hayatimda izledigim en iyi filmlerdendir ayrica soundtrackida efsanedir ben tabikide Richard Ayoade nin cektigi 2013 yapimi olanini izledim. imdb de aldigi 6.6 puani kesinlikle haketmiyor 8.5 un altinda olmamasi lazim bence. pek bilinmemesi yani underrated olmasida ayri uzucu izleyin kesinlikle pisman olmazsiniz.
** 2013 yapımı, yönetmenliğini richard ayaode nin yaptığı bir uyarlama.
jesse eisenberg ve mia wasikowska nın başrollerini paylaştığı film, etkileyici ve klostrofobik atmosferi ile monoton bir yaşamın çıkılmazlığında hapsolmuş bir gencin, alt bilincinin yansıması ile karşılaşmasıyla hayatının değişmesinin öyküsü.
retro teknoloji içerisinde, bürokrasinin ağır işleyen mekanizması ve monoton yaşamların teokratik rejimdeki yerlerine göndermeleri ile, kaotik ve psikotik ruhların ortamında kalan yaşamlara bir bakış denebilir.
aynı zamanda ilişkiler içerisinde, tutku ile fütursuzluğu karşılaştıran ve kadınların tercihini sorgulaması manidar.
akış olarak durağan ama plan geçişlerindeki dinamik sizi psikolojik olarak ele geçiriyor. içinden çıkılmaz diye düşündüğünüz bir hayatın içine sokarak sizi dahil ediyor.
planlar atmosfer ve oyunculuk açısından çok başarılı bir yapım.
Görselliği ile Delicatessenve Forbrydelsens elementin arasında bir yerde kalan, konusu itibariyle ise Polanskinin Le locataireini anımsatan The Double, devrim niteliğinde bir film olmasa da son dönemde sinemanın tek tipleşmiş anlatı kurallarını reddeden özgün bir eser. Bir Dostoyevski kitabının steampunkögelerle çiftleştirilmesinden nasıl bir sonuç çıkacağını merak eden herkesin ilgisini çekeceğiyse muhakkak!
richard gere ve topher grace'in başrollerde oynadığı bir ajan filmi.
iki taraflı oynayan ajan filmlerinden ekstra bir şey yok. ama film boyunca sıkıldığım da söylenemez.
--spoiler-- richard gere'in performansı iyiydi. özellikle i am cassius dediği sahnedeki sırıtması harikaydı. odette annable şekil olsun diye filmdeydi. eğer onun için izlemeye gidecek varsa hiç gitmesin.
filmin genelinde müzikler iyiydi. lakin sonlarına doğru saçma sapan bir müzik çalmaya başlıyor. sanırım yönetmen film boyunca gerdik finalde bomba beklemesinler diye böyle bir taktik uyguladı. çünkü sonu öyle ahım şahım değil.
filmden çıkaracağımız sonuç "amerika'da çok fazla ajan varmış, her an her yerde karşımıza çıkabilirlermiş".
ha bir de topher grace filmde babası türkiye'de ateşelik yapmış ve amerikaya göç etmiş harward mezunu fbi ajanını oynuyor.
--spoiler--
ben başka bir filmin seansı olmadığı için zoraki olarak bu filmi seçtim biraz ama paramın hakkını verdi diyebilirim. yine de immortals'a yetişebilsem iyi olacaktı.
