türkleri, osmanlı devletini yerin dibine sokup barbar, hain gösterip ermenileri sonuna kadar kollayan "ah canım, kıyamam" olarak gösteriyorsa, lobi ile arayı da bulursa; buradan fatih akın uluslararası camiada ödüle boğulur. hatta, Yabancı Dilde En iyi Film Akademi Ödülü'ne kadar yürür. böyle işleri o kesim seviyor. gerçek veya yalan fark etmeksizin !
Yasamin kiyisinda da hissettigim samimiyetsizlik bir kez daha kendini gosterdi. Tabi nedenlerinden birisi duvara karsidan sonra olusan beklentinin karsilanamamasi olabilir ama yine de film duyguyu hissettiremedi. Fatih akinin hollywood hayaliyle marjinal kesimin dilinden dusurmedigi konulari bu denli gozumuzun icine sokarak anlatmasiydi belki filmi begenmemi engelleyen. Bir de radikal roportajinda dedigi "hollywooda acilmak istiyorum, en cok oynamasini istedigim aktris angelina jolie" gibi seyler de bazi durumlarin daha dikkatle farkedilmesine neden olmus olabilir. Ayrica kamerayla yasli gozlere odaklanmanin hollywoodun yapisik romantizmini hatirlatmasi cok rahatsizlik vericiydi. Konuya, cekimlere,oyunculuklara hic girmiyorum bile sadece genel olarak baktigimda hissettirdigi yuzeysellik nedeniyle olmamis bir filmdi benim icin. Uzun zamandir hollywood filmi izlemeyen bunyemi sasirtmis bulunmakta.
orhan veli abisine özenmiş fatih akın kardeşimize bir nobel verirler artık. yaptıkları sanat olsa zoruma gitmez gerçekten. bu tamamen rant, ün, para vb. kazanmak için tüccar beyinli insanların bir takım yalanları marjinallik ayakları çekerek sanat icra ettiklerini söylemesi ve isim yapmak adına amerikanvari genişlik gösterileri yapması.
uzun, cok uzun bir film olmus. film ilerledikce yavaslayip durmak üzere olan uzun bir treni seyretme hissi veriyor.*
tansiyonu filmin basinda verip, filmin ortalarinda beklentiyi arttiran; fakat tansiyonun git gide düstügü bir film. film müzikleri muhtesem. oyunculuk harika; fakat duygu eksikligi de veren bir drama filmi olmus, bunun sebebi de filmin konusunun cok kisir islenmis olmasi. bazi sahnelerini yürek kaldiramiyor, bazi sahnelerinde ise; seyredenleri daha fazla etkisi altina almak icin göze hos görünmeyen, olmasi gereken; fakat farkli bir sekilde de seyirciye nakledilebilecek sahneler de bir kac seyircinin kalkip gitmesine sebep olmustur. filmin son 40 dakikasinda uyuyanlar da mevcuttu.
bu film icin fatih akın´nin cok emek ve para harcadigi belli. film bir schinder´in listesi kadar iddiali reklam edildi, fakat asla bir schinder´in listesi olamaz. bir ermeni demircisinin, 1914´de ermeni katliyaminda dagilan ailesini ararken; basina gelenleri anlatiyor.
Radikal'de Fatih Akın'ın röporajını okuduğum ve haberdar olduğum filmdir.
Çok keskin bi konuyu, çok derinden işlediğini anladım ben açıklamalarında. Daha önce Hrant Dink'in filmini yapmayı planladığını, oynayacak Türk oyuncu bulamadığı, yabancı bir oyuncunun da o duyguyu veremeyeceğine inandığı için ertelediğini söylüyor. Ayrıca bu konnun hassaslığı ile ilgili olarak, memleketinin insanlarına güvendiğini, bunun bi film olduğunu anlayacaklarını belirtmiş.
Bu açıklamalardan anlıyoruz ki kendisi Almanya'da iyi eğitim görmüş Türklerle beraber, Türkiye'ye gelince de Beşiktaş,Beyoğlu civarını pek aşmıyor. ne yazıkki film gösterime girdiğinde, eğğer türkiyede girerse, sosyal medya sayesinde tanıyacak türk insanını ve anlayışlılığını
