the doors

entry132 galeri17 video1
    26.
  1. süper $arkılar ortaya çıkarmı$ grup... birisi gelse hani dese ki "rock nedir?"... "yok elektro gitar ile çalınan, bas gitarla desteklenen, davulun yardımıyla gerçekle$tirilen..." gibi bi açıklama yapmaya çalı$mam. "al lan bunu dinle rock ne gör" derim. anlar o da.
    2 ...
  2. 27.
  3. 28.
  4. eskişehir' de bulunan gösterişli ancak kalitesi vasat olan gece klübü.
    0 ...
  5. 29.
  6. kendileri 65'te kurulmuştur. 71'de de jim morrison'in ölümüyle grup dağılmıştır. pek şahane bir saykodelik gruptur. şimdi psychodelic rock tarihi dediğimiz şeye the doors diye anılan bu grubu katmadan bakmak, olsa olsa cahillik, bir tür pespayeliktir. o bakımdan;

    doors 4 kişiden oluşan bir gruptur. sırtlayıcı elemanları klavyedeki ray manzarek ile vokalist olan efsanevi zat, jim morrison dir. bunun dışında gitarda robbie krieger ve davulda john densmore vardır. gerçi her ikisi de grubun jim ve ray'e göre silik kalan adamlarıdır.

    her neyse işte, jim morrison ile ray manzarek kaliforniya üniversitesinde sinema okuyarak ortamdan ortama dolaşırken, bir gün jim moonlight drive diye güzelim parçayı alır ray'e okur, bu şarkının okunması da grubun kurulmasına vesile olmasının yanında kısacık bir vakitte, harikalar yaratan grubun başlangıcıdır.[hemen not geçeyim, jim morrison diğer efsanevi grupların vokalistlerine benzemiyor, liseyi dereceyle bitiren bi herif, sinema bölümünü de "zaten kimse orayı seçmiyordu, kimse seçmediği için de deneyeyim dedim" diye açıklıyor.]

    morrison: grubun yükselmesini sağlayan baş aktördür. seksapelitesi yüksek bu adamın, ozan yönü bayağı ağır basar, ve dikkat ettiğinizde grubun tüm albümlerinde bir felsefe, böyle bir hava sezinlersiniz. hatta kendisinin "an american prayer" diye çok anlamlı bir şiir albümü vardır. gayet cazibelidir, hiççidir(nietzsche sağolsun), kertenkele kralıdır, her şeyi yapar. hatta hatırladığım kadarıyla çıktıkları ilk televizyon kanalını kapattırmışlardır, sahnede mastürbasyon yaptığı bile söylenegelmektedir bu kralın.

    manzarek: klavyecidir. basçıdır. bazen klavyeci, bazen bas çalar. hatta bazen ikisini de aynı anda çalar. bi eliyle bas rifflerini kaçırmazken, klavyede ise solo atabilir. böyle bir adamdır. bazılarının söylediğine göre grubun lideri konumundadır. bazen lead vokal e geçer. ne diyeyim, hayvandır.

    krieger: blues gitaristidir. kendine has bi tarzı vardır. hakikaten öyle, solo albümleri gayet başarılıdır. gariptir. fakat diğerlerine[ray ve jim] göre daha siliktir.

    densmore: cazci davulcudur. çoğu şarkıda ritm unsurunu belirleyen bir basın olmadığı için zorlandığı söylenmektedir. ayrıca vefalıdır. krieger ile manzarek jim öldükten sonra buna "gel boşver şimdi, birini bulup gene kuralım doors'u" diyince hayır demiştir. sonra dava filan açmış, ismin kullanılmasının yasaklanmasına filan vesile olmuştur. vefalıdır.

    işte böyle, uçuş ihtimali yüksek, halisünatif bi gruptur. bilinenle bilinmeyen arasındaki kapıdır. poetic rock'ın babasıdırlar.(aha yeni bir tür ürettim. poetic rock, oldu be)
    6 ...
  7. 30.
  8. 68 kuşağının en önemli gruplarından olup, çalkantılı bir şelikde sahnelerden uzaklaşıp dağılmışlardır. rock soundunda protest müzik esintileri içinde huşu edilecek şrkıların sahibidirler.
    1 ...
  9. 31.
  10. sizlerle bir anımı paylaşma isteğime neden olan grup.

    yıllar önce bir kız arkadaşımın odasında her ailenin şiddetle tepki göstereceği birşeyler yapmaktaydık. * bu eylemi gerçekleştirirkende doğal olarak doors dinlemekteydik. aniden, duman altı olan odaya kız arkadaşımın annesi girdi. önce havayı kokladı, bir yandan da müziği dinlemekteydi. çok korktuk. kadın bir pamuğu bile taşa dönüştürebilecek bakışlar attı bize ve "beyaz adamın yaptığı blues bu kadar olur." dedikten sonra kapıyı kapatıp gitti. o an bana çok önemli bir an gibi gelmişti. acaba kadın ne dinliyordu? bu sorunun cevabı hâlâ içimde ukte olarak durmaktadır.
    4 ...
  11. 32.
  12. hayatımın tam ortasına yerleştirdiğim gruptur.
    2 ...
  13. 33.
  14. pek ünlü olan 27 yasinda olen unluler kervanına sağlam bir isim hediye etmiş olan grup. solisti jim morisson tam bu yaşta hayata veda etmiştir. bu açıdan bakılacak olursa grup, en iyi vokallerden birine sahiptir. zaten jim* öldükten sonraki çıkarttıkları albümler beklenildiği üzere eskinin tadını vermemiştir, o ayrı.
    müziklerinde klavyenin yeri de oldukça mühimdir. ürettikleri eserler güzel klavye soloları barındırır. bu açıdan tabi buradan ray manzarek üstadımıza da selam ediyoruz. zaten grup daha çok bu iki isim üzerine yoğunlaşmıştır. yani jim ve ray. lakin bir bütün olarak bakacak olursak bir zamanlara damgasını vurmuş iyi bir gruptur.
    0 ...
  15. 34.
  16. klasik müzikte, rachmaninoff, shostakovich, stravinsky nasıl, ancak caza yakınlık olarak adlandırılabilecek fakat yine de tam açıklanamayacak farklılıklarıyla ayrı bir yere sahipse, rock müzikte de the doors bu farklılığa sahiptir. rock tarihinden bahsedilirken, farklı meşhur rock dallarının (hard rock, metal, vb.), ve başka efsanelerin (pink floyd, deep purple, led zeppelin) etkisiyle adından pek de bahsedilmemiş, fakat ciddi anlamda kendi stillerini yaratmış bir müzik grubudur. hiç tartışmasız ki, pink floyd, deep purple, led zeppelin, (ve hatta beatles da bu gruba dahil edilmelidir) dünya müziği üzerinde tarifsiz büyüklükte bir etki yaratmıştır. fakat doors müziğinin de geri planda tutulması mantıklı değildir. örneğin sadece türk rock'unun tarihine bakıldığında bile, bu grubun çok muazzam bir etkisi görülebilir. erkin koray müziği üzerindeki doğrudan etkisi senden ayrı şarkısında tartışmasız fark edilebilir. cem karaca ve barış manço üzerinde de etkisi vardır. bunların yanısıra, rock müzikte bugün belki de progressive olarak adlandırılabilecek bir çığıra yaklaşmış, dünya müziğini de bu yönde etkilemişlerdir.
    1 ...
  17. 35.
  18. 67 - the doors
    67 - strange days
    68 - waiting for the sun
    69 - the soft parade
    70 - morrison hotel
    71 - l.a. woman

    gece gece (zaman, mekan ve halet-i ruhiye fark etmeksizin) gayet iyi giden..
    2 ...
  19. 36.
  20. internet sitelerinde dolanan psikopat oyunlardan birisi daha. birsürü kapının gizemini çözmeye çalışıyorsunuz falan...
    1 ...
  21. 37.
  22. özellikle L.A Woman,riders on the storm,light my fire,the end,people are strange gibi şarkıları dinlenilmesi gereken gruptur.grubun solistinin tam adı James Douglas Morrison'dur.Grup 1965 yılında kurulup,1971 yılında Jim morrison'un pariste ölümü ile dagılmıstır.günümüzde cok sadık dinleyicileri vardır.
    0 ...
  23. 38.
  24. val kilmer'ın birebir jim morrisona benzediği oliver stone yapımı müthiş bir biyografi filmi.
    0 ...
  25. 39.
  26. bundan 2 ay evveline kadar sadece adların bildiğim, son iki aydır aralıksız bütün şarkılarını hiç sıkılmadan dinlediğim grup. hala kendimi inandıramıyorum, günümüzden neredeyse 40 yıl önce böyle şarkılar, böyle sözler nasıl yazılır, insanı dış dünyadan koparan, bir anda ruh halini değiştiren müzikler nasıl yapılır ve o nasıl bir vokaldir öyle?

    not: ilk cümledeki rakamla yazılan ikinin, the doors dinlemeye başladığımı anlattığım virgülden sonraki kısımda yazıyla ikiye dönüşmesi bir değişim ifadesidir. yazar burda algı kapılarını zorlamayı zorlamaktadır.*
    0 ...
  27. 40.
  28. diskografisi şöyle olan enfes grup:

    albümler

    the doors - ocak 1966-67
    strange days - ekim 1967
    waiting for the sun - 1968
    the soft parade - 1969
    morrison hotel - 1970
    l.a. woman - nisan 1971
    other voices - ekim 1971
    full circle - 1972
    american prayer - 1978
    the doors - 1991
    in concert - 1991
    kutu seti - 1997
    bright midnight: live in america - 2002
    live in hollywood - 2002
    legacy: the absolute best - ağustos 2003

    45likler

    break on through (to the other side), ocak 1967
    ''light my fire'', nisan 1967
    ''people are strange'', eylül 1967
    ''love me two times'', kasım 1967
    ''the unknown soldier'', mart 1968
    ''hello i love you'', haziran 1968
    ''touch me'', aralık 1968
    ''wishful sinful'', mart 1969
    ''tell all the people'', mayıs 1969
    ''running blue'', ağustos 1969
    ''you make me real / ''roadhouse blues'', mayıs 1970
    ''love her madly'', mayıs 1971
    ''riders on the storm'', haziran 1971
    ''tightrope ride'', kasım 1971
    ''ships with sails'', ocak 1972
    ''get up and dance'', temmuz 1972
    ''the mosquito'', ağustos 1972
    ''the piano bird'', kasım 1972
    0 ...
  29. 41.
  30. yeni izleme fırsatı bulduğum filmde val kilmer birebir jim morrison olmuş. adam ne kadar çalıştıysa artık, jim morrison'un kendine özgü telefuzlarını bile aynen yapmakta. pam ve jim'in aşkları, şarkıların yazılma şekli çok iyi anlatılmış ve bu şarkıların filme yansıtılırken çok iyi kurgulanmış. başyapıt olmasada the doors severlerin kaçırmaması gerekir diye düşünüyorum. eğer "Live In Europe 1968" dvdsine sahipseniz, önce dvdyi izleyip sonra filmi izlerseniz tanıdından yenmez.

    --spoiler--

    filmde çok sevdiğim iki sahne var. cidden filmi, daha doğrusu the doors'un yaşam tarzını, 68 kuşağını unutmamı engelliyor.

    birincisi new haven konserinde, jim morrisonun sahneye girişi, yukarıda bahsettiğim kendine özgü telefuzu ile o'ları uzatarak arda arda "allright...okay...allright" şeklinde çığlıkları ile başlayıp tutuklandığı sahne. baştan sona mükemmel.

    ikincisi ise, pam ile jim'in evlerindeki partide kavga edip, önce pam'in jim'e, sonra jim'in pam'a bıçak çektiği, jim'in ördek üzerinde tepindiği, sonra birbirlerine ağlayarak sarıldıkları sahne, bu esnada arkada çalan love me two times...ancak bu kadar güzel olabilirdi. hem sevmek, hem nefret etmek, aşkta savaş ancak bu şekilde anlatılırdı.

    --spoiler--
    3 ...
  31. 42.
  32. come on baby light my fire fireeeeeeeeeeeeeee tüm parçalarını söylerken delicesine haz aldıgım efsanevi grup.
    2 ...
  33. 43.
  34. this is the end
    beautiful friend...

    (bkz: psychedelic)
    2 ...
  35. 44.
  36. hayatın bir çok farklı döneminde farkedilmiş, hissedilmiş gerçeklerin hepsini şarkılara yansıtmayı başarabilmiş süper-insanlardan oluşan grup. müzikleri bittiğinde karanlığa sürükler.
    0 ...
  37. 45.
  38. nefret ettiğim kişi haşmet babaoğlu bile hayrandır.bu bile beni the doors'tan soğutamamıştır.american rock gruplarının öncülerindendir.davulda ve klavyede jazz ritimleri kullanıp ayrı bir haz katarlar şarkılarına.jim morrisson'un tarzı grubu üst seviyeye tasımış,seksi ve çılgın tavırları hayran kitlesinin artmasına büyük etki yapmıştır.
    0 ...
  39. 46.
  40. 5 yıl süren kısa müzik dönemlerinde, muhteşem ve olabildiğince psychedelic şarkılara imza atmış rock topluluğu. özellikle ilk albümleri şiddetle tavsiye edilir.
    0 ...
  41. 47.
  42. 48.
  43. sadece 5 yılda efsane olabilen tek rock grubu. *
    0 ...
  44. 49.
  45. kesinlikle zamanla sevilebilecek, önce iyi bir sindirilmesi gereken bir gruptur. en iyi albümleri kanımca strange days'tir.
    0 ...
  46. 50.
  47. light my fire şarkısındaki klavye sololarıyla içimi bayım bayım bayan grup. jim morrison un şaibeli ölümünden sonra efsaneleri ikiye katlanmıştır.
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük