani.
Angela ile Katherine sınıf arkadaşıdır. Bir gün beraber ormana gidip kaybolurlar. 3 gün sonra bir çiftlikte yara bere içinde bulunurlar. Ancak onlara ormanda bir şeytani varlık musallat olmuştur. Kötü varlıktan haberi olmayan aileleri yaşanan birtakım tuhaf doğaüstü olaylar neticesinde şeytan çıkarma ayini yapmaya karar verirler. Sonrası klasik şeyler. Sonu hariç...