Az önce filmden geldim.
Salon baya kalabalıktı. Zira diğer seanslar için kuyruk vardı.
içimden bir ses Avatar'dan sonra en çok iş yapacak film olacak diyor.
Neyse filme gelecek olursam nasıl anlatsam bilemiyorum.
Cidden müthişti. Özellikle bazı sahneler efsane nitelikte idi benim gözümde.
Yine bazı replikler müthişti.
ATmosfer olsun, görüntü yönetmenliği olsun, müziklerin kullanımı olsun harika bir iş çıkarmış Nolan.
Aslında garip bir ironı. Nolan'a baktığımızda atıyorum Tarantino, David Lynch vs. gibi bir çok yönetmene göre tarzı olmayan, adı pek duyulmamış yönetmen diyebiliriz.
Ama Inception ve Batman serilerinden sonra adam resmen şaha kalktı.
Ben Nolan'dan şimdi bir bilimkurgu bekliyorum. Çekerse bence müthiş bir yapım bizi bekler.
--spoiler--
Mesela Crane karakteri deli bir karakter idi. Aklı kaçık vs. vs.
Neyse bu karakteri mahkemede yargıç(artık ne ise, aklıma gelmedi bi türlü, hüküm veren desek daha iyi sanki.) olarak görmek ilginç bir kinaye ve ironı olmuş bence.
Sanki müthiş bir gönderme var gibime geliyor.
Yargı sistemine, adalet sistemine vs.
Zaten filmde düşündüğümüzde baştan sonra göndermeler, dokundurmalar göze çarpıyor.
--spoiler--
ilk entryimde biraz derin bir konu olduğu için değinme fırsatı bulamadım filmde bane'in gotham'ın kontrolünü ele geçirdikten sonra halkın occupy wall street eylemlerindeki %99'un zenginlerden intikam alışına tanık oluyoruz filmde. catwoman'ın arkadaşı jen'in dediği gibi eskiden birilerinin evi olan bir ev artık herkesin oldu bane'in gotham'ı işgalinden sonra. bunu özel mülkiyete bir eleştiri ve komün hayatına doğru dönüşüm olarak yorumlarsak çok yanlış olmaz.
haksız eleştirilere maruz kalmış olduğunu düşündüğüm film. gayet güzeldi. belki seri filmlerine göre fazla etkili olmadığını düşünüyor arkadaşlar ama seri filmleri genelde böyle eleştirilere maruz kalır. * .
filmin olay örgüsü ile ilgili katıldığım ve çıktığımda benim de düşündüğüm şu spoiler ı ben de vermek isterim.
--spoiler--
son olarak batman en sevdiğim süper kahraman olmasına rağmen, ben bane'in bu savaştan galip ayrıldığı bir film izlemek isterdim. batman iyilerin yanında değildi, zengin cebi dolu adamların yanındaydı. filmin tamamında durum böyle olmamasına rağmen zaman zaman bu şekilde yansıtıldı. bane ise ezilen insanların temsilcisiydi ve kaybetti. bane şehri kaosa sürüklemesine rağmen ki kaos'u sevdiğim söylenemez bu durum benim hoşnut etmedi. gotham'ı yanarken izlemeyi tercih ederdim.
batman serisi için başarılı bir finaldir. film uzun bir zaman dilimi içerisinde geçiyordu, filmin süresi çok uzun da olsa(2 saat 45 dakika) çoğu şeyi anlatmakta zorlanmış nolan. ama çok şey anlatıcağım derken hiçbir şey ortaya koyamayan bir film de olmamış, yani fazla rahatsız etmiyor izleyiciyi. filmde çok çarpıcı sahneler vardı, bane'in olduğu her sahne etkileyiciydi, catwoman karakteri hiç sırıtmadı, batman de çizgi romandakine daha benzer bir görüntüdeydi bu sefer. filmin sonuyla ilgili bir tek sıkıntı vardı bence.
--spoiler--
filmin sonunda bane karakterine yazık edilmiş. bütün film boyunca harika bir kötü adam portresi çizen bane, filmin sonunda çaresiz aşık moduna sokulmuş. filmin olumsuz yanları arasında bana en çok koyan faktör budur. ancak son sahnedeki rezil edişine rağmen harika bir bane yaratmış christopher nolan, kabullenmek lazım. batman knightfall'daki bane'e yakın konuşmalar yapan ve tepkiler veren, karizmatik bir karakter çıkmış ortaya. kısa boylu görününce karizması gider diyordum ama çekim hileleriyle onu da halletmişler.
--spoiler--
bir daha nolan'ın elinden batman filmi çekilmeyecek, o yüzden bu film sinemada tekrar tekrar izlenmeli, tekrar tekrar tecrübe edilmeli diye düşünüyorum.
nekadar 60'lardaki taytlı batman'i dark knight karizmasına bürümeye çalışsalarda, batman batman dir. sonuna "man" gelen her kahraman gibi fazla yumuşak ve karizmadan uzaktır. kıyaslamak gerekirse batman asla bir punisher olamaz.
serinin 3. filmi olan the dark knight rises efektler ve izlenilebilinirlik açısından gayet iyiydi. 164 dakikalık bir film için sıkıcı anlar taşıyor aslında ama bunları örtme konusunda yönetmenin etkisi çok büyük. catwoman ve batman ikilisi de iyi yakalanmıştı sırıtmadan uzaktı.
--spoiler--
film izlenebilirlik açısından iyiydi lakin mantık hatasının bulunduğu çok yer vardı. bence yeni karakterimiz joker'ın çok gerisinde kalmış ve karakter mantığı açısından baktığımızda birebir joker çakması olmuş. neredeyse bütün karakterlerin sonlandırılışları bok gibiydi, o film boyunca göz dolduran bane boktan bir pompalı ile ölüyor. batman karakterinin yani bruce abimizin aylarca bir kuyuda kalması zaten başlı başına filmi bitirdi bana göre.
bruce'un yüzyıllık yaverinin çekip gitmesi, bruce gibi şüpheci bir insanın daha dün gördüğü hatuna güvenip dünyanın en zararlı maddesini emanet etmesi falan filan...
üstüne hanım hanımcık kızımız tek hortum sokup bane i yaşatırken sarf ettiği sözler ile bane i yerle bir ediyor, son dakikaya kadar şah olan bane aşkı yüzünden yerle bir oluyor. o hanım hanımcık kızımız 7 yaşındayken kaslı yapılı 30 40 yaşındaki adamların tırmanıp atlayamadığı yerden falan atlıyor, batman efendi kuyudan çıkıp artık nasıl olduğunu bilemiyorum normal insan şartları ile zart diye şehre geri dönüyor falan.. neyse uzattıkca uzatılır bu durum, puanlamak gerekirse;
çekimler açısından ve izlenebilirlik: 8.5/10
efektler ve görsel kullanım: 8/10
konu ve konu işlenişi açısından: 7/10
mantıklılık açısından: 6/10
oyunculuk: 8/10
çok güzel bir final oldu,her sahnesinde her detaya dikkat edilmiş,filmin yıldızı benim için joseph gordon-lewitt,yani blake oldu.film ağır kapitalizm dolu bir izlerken anlayacaksınız dediğimi,kapitalizmi güzel göstermeye özen göstermişler.
gidin izleyin. fırsatınız varsa kesinlikle izleyin. yazılan entryleri okumadım ama kötüleyen varsa siktir edin zamanınız varsa sinemada izleyin. gözünüz efekt görsün. o bok atan arkadaşlar akasya durağına salyalar saçarak gülen ve doktorları bir şeyler kaparım belki diyerekten izleyen fazlalık tipler. hatta iftardan sonra 10 gibi gidin sakin sakin, serin serin izleyin tadını alırsınız. benden söylemesi. **
--spoiler--
oyuncu kadrosunun geniş ve sağlam olmasıyla, christopher nolan gibi bir dehanın yönetmenliğiyle birleşince soluksuz izleyeceğim bir film ortaya çıkmıştır diye bekliyordum ki öyle de oldu.
normal bir filmde kurgunun olustugu ve olusurken de filmin durağanlastıgı ilk kısım filmde gayet aksiyon dolu ve akıcıydı. bu bölümde batman yoktu fakat gene de her an ne olacak diye bekler vaziyette geçiyordu.
oyuncularun performansı harikaydı ama benım daha cok dikkatimi çeken diğer filmlerini de takip ettiğim anne hathaway'ın rolüydü. catwoman olmak kostumü gibi üzerine tam anlamıyla oturmuş.
filmin sonu da beni şaşırtmayarak olağandan uzak bitti, güzel de oldu. serinin devamının batman ve robin'e gebe oldugunu göstermiş oldu böylece.
ayrıca film öylesine aksiyon olsun dıye de cekılmemıs. elbette mesajlarda vardı. filmin ana kötü karakteri bane ile kurulu düzene bi başkaldırı ve sosyalist devrime bir göz kırpma mevcuttu. aslında güç sahibi olup da iktidarda bulunmayanların nasıl ezilmiş,fakir halkı iktidar sahiplerine karşı kullanarak ve kışkırtarak hem gücü hem de iktidarı elde ettiğine bir örnekti bane'in yaptıkları. burjuva-aristokrat sınıfının kendilerini ezerken ferah, rahat, huzur içerisinde yasadıgını ve halk ile bu kesımdekılerın arasındaki gelir farkının uçurum oldugunu soyleyerek bır işçi ayaklanması yarattı adeta. amacı bu ezilmiş sınıfın öfkesini kullanarak iktidar sahiplerininden gücü alarak bu gücü kendi kullanmaktı. halkı, iktidarı "halk için" elde ettiğine inandırdıktan sonra, bu iktidarı kendisi için elde etmelerini sağladı. bunlar adeta geçmişte yasanan sosyalist devrimlerin adımları ve yasanmıslıklarıydı. tarıhte de oldugu gıbı bu ayaklanmayı provoke edenler gene masum ve ezılmıs olmayan, aksıne gücü elde edip halkı kendı çıkarları dogrulutusunda kullanmaya calısan bir diğer elit kesimdi. bane burada fakir halk ve işçi sınıfına sürekli ezildiklerini telkin ederek onları kendi içisi haline getiren sahtekar sözde sosyalistleri ve onların yaptıkları uygulamları temsil ediyordu. ta ki kurulu düzenin yılmaz bekçisi gotham polisleri ve batman ortaya cıkıp onu elemine edene kadar.
--spoiler--
sonuç olarak gerek kadrosu, gerek senaryosu gerek görsel efektleriyle sinemaya hasret kaldıgım su gunlerde ilaç gibi geldi, şiddetle izlenesi.
önemli tavsiye; ilk 2 filmi izleyin ondan sonra gidin bunu izleyin. zaten ilk filmi izlerken hassiktir ben bunu izlemiştim lan, yeninden izliyor gibiyim diyeceksiniz ki, serinin son filmi 1.yle doğrudan bağlantılı.
Belki de mükemmel diye bir film yoktur ama kendi tarzında mükemmel bir iş işte. Doya doya mükemmel diyesim var bu filme ve dedim. Mükemmel diye bir şey olmasa da dedim.
filmi yerden yere vuranları da pek anlayamadım. bu bir süperkahraman filmi ama sıradan bir süperkahraman filmi değil yani. bu kadar çok mantık aramanın sebebini çözemedim. adeta kusur aramaktan filme odaklanamamış bazıları. ona bakarsan baştan aşağı saçma bulmamız lazım herşeyi filmle ilgili. ama gişe başarısı çok önemli olan bir film de bu kadar özenle yapılıyorsa ve 3 saati dolu dolu bir film izleyerek geçirebiliyorsak bu başarıyı da takdir etmek lazım.
muhteşem ilk iki filmin malesef olmamış son filmidir.
öncelikle diyaloglar insanı bunaltıyor. hele bane ye çok boş sözler ettirmişler. insan kötü bir karekteri izlerken böyle sıkılmamalı diye düşünüyorum.
ikincisi, aksiyon sahneleri. o ikinci filmde gördüğümüz kovalama sahnelerini bir şeylere yetişme sahnelerini hani acaba kurtarabilecek mi diye düşündüğümüz özellikle serinin ikinci filmindeki o sahnelerin yanında gerçekten sönük kalmış bu son film. insan bu sahneleri yaşayamıyor, filmin akışına kendini veremiyor.
sonuç olarak; ilk iki filme nazaran bu filme pek emek harcanmamış gibi geldi bana. yönetmen serinin son filmini de çekelim de bitsin gibi bi hava hissettirdi bize sanki.filmin ruhu yok derler öyle bi film olmuş gerçekten. heyecan ve aksiyon sahnelerinde bazı yazar arkadaşların bahsettikleri gibi koltuğa çivilenemedik bi türlü.
lakin yine de kendi serisinin en kötü filmi olsada, kendi türüne girebilecek başka filmlere göre iyi diyebiliriz.
bane'i adam gibi villain yapamadıkları film diye düşünüyorum fragmandan tatmin olamadım. gözler Jeep Swenson'u aradı ama Batman ve Robin'de Poison ivy'nin etkisinde kas yığınıydı. tom hardy kotarmıştır oyunculukla ama bir yere kadar ayrıca hiç bir batman filminde bane karakterinin derinine inemediler ya.
benim bildiğim batman ve robin filminden olan gücü, dark knight rises'tan olan zekası mutlaka ikisi bir arada olmalı çizgi romana sadık olmasada olur. knightfall bilmeyenler için film güzeldir ama fragmanda sokak dövüşü gördüm resmen. benim bildiğim öyle iki şınav ve mekik çekip bane dövülmüyor.
sırf bane karakterinden huylandığım için beklentim yüksek izlemem ama nolan bu sefer yapamamış gibi geldi. dark knight ve batman begins'in gölgesinde kalacak bir film gibi duruyor.
banera's al ghul'un öğrencisi benim bildiğim kadarıyla, stratejist ve sadece hedefe yönelen kas yığınıdır. venom'dan gücünü aldıkça acı hissetmez. hem kas yığını, hemde zeki anti-hero kıvamında villaindir. kısacası benim bane'im ne batman ve robinde'ki bane nede nolan'ın bane'idir. broken bat ve who rules the night serilerindeki bane gerçek villain olandır.
sonunuda bane karakteri üzerinden gitse daha iyi olurdu. o miranda nerden çıktı amk. onu kim koymuş oraya dedirten film. ayrıca filmde biraz anarşizmde eksikti. bence en iyi sahnesi bane in hapishane önünde konuşma yaptığı sahnedir. ayrıca filmde beni etkileyen yegane şey bane in ses tonuydu. filmi izlemeyi bıraktım bane in konuşmasına odaklandım. genel itibariyle the dark knight seviyesinde bir film ama işe biraz anarşizm katılsaydı onu geçebilirdi.
cristopher nolan tarafından yönetilen ve sinema tarihinde bir çizgi roman uyarlamasına dair umutların en yüksek olduğu filmdir kendileri efendim. başrollerinde cart olmuş curt olmuş onları geçeyim. hani diyorlardı ya bu film en iyi film oscarını alamazsa hiçbir çizgi roman uyarlaması alamaz diye, işte o yalan bence ey dostlar. çünkü the dark knight kadar çarpıcı bir oyunculuk performansı göremedim şahsen. bir heath ledger efsanesi gibi oyunculuk malesef yoktu. ha bu film kötü mü diye sorarsanız tövbe yarab derim nooo. hele üçlemenin ilk ikisini izleyip bu filmle finali yapmayanı zopayla döverler ağzını yüzünü mundar ederler. kötü karakterin repliklerinde yine nolan kalitesi kendini gösteriyor. yine başarılı film. ancak benim gibi eğer bu filmi senelerce bekleyip bunun hayatınızın filmi olacağını uman bir insansanız biraz üzülebilirsiniz. uyarayım dedim.
son olarak nolan reyiz, sana laflar hazırladım. şöyle spoylır ibaresinin altına alalım seni kançu.
--spoiler--
filmin sonunda sıçmışsın hacı. ne biçim son lan o öyle yeşilçam filmi gibi. epik son ile mutlu sonu beraber yapmaya çalışıp ne emmeye ne gömmeye gitmişsin, ikisi de bok olmuş. alfred reyizin mezardaki halinden sonra fransa detayı gereksiz olmuş. orda masayı boş görmesi lazımdı adamın. madem bu adam yükseliyor ve gotham'ın kurtarıcısı oluyor, ozaman işini tam yapacaksın arkadaş. madem robin detayını da koydun en sonuna(ki bu detayı da beğendik); inzivaya çekilmiş ununu elemiş eleğini asmış bruce wayne tiplemesi gereksiz olmuş. madem sen iki saat 44 dakika boyunca "gotham needs a sacrifice" diye bas bas bağırıyosun, nerde o sakrifays hacı? nerede? ayıbettin nolan reyiz. epic üçlemeyi sadece epic bitirseydin de biz de suratımızdaki o tatlı hüzünlü gülümseme ile çıksaydık filmden.
--spoiler--
not: the dark knight official soundtrack: ortalık karıştı gotham bozuldu, yetiş ya bruce wayne, yetiş ya batman!
--spoiler--
batman miranda'yı ebeledikten sonra bane'le dövüşüp akabinde kuyuya atılmıştır. eminim ki bir çok kişinin aklından batman'in dayak yediği sıralarda "o son postayı atmayacaktın hacı" repliği geçmiştir.
--spoiler--
Her açıdan dökülen filmcik.
- karizmatik kötü adam ? Yok! Sadece joker var elde.
- dövüş sahneleri? Vasat! Nolan kimki düzgün dovüs sahnesi çekecek.
- mantikli bir giris -gelisme -sonuc ? Tabiki hayir.
Anne hateway anca white queenken iyimiş demek. Biraz iron man in widowundan ornek alaydi iyidi. Zaten sen gercekci diye takilip boyle sacma sapan karakterler koyuyorsan isin yas.
Kısacası "asrın en mükemmel filmi bundan sonra film izlemekten zevk alamam" diyen totoşunu nolana satmış film yorumcuları nereye kaçtı acaba? Buharlaştılarmı?
Son söz ben buna para vermedim. Sizde vermeyin değmez.