ses muhendisligini alan parsons'in yaptigi album. bu albumle ilgili soyle unlu bir mit vardir ki the wizard of oz filmi ile senkronize bir sekilde ilerliyormus. Bilemiyorum. Ben denemedim. Deneyenlere sormak lazim.
50 milyonu aşan satış rakamıyla michael jackson un 200 milyondan fazla satan ve gelmiş geçmiş en çok satan albüm olan thriller a en çok yaklaşmış albümlerden biridir pink floydun insanlığa hediyesidir ayın karanlık yüzüdür.
Dünyanın gelmiş geçmiş en iyi albümleri arasında olan efsane pink floyd albümü günümüzde tüm müzik albümlerini toplasak bir dark side of the moon etmez günümüzde satış rakamları dünyanın en çok satan üçüncü albümü olan michael jackson un bad albümüne yaklaşmıştır dark side of the moon günümüzde kadar satışları 50 milyonu geçmiştir.
(bkz: pink floyd) grubunun efsane albümlerinden biridir. çıkış tarihi 1973' tür.albüm ilk olarak tamamı enstrümental olan (bkz: speak to me) parçasıyla başlar. ardından (bkz: breathe) parçası başlar ki ''long you live and high you fly , and smiles you'll give and tears you'll cry , and all you touch and all you see , is all your life will ever be '' diyerek size önce hayatı bi sorgulatır. siz bu sözlerin etkisindeyken düşünecek o ufak zamanı on (bkz: the run) adlı enstrümental parça verir. peşinden herşey sakin giderken çan sesleri ile zihniniz birden uyanır ve artık (bkz: time) adlı parça başlamıştır. siz daha (bkz: breathe) parçasındaki anlam derinliğinden kurtulmadan time; gençliğinizin, boş geçen zamanlarınızın, yapmak isteyipte yapamadığınız şeyleri çarpar suratınıza derin bi ah çekersiniz gilmour'un soloları sizi başka diyarlara götürür ve herşeyi ardında bırakmanın acısını içinizde hissedersiniz. (bkz: the great gig in the sky) zamanı gelmiştir bile, artık (bkz: clare torry)'nin sesi ile gezinmeye hazır olun. çünkü o kadar büyüleyici bir sestir ki sizi bulutların üstünde küçük bir yolculuğa çıkarır. devamında (bkz: money) adlı parça gelir ve dünyadaki reel gerçekleri ironik bir şekilde önünüze serer. us and them and after all we're only ordinary men diyerek (bkz: us and them) başlamıştır bile. (bkz: pink floyd')un müzikal kalitesini tamamen bu parçada da hissedersiniz. any colour you like size brain damage adlı parçadan önce soluklanmanız için ikinci müzikal arayı verir. ardından (bkz: roger waters)'ın yazdığı (bkz: brain damage) başlar ki bu parçadaki şizofrenik havayı dinlerken gayet net şekilde hissedersiniz ve and if the dam breaks open many years too soon , and if there is no room upon the hill , and if your head explodes with dark forbodings too , i'll see you on the dark side of the moon diyerek sizi düşüncelerinizle başbaşa bırakır, kederlenirsiniz. ayrıca albümün adını veren (bkz: dark side of the moon) kalıbı bu parçada kullanılır. ve en son olarak (bkz: eclipse) zamanıdır ve bu parça aslında albümün başından beri dinlediğiniz ve sizi düşüncülere sevk eden herşeyi toparlar niteliktedir.şöyle ki ;
tüm dokundukların
tüm gördüklerin
tüm tattıkların
tüm hissettiklerin
tüm sevdiklerin
tüm nefret ettiklerin
tüm kuşkulandıkların
tüm korudukların
tüm verdiklerin
tüm pay ettiklerin
tüm satın aldıkların
dilendiklerin, ödünç aldıkların ya da çaldıkların
tüm yarattıkların
tüm yok ettiklerin
tüm yaptıkların
tüm söylediklerin
tüm yediklerin
tanıştığın herkes
tüm küçümsediklerin
kavga ettiğin herkes
tüm şu andakiler
tüm geçmiştekiler
tüm gelecektekiler
ve güneşin altında her şey uyum içinde
fakat güneş örtülmüş ay tarafından…
der ve artık albüm bitmiştir.müzikal bütünlük açısından dark side of the moon'un parçaları birbirinden kesinlikle ayrı düşünülemez. tüm parçalar birbirinin duygusunu devam ettirir bu yüzden ayrı ayrı değil kesinlikle peşpeşe dinlenilmesi gereken bir albümdür. eğer albümü dinlerseniz zaten yazdılarımın hiçbir anlamı kalmaycak anlatmak istenileni çok daha iyi hissetmiş olacaksınız. son olarak (bkz: dark side of the moon) her zaman gösterilen ilgiyi ve beğeniyi hakeden bir başyapıt olmuştur.
sevgiler (bkz: pink floyd)'a
pink floydun efsane olmuş albümlerinden birisidir. özellikle david gilmiour etkisi çokça fazladır ve the walldan çok daha sevdiğim albümdür çünkü the wallda gilmiur etkisi waters'ın son derecede arkasında kalmıştır ve waters'ın hep ben hep ben dediği albümdür the wall. ama dark side of the moon öylemidir değildir cayır cayır hissedersiniz david gilmour etkisini. ah ben abi sana ne haksızlık ettiler david abimiz waters'ın egosu yüzünden neler yaşadınız siz hep birlikte yaptığınız şu şaheseri neden bir daha yapmadınız ah be ah. 2013 pink floyd the wall konserinde gönlümüzde sen vardın be abi comfortably numb solosunda çıkacaksın duvarın tepesinden diye bekledik ama yoktun abi yoktun senin solonu canlı dinleyemeden öleceğiz be abi.