the company men

entry3 galeri0
    1.
  1. kadrosunda ben affleck, kevin costner, tommy lee jones, chris cooper gibi çok iyi aktörleri bulunduran, john wells'in yazıp yönettiği, dram filmi.
    2 ...
  2. 2.
  3. kadroya bak, esas duruşa geç. ekonomik kriz nedeniyle işten çıkarılan insanların hayatlarına dair güzel bir film. tavsiye edilir.
    0 ...
  4. 3.
  5. uzun zamandır seyrettiğim açık ara en iyi amerikan filmi. oyun kadrosuna söyleyecek hiçbir laf yok, harika. ben affleck, tommy lee jones ve kevin costner döktürüyor. ama benim dikkatimi çeken asıl şey konusu oldu. ciddi bir konuyu hafifçe ve acıtmadan aktarıyor. aslında konuyu bilmeden seyretmelisiniz, o zaman daha kuvvetli çarpıyor. o yüzden konuyu anlatmayacağım ama amerikan kapitalist sistemle yüzleşmeye çalıştığını söyleyebilirim.

    amerikan kapitalizmi çok sert kurallar üzerine kurulmuştur. kısaca "paran varsa yaşa, yoksa öl" şeklinde özetlenebilir. kapitalist yaşam kurgusu, bir amerikan vatandaşını ilk işini bulduğu gün içine alır ve bu kişi bu kurguyu besledikçe yükselir, yükseldikçe daha çok besler. bu döngüye girmiş insan dişlilerle aynı yönde hareket ettiği sürece ev alır, araba alır, bir araba daha alır, çocuklarını koleje yollar, daha güzel bir ev alır vs. bu sürece girmiş birisi bütün bunları kendisinin başardığını ve aslında mucizevi bir insan olduğunu filan zannetmeye başlar. sadece kendisine değil eşine, çocuklarına ve hatta tüm ailesine bu rüya hayatı yansıtır. ama tahmin edeceğiniz gibi, bu durum bir ilüzyondur. aslında aldığı hiçbirşey ve ulaştığı hiçbir başarı onun değildir. genelde mortgage'ler, krediler ve ama temelde çalıştığı şirketin başarısıdır. bugün kullandığı herşey birilerine borçtur ve hayatını bunları ödemekle geçirecektir. modern bir köledir kısacası.

    bir şekilde birgün çalıştığı şirket hafif bir çalkalanma yaşarsa, kapitalizm bunu anında fark eder ve açılan deliği körükleyerek büyütür. günler içerisinde devasa bir delik oluşturur ve şirket artık savaşamaz. gerçekte ilk çalkalanmada o şirketin işi bitmiştir aslında. sadece yıkılması biraz zaman alır.

    şirketin bu durumu direk olarak çalışanına yansır. işten kovulur, ilk işini bulduğundan beri yaşadığı hayal aleminin etkisi ve kendine olan abartılmış özgüveni ile çok kısa sürede herşeyi düzeltebileceğini düşünür. tabii ki durum böyle olmaz. çark kendine hizmet etmeyenleri takdire şayan bir hızla tespit eder ve onları sistemin dışına yollar. sistemin dışına yollanan bireyin tekrar aynı çarkın içine girmesi neredeyse imkansızdır. mortgage'ler ve krediler patlar, rüya hayat yok olur. ve eski hayatlarının aslında bir ilüzyon olduğunu anlamak kişiye ikinci yıkımı getirir. geri dönmeyi denemek genelde hiçbir işe yaramaz. zaten amerikadaki homeless sayısının yüksekliğinin asıl sebebi de budur. homeless'ların tamamına yakını kapitalist sistemin çarkın dışına yolladığı, dönmeyi denemiş, başaramayınca süreç içerisinde psikolojisi çökmüş insanlardır.

    doğru olan, bir kere dışarı atılınca, bu hızlı dönen çarka aynı hızda geri girmeyi denemek değildir. zaten bu imkansızdır. doğru olan baştan başlamaktır. film, alçakgönüllü bir şekilde, bunu öğütlüyor.

    dipnot: türkiyemizde krediler hala çok düşük miktarlarda kullanım oranlarına sahip ancak sistemimiz farklı değil. sistemin istediği yüksek oranlara ulaştığımız gün, bu film bizim için de gerçek olacaktır. izlemekte fayda var.

    - in America, we give our lives to our jobs. it's time to take them back.
    - http://www.imdb.com/title/tt1172991/
    2 ...
© 2025 uludağ sözlük