the day after tomorrow

    2.
  1. konusu küresel ısınma olan, ilk yarısı belgesel havasında, ikinci yarısı biraz aksiyon serpiştirilmiş, 2004 yapımı Roland Emmerich 'in yazıp yönettiği film.

    dünyanın aşırı soğuması ile, ısıtıcı sistemi çalıştıracak yakıtları kalmayan bilim adamları ellerindeki scoch 'u oda sıcaklığını arttırmak için kullanmaya kıyamaz; zaten değişen bir şey olmayacağının da farkındadırlar. herkes kadehini tek tek havaya kaldırıp "oğluma" "sevgili karıma" gibi göndermeler ile şerefe derken "to manchester united" diyen adam gülmekten yarar.
    4 ...
  2. 28.
  3. Roland Emmerich filmleri görselleri açısından izlenebilir oluyorlar. Ancak öyle basit hataları barındırıyor ki filmlerini komik duruma düşürüyor bu adam. Sokakta arkadaşları ''Hehe ulan Emmerich dondan kaçan adamlar mı olur la ahah'' diye dalga geçebilirler, buna alınmamalı yönetmen. Ama hakkı da yeniyor ayrıca. Oscar tarafından. Sadece reklam için yapılan ve propaganda ögeleri olan bir yarışma. Zerre takmam, ama yediremiyorum. Yahu en azından şu filme görsel efekt ödülü verilir. Eğer kıyamet haberlerinde bu filmden alıntılar varsa o iş olmuştur arkadaş (Görsel açıdan). Kesinlikle olağanüstü bir görsellik barındırdığına inanıyorum bu filmin.

    Sci-fi türünde ya da aksiyon izlerken mantık aranmamalı deriz her zaman ki doğrudur. Zaten bunlar mantık dışı şeyleri barındırırlar. Ancak filmde olanlar mantık hatası değil. Tamamen absürdlük ve komiklik.. Şimdi bunları sıralayalım da ondan sonra birileri 'mantık arama yahu' demesin.

    --spoiler--

    • Kütüphane'de kalıyorlar. Birşeyler yakmak istiyorlar. Masalar, sandalyeler ve daha birçok eşya varken onlar kitap yakıyorlar. Kitap geyikleri dönüyor.. Maksat kütüphanede olduklarını belirtmek. Kütüphanede kitap yakılır ulan! gibisinden. Striptiz kulübünde kalsalardı kadınları yakarlardı bunlar..
    • Don olayı. Bu olay o kadar komik don yavaş yavaş ilerliyor ve insanlar bundan kaçıyorlar. Çünkü donan yerler -150 derece seyrediyor, arkadaşların bulundukları yer ise -5 seyrediyor. Üstelik donun yüzüne kapıyı kapatıyorlar. Donun oraya girmesine izin yok efendim.
    • Gökdelenlerin yarısı kadar olan dalgalar bütünü Manhattan'nın ortasına gemi gelmesine izin vermişler. O gemi dalgalardan sağ sağlim kurtulmuş ve şehrin ortasına harika şekilde kuruluyor. Neden yapılıyor? Çünkü Sam'in kız arkadaşı ölecek, orada ilaç var. Adamlar penisilin için koca gemiyi böyle bir saçmalıkla getirmeye utanmıyorlar. Üstelik kurtlarla savaşıyorlar. O kadar soğukta onlara nasıl birşey olmadı?
    • Filmin en sonundayız. Bakıyoruz da gökdelenlerin üzerine helikopterler iniyor.. Kurtulan baya insan var. Onlar orada nasıl kalabildiler?
    • Sadece Amerika var filmde. Tüm Kuzey Yarımküre bu iklime maruz kalıyor. Ancak onlar sadece Amerika'ya odaklanmışlar. Oysa diğer şehirlerden de birşeyler alınabilirdi.

    --spoiler--

    Komikleri en yukarıdan aşağı doğru derecendirdim ve öyle sıraladım. Roland büyük düşünen bir adam değil. Doğa ve felaket filmlerini seviyor ama bunları saçmalıklar çerçevesinde mahvediyor.

    Bunların dışında oyunculuk, görsel efekt, konu ve senaryo olarak idare eder bir film. 4 puanı klişelerden ve konuda ki mantık hataları ve komikliklerden kırdım. Durum vahim.
    3 ...
  4. 7.
  5. mantık hatalarının dalağını yarmış , gözünü çıkartmış film , bütün dünya aniden ısı düşüşüyle donarken , senin bulunduğun odanın kapısı bile donarken sen o odada nasıl ateşe kitap atarak hayatta kalıyorsun kardeşim!!!sen soğuğun suratına kapıyı kapatarak içeri girmesini engellediğinmi sanıyorsun *
    4 ...
  6. 11.
  7. acep bizim memlekete neler oldu diye düşündüren film.
    1 ...
  8. 13.
  9. arkadaşına aşık olmak durumunun getirdiği, hiç bir şey yapamamanın verdiği dayanılmaz acıyı anlatan, öldüren bir şarkıdır. şarkıyı dinlerken çok iyi bir arkadaşınıza aşıksanız vay halinize.*
    1 ...
  10. 18.
  11. ne fedakar babaymış adam kar kış demedi wasington dan newyork a kadar yürüdü ve oğlunu
    kurtardı. bu senaryo içimi baydı.sevmedim ben bu filmi.
    1 ...
  12. 6.
  13. Sözleri ;

    please tell me why do birds
    sing when you're near me
    sing when you're close to me

    they say that i'm a fool
    for loving you deeply
    loving you secretly

    but i crash in my mind
    whenever you are near
    getting deaf, dumb and blind
    just drowning in despair
    i am lost in your flame
    it's burning like the sun
    and i call out your name
    whenever you are gone

    please tell me why can't i
    breathe when you're near me
    breathe when you're close to me

    i know, you know i'm lost
    in loving you deeply
    loving you secretly
    secretly

    but i crash in my mind
    whenever you are near
    getting deaf, dumb and blind
    just drowning in despair
    i am lost in your flame
    it's burning like the sun
    and i call out your name
    whenever you are gone

    tomorrow
    (say it all tomorrow) i'll tell it all tomorrow
    (say it all tomorrow) or the day after tomorrow
    (say it all today) i'm sure i'll tell you then

    well, i crash in my mind
    whenever you are near
    getting deaf, dumb and blind
    just drowning in despair
    well, i am lost in your flame
    it's burning like the sun
    and i call out your name
    whenever you are gone
    1 ...
  14. 20.
  15. bir amerikan filminde en çok kaç klişe olabilir yarışmasında ödül almış filmdir.
    1 ...
  16. 4.
  17. zaten kurtulmak üzere olan insanların kurtarılması için, insanların öldüğü bir film daha ama yine de etkileyici bir kaç sahnesi vardı.
    1 ...
  18. 12.
  19. efektler ve ses olarak süper bir film fakat insana arada bir siz orada onca gün kaldınız * hiç mi sakalınız falan çıkmaz * hep mi aynı tarzda kalırsınız sorusunu sorduruyorlar illa ki *.
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük