the catcher in the rye

entry123 galeri0
    51.
  1. ayrıca, john lennon'un öldürülmesine dolaylı yoldan sebebiyet vermiş bir romandır.
    0 ...
  2. 52.
  3. --spoiler--
    ..hazırlanması beş saat kadar sürdü. O hazırlanırken, ben de penceye gittim, camı açtım, çıplak elle bir kartopu yaptım. Karla harika kartopu yapılıyordu. Ama kartopunu atamadım. Sonra atmaya niyetlendim. Sokakta duran bir arabaya ama vazgeçtim. Araba orada bembeyaz, çok güzel görünüyordu. Sonra bir yangın musluğuna nişan aldım, ama oda bembeyaz ve çok güzeldi. Sonunda hiçbir şeye atmamaya karara verdim. Camı kapattım ve odanın içinde, elimde kartopunu sıka sıka dolaşmaya başladım. Bir süre sonra Ackley ile birlikte otobüse binerken kartopu hala elimdeydi. Otobüs söförü kapıyı açtı ve kartopunu dışarı attırdı bana. Ona kartopunu kimseye fırlatamayacağımı söyledim, ama bana inanmadı. insanlar size hiç inanmıyorlar zaten.. holden caulfield -the catcher in the rye - syf 40.
    --spoiler--
    2 ...
  4. 53.
  5. eğer hayatla barışık biriyseniz okumayın bu kitabı, boş yere dağıtmayın sahte mutluluklarınızı, sorgulamadan yaşamaya devam edin. 'bir kitap okudum hayatım değişti' safsatalarına inanmayan biriyim ama bu kitap bir şeyleri değiştiriyor kesinlikle. hele bitirdikten bir kaç gün sonrasını kapsayan dönemde çevrenizde gördüğünüz herkes boş ve anlamsız geliyor size.
    1 ...
  6. 54.
  7. j.d.salinger' ın en ünlü romanıdır. romanın kahramanı olan Holden Caulfield' ın 3 günü anlatılır. modern zamanların başyapıtı olarak değerlendirilir. amerika da lise düzeyinde en çok yasaklanan kitap olmasına rağmen en çok okutulan kitaptır. anlatım tarzının rahatlığı okurken insanda kaygan zeminde kayma hissi uyandırır ama hiç bir zaman düşmezsin.
    7 ...
  8. 55.
  9. nasıl da güzel bir kitaptır. incecik ama dopdolu...yıllar boyu hafızalardan kazınmayacak kadar etkili. çok geç kalınmadan okunmalı.
    1 ...
  10. 56.
  11. en yakın arkadaşlarımdan birinin tavsiyesi üzerine büyük bir keyifle okuduğum ve beni o anlarda bu hayattan alıp, holden'in özgür, meraklı ve ergenliğin vermiş olduğu biraz agresif ve biraz da hayalperest hayatına soktuğu, bir çırpıda okunması gereken bir kitaptır.
    0 ...
  12. 57.
  13. sıradanlığı yeğlemesi ve insanlara olan antipatik tavırları nedeniyle holden caulfield, fight club taki tyler durden(narrator) a benzemektedir. tyler, sıradanlık ve istediği şey asla olamayacağının verdiği nefretle donanmışken; holden herşeye olan nefretiyle yaşayan ve aniden başını alıp bir dağ kulübesine gidecek ve orada yaşayabilecek bir tiptir. ayrıldıkları yönleri cesaretleridir. tyler tüm finans merkezlerini havaya uçurabilirken, holden sadece içinden küfreder ve daha gerçekçidir.
    0 ...
  14. 58.
  15. 3 kelimeden oluşan isimlere sahip olma gibi ilginç bir zorunluluğa sahip suikastçiler evreninde okunmazsa olmaz kitap.
    0 ...
  16. 59.
  17. 'Bu çok yakışıklı veya kendisini bir şey sanan herifler kalkıp durmadan onlara böyle büyük bir iyilik yapmanızı isterler. Tabii, kendilerine felaket aşık olduklarından sizin de onlar için deli olduğunuzu yada onlara bir iyilik yapabilmek için can attığınızı filan sanırlar.'

    'Bir şeyi çok iyi yapıyorsanız bir süre sonra dikkatli olmazsanız gösteriş yapmaya başlıyorsunuz ve sonunda da iyi olmaktan çıkıyor yaptığınız.'

    gibi cümleler barındıran. baş ucu kitabı olacak kadar iyi bir kitaptır.
    0 ...
  18. 60.
  19. müthiş bir kitap. ilk çeviri adı gönülçelen'dir. Teoman bir albümüne bu kitaptan esinlenerek gönülçelen adını vermiştir.
    0 ...
  20. 61.
  21. şundan eminim ki, okuyan herkesin memnun kaldığı bir salinger romanıdır. 91 yaşında hayata veda eden yazar, öncelikle bu kitabıyla bilinir. kitabın ana karakteri holden, sizi elinizden tutar ve gittiği her yeri size hissettirir. tekrar tekrar okunası kitaptır. diğer bir adıyla "gönülçelen" olarak da basıma girmiştir.
    1 ...
  22. 62.
  23. woody allen'ın en sevdiği romandır.
    0 ...
  24. 63.
  25. (bkz: teoman)'ın en sevdiği kitaptır.
    teomanın bir roportajında okumam üzerine gidip kitabı aldım. gayet rahat ve samimi bir dil. tam istediğim gibi. kitabı okudum, okudum, okudum. evet kitabı sadece okudum. kanımca rezil bir kitaptır, hiç beğenmediğimi söyleyebilirim. hayatımda okuduğum en vasat kitap.*
    4 ...
  26. 64.
  27. çok güzel ve özel bir kitap olmasının yanında kendisini defalarca okutan insanda cümlelerini ezberleme hissi uyandıran romandır. içinde kayda değer o kadar çok söz vardır ki neredeyse kitabın tamamı gözlerinizin önüne gelir.salinger'ın bu kitapta yakalamış olduğu samimiyet insanı avuçlarının içine alır tıpkı anne sıcaklığı gibi. bir romandan bu kadarını beklemek belki saflıktır ama inanın çavdar tarlasında çocuklarla bunu başarmıştır salinger reis.
    3 ...
  28. 65.
  29. galiba 'sakın kimseye bir şey anlatmayın, sonra hepsini özlemeye başlıyor insan' şeklin de biten bir sonu vardı. uzun zaman önce okuduğum ve çok beğendiğim aklımda da tek bu sözü kalan -aşağı yukarı böyleydi sanırım- yakın zamanda tekrar okunası roman.
    0 ...
  30. 66.
  31. çok büyük bir araştırma birimi tarafından en iyi -romana giriş cümlesi-ni taşıyan kitapmış bu. hakediyor ama. hakediyor gerçekten. ben sadece o kısmı okuyup kitabın kapağını kapayıp yatağıma uzanıyor ve yazacağım onlarca kitapların taslağını düşünüyorum. insana şevk veriyor. hem tom waits de dinliyorum.
    5 ...
  32. 67.
  33. gizemli bir kitaptır.
    filmlere, şarkılara konu; şiirlere, aşklara ilham kaynağı olmuş kitaptır.
    fanatikleri az ve özdür.
    okuyun velhasılıkelam.
    0 ...
  34. 68.
  35. çıktığı zaman amerika'da; hem okullarda en çok okutulan, hem de en çok sansürlenen kitap olmuş, mükemmel kitap...
    0 ...
  36. 69.
  37. okunulası kitaptır. bu kadar öneriden sonra çok da ilginç bir kitap beklemeyin. gayet kendi akışında, suya sabuna dokunmayan bir konusu vardır. sonunda "ee nooldu lan" demeyin.
    0 ...
  38. 70.
  39. Tavsiye üzerine okudum. Ergenlik çağında okunursa çok sevileceğine, olgunluk çağında okunursa pek bi şey vermeyeceğine
    karar verdim.
    0 ...
  40. 71.
  41. Ne istedim ama, canıma kıymak geçti aklımdan. pencereden atlıyıveriyim dedim. yere indikten sonra sonra hemen üstümü örteceklerinden emin olsaydım, atlardım da. bir sürü meraklı turşucu salağın beni kanlar içinde seyretmesini istemiyordum."

    kitabın tamamında samimi bir hava hakimdir. holden ile beraber okuldan atılır yine holden ile phoebe'yi yağmur altında atlı karıncada izlersiniz, o kadar sürükleyicidir.
    1 ...
  42. 72.
  43. gülüyorlar şakalaşıyorlar. ellerinde çikolatalar püskevitler.
    o sırada o çocuk düşünüyor, benim de bir çikolatam olsa, diyor benim de bir püskevitim olsa diyor, anne bana da al diyor. anne bizde niye yok diyor!
    0 ...
  44. 73.
  45. "yakalarsa birini biri, çavdarlar arasında.."
    1 ...
  46. 74.
  47. Dün itibariyle arkadaş önerisi üzerine aldığım bugün başlamayı düşündüğüm 1.j.d.salinger romanı.
    0 ...
  48. 75.
  49. "... Sorun şu; bir kızla -yani, orospularla filan değil- bu iş tam olacak gibiyken, başlıyor durmadan size dur demeye. Benim derdim de bu işte; duruyorum. Çoğu herif durmuyor. Benim elimden gelmiyor. Durmanızı gerçekten mi istiyorlar veya yalnızca korkuyorlar mı ya da işin sonunda kusurun onların üstünde değil de sizin üstünüzde kalması için mi dur diyorlar, hiç bilemiyorsunuz. Ben yine de, hep duruyorum. Sorun, onlara acımam. Yani, bu kızların çoğu aptallaşıyor. Bir süre oynaştıktan sonra, bir bakıyorsunuz, akılları başlarından gitmiş. Bir kız kendisini oynaşmaya bir kaptırdı mı, beyin meyin aramayın onda. Ne bileyim? Dur diyorlar, ben de duruyorum. Onları evlerine bıraktıktan sonra, keşke durmasaydım diyorum, ama yine de durmadan edemiyorum."
    3 ...
© 2025 uludağ sözlük