the curious case of benjamin button

entry323 galeri9
    197.
  1. --spoiler--
    başrolümüzdeki saçları kızıl kızımızın,araba çarparak dansı bırakmak zorunda kaldığı sahnede,araba çarpmadan önceki kurgulama bence harikaydı. hayatın ne kadar kısa ve küçük noktalarda saklı olduğunu gösteriyordu bize. eğer kadın ceketini unutmasaydı, taksi şöförü kahve içmeseydi, kadın taksiyi kaçırmasaydı, başrolümüzün arkadaşının bağcığı kopmasaydı.. daha uzar. belkide kavuşamayacaklardı ve hayatlarının sonuna kadar gerçek aşkı arayacaklardı. kavuşsalar bile en güzel anlarını kaçıracaklardı belki de. ama küçücük bir nokta diye baktığımız şeyler kaderlerini etkiledi.
    --spoiler--
    2 ...
  2. 196.
  3. 3 saat olması can sıkıntısı yaratan filmdir. ama güzel filmidir.olağanüstüdür.oscarları haketmiştir.
    1 ...
  4. 195.
  5. öldüğünde ana rahmine gömülecek diye beni bekleten film.
    1 ...
  6. 194.
  7. şiddetle tavsiye edilen bir film.
    0 ...
  8. 193.
  9. 192.
  10. bu filmin gerçek hayattaki versiyonunda ajda pekkan oynamaktadır,zamanın akışına ters yönde yaşıyor kadın,zaman geçtikçe gençleşiyor.
    6 ...
  11. 191.
  12. --spoiler--
    "olaylar karşısında son derece kızabilirsin, küfredebilir kadere lanet okuyabilirsin, ama yolun sonuna geldiğinde herşeyi bırakmak zorundasın..."
    --spoiler--
    0 ...
  13. 190.
  14. forest gump'la olan benzerliğinin ikisinin de çocuklarının kendisi gibi olmasından korkmaları olduğunu düşündüğüm olağanüstü duygusal film. kesinlikle izlenmeli!
    3 ...
  15. 189.
  16. "benazir butto'nun tuhaf hikayesi" esprisinin yapılmasına sebep olan film.
    0 ...
  17. 188.
  18. Çok başarılı bulduğum harika bir film. olayların geri dönüşü muhteşemdi.
    1 ...
  19. 187.
  20. --- spoiler ---

    onca yıl o günlüğü, mektupları nasıl okumadın be kadın? bu kadar da içten pazarlıklı olunur mu canım. saklamış bi de ölürken birine okuturum diye. bir de kızından, anasını kıskanmasın diye iyi bir dansçı olduğu gerceıini saklamiş üstelik. kız bi halta yaramadığı için yani. o mektubu daha önce okutsaydı da kız daha hayatının baharındayken bu farkındalığıi yaşasaydi fena mı olurdu yani. ne demiş benjamin baktın her gün aynı değiştirmek için fırsat tanı, gibi bişey. hiç bişey için geç değil falan.

    kız gelmiş kırk yaşına (caroline), bundan sonra değiştirsin bakalım hayatını. artık boğazı yüzerek mi geçer yoksa anası gibi dansçı mı olur bilemedim. bence günlüğü çok iyi okuduğu, yani gözümüzde cok güzel canlandırabildiği için amalaara roman falan okusun. bundan sonra yapabileceği en iyi şey bu olsa gerek.

    --- spoiler ---

    adamlar kitapları okuyo okuyo sonra bunları birleştirerek film yapiyo. valla çok geçmeden ben de bi film patlatırım ortaya burdan söyleyeyim.
    0 ...
  21. 186.
  22. brad pitt yine hayatının filmlerinden birinde rol almıştır the curious case of benjamin button da. bu yarı fantastik-masalsı filme tam anlamıyla inandığını ve bunu bilerek kabul ettiğini düşünüyorum. kendi hayatına baktığımızda yapmak istediği çoğu eylemi gerçekleştirebilen brad pitt filmde de tam anlamıyla istediği gibi ve hatta daha fazlasını yaşamıştır. aşık olmuş, savaşmış, gezmişs görmüş ve normalleştirmelerden uzak durmuştur. hayatlara hep güzel bi tarafdan dokunmuştur.benjaminle kendisinin fazlasıyla ortak yanı olduğunu düşünüyorum bu bağlamda.

    --- spoiler ---

    hikayeye gelince tam anlamıyla tuhaf diyebilirim. kırış kırış doğduğu sırada annesi ölür. ucubemsi bi görüntüde olan bu bebek babası tarafından yaşlıların kaldığıi bir huzur evine bırakılır ki bu tamemen bir tesadüftür. klasik eziklikleri yaşamaktan cok farklı bi bakış açısı geliştirmeye fırsat bulur yaşlılarla birlikte. nerdeyse tüm işler yolunda gider.

    annesi tam anlamıyla bir anne'dir; bu duyguyu o kadar iyi verebilmişler ki evet işte anne böyledir dersiniz, gözlerinden dahi anlaşılıyor diye iç geçirirsiniz.

    bu arada manevi annesinin kocası sanıldığı gibi kültürsüz biri degildir. shakespeare dan soneler okur mesela.

    kendisine bir sürü ilkleri yaşatan, çılgın, dövmeli, keş ressam bir kaptanın yanında çalışmaya başlar.
    yaşlılar evindeki bazı karakterlerin özelliklerine değinmiş olmalari da ayrıca hoştu. mesela bir tanesine yıldırım çarpar (o sahneler tam da benim bazı hayallerim gibiydi ya cok güzel) , bir tanesı opera sanatçısıdır vs... şimdi diğer karekterleri de anlatmak istemiyorum.
    şu varki; bu filmde kendi istediği hayatıi yaşayan kişiler: benjamini evlat edinen anne, kurtarma gemisi kaptani ve benjamindir. helal olsun bu karekterlere.
    --- spoiler ---

    bu hikaye okuduğum bi kitapta da vardi fakat su an tam olarak hatirlayamiyorum. belki de yoktur.

    geleceğe ya da geçmişe, gençliğe ya da yaşlılığa, nasıl olduğu pek de farketmeyen, önemli olanın nasıl yaşadığımız olduğunu vurgulamaya calışıyor olmasını (ki bence öyle) da cok beğendim.

    --- spoiler ---

    daisy nin yaşlanmış halinin ve kızının hastane karelerinin filme katılmasi bence tamamen gereksizdi. hic hoşlanmadım.

    --- spoiler ---
    3 ...
  23. 185.
  24. tam kendinizi kaptırmışsınız filmi izlerken birden hayatı boyunca yıldırımlardan çok çekmiş olan ihtiyar gözükür.Ve yine bi yerlerde çarpılmıştır.senaryo tekdüzeliğe girdiği anda tekrar izleyiciyi filme bağlayan kesitlere sahip enfes bir filmdir.
    1 ...
  25. 184.
  26. son yıllarda çekilen en güzel hollywood filmlerinden biri..
    2 ...
  27. 183.
  28. Birinci Dünya Savaşı'nda oğlunu kaybeden kör bir saatçi tren istasyonuna yaptığı bir saati geri işlenmesi üzerine kurar, gidenler belki geri döner düşüncesiyle...
    Bu saat bir mucizeye sebep olur ve 1918'de savaşın bittiği gün doğan Benjamin Button'un hayat saati tersine işler. O 80'lerinde bir yaşlı olarak doğmuştur ve hayatı bir bebekliğinin ulaşabileceği ilk evresinde son bulacaktır. Benjamin tersine giden gelişmesinde ortama ayak uydurmaya çalışırken daha küçük yaşlarda bir kıza aşık olur. ilk önceleri kendi yaşlı görüntüsünden dolayı ondan uzak kalmaya çalışırken yaşları birbirlerini yakaladığında mutluluğu bulur ama ikisinin de daha gideceği yol vardır.
    Birçok ödül, 5 Altın Küre adaylığı ve birçok otorite tarafından da 2008'in en iyi filmleri arasında gösterilen film sinematografik kalitesinin yanısıra hayata dair gerekli öğretileri de insanlığa hatırlatıyor...
    4 ...
  29. 182.
  30. en iyi senaryoya layıt olduğunu düşündüğüm film.mükemmel makyaj ve usta oyunculuk
    -iyi geceler benjamin
    +iyi geceler daisy
    0 ...
  31. 181.
  32. iyi bir ana fikri olan orta sevileyi bir öyküden, kötü uyarlanmış bir film.
    bitmeyen filmlerden.
    düğmecilik yapan babadan kalan button soyadı, aslında frank button diye bilinen kanada efsanesindeki kör saatçiye göndermedir.
    2 ...
  33. 180.
  34. babası düğme işi yapan bu sebeple button soyadını alan kişi. bu da gösteriyor ki o zamanlar amerika'da tekstil sektörü gelişmiş bir durumda imiş. ama sonrasında amerika'da tekstil bitiyor ve türkiye gibi daha fakir ülkelere geliyor, sonrasında türkiye gibi ülkelerde de artık işçi maliyetleri kaldırmayınca, çin gibi daha fakir ülkelere gidiyor. (bkz: filmlerden ekonomi analizi)
    2 ...
  35. 179.
  36. david fincher'in diğer filmlerine göre sönük kalsa da izlenebilir bir film. özellikle bazı sahnelerin çekimlerini iyi yapmış üstat.
    0 ...
  37. 178.
  38. ortalama bir amerikan yapımı, sadece senaryosu biraz ilginç.
    0 ...
  39. 177.
  40. 176.
  41. izlendikten sonra insanın icinin manasız bir hüzne kapıldıgı kimsenin cok güzel bir film diyemeyecegi ama insanı kendine baglayan müthis bir basyapıt.
    2 ...
  42. 175.
  43. çok sürükleyici ve son zamanlarda çevrilmiş en ilginç senaryoya sahip film.
    ayrıca oyunculuklar çok iyi.
    4 ...
  44. 174.
  45. öncelikle evet çok değişik bir film. ama süper, harika film denilecek bir film de değil. 'sıkılmadan izledim' demek özel bir brad pitt hayranlığından kaynaklanıyor olsa gerek. kızları anladım da erkeklere ne oluyor onu çözemedim.

    --spoiler--
    filmin sürükleyiciliği oldukça düşük seviyelerde. evet bir çocuk doğuyor ve yaşlı biri olarak. filmin başındaki saatin geriye doğru işlemesi zaten bu mesajı veriyor. yani bu ihtiyar çocuğun gittikçe gençleşeceği aleni bir hale geliyor. ve film de sonuna kadar bu tekdüzelikte ilerliyor. çocuğun büyüme ya da küçülme evreleri bir belgesel kıvamında aktarılıyor. filmi izlerken hayır bu böyle olamaz sürpriz bir final bekliyor bizi gibisinden düşünceler geçmiyor değil insanın aklından. ama film olabildiğince normal bir şekilde sona eriyor.
    bu film bize bir mesaj veriyor şeklinde bir yaklaşımla hareket ederek filme başyapıt tarzında bir paye vermek abartı olur. yaklaşık üç saat süren bir filmin içinde daha farklı açılımlar yapılabilirdi.

    --spoiler--
    1 ...
  46. 173.
  47. hayatım boyunca izlediğim en durağan filmlerden biri.

    --spoiler--
    filmin tek bir konusu var,benjamin button'un fiziksel olarak gençleşmesi.3 saatlik film boyunca herhangi bir süpriz ya da değişik bir şey olmamaktadır.
    --spoiler--
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük