yine heyecan dolu bir bölümle... yahu boş verin heyecanı, sırf dizi sonlarında reddington'ın anlattığı hikâyeler ve yaşattığı duygu dolu anlar için bile izlenir. ne diyordu bu haftaki bölümün sonunda, bakalım:
--spoiler--
+bana daha önce yapılmamış ne yapacaklar ki? öldürecekler mi! bunların hiçbiri seni kaybetmekten kötü değil. lütfen silahın kusuruna bakma. işbirliği yaptığımızı düşünmelerinden nefret ederim.
-her zaman istediğini elde edemezsin. bu işten çıkamazsın.
+gitmelisin.
-eğer bu da seni sam konusunda affetmem için oynadığın oyunlardan biriyse ya da yaptıkların için... hayatımı mahvettin.yemin ederim şu an seni öldürmek stiyorum. ama ihtiyacım olan cevaplar var ve onlara sen olmadan ulaşamam.
+ben de sen olmadan ulaşamam.
-birbirimize kaldık desene?
+bir defasında ko ri adasında andaman denizi'nde serbest dalış yapıyordum. çok kötü hissediyordum, aslan balığı ısırmıştı. susamıştım ve inanılmaz acı içindeydim. zamana ve mekâna olan hislerimi kaybettim. yolumu kaybetmiş gibiydim. ama ölmek üzere olduğumu biliyordum, o yüzden kendimi buna hazırladım. tam o anda, ölüm kapımı çaldığı anda ışığın içinden karşımda, yurtsuz deniz çingeneleri olan mokenler'i öylece durup bana gülerken buldum. bir kadın ve kabilesi beni iyileştirerek eskisi kadar iyi hâle getirdi. adayı terk ederken o kadın beni öptü. yanağım alev almış gibiydi. o kadar... ölmeye değerdi nerdeyse. şimdi de öyle hissediyorum.
--spoiler--
--spoiler--
olayların gizeminin biraz daha çözüldüğü, buna rağmen gizemin biraz daha arttığı bir bölümdü. tim, "her neyse" sonun kötü olacak sana üzülmüyorum; lizzy'e bir şey olmasın. lizzy'in kocası tom, kovboy kılığına bürünmüş bir broyles'u soğukkanlılıkla gömdü, ressler intikam peşindeydi filan, bu diziyi sanki tek başına reddington götürüyormuş gibi. ressler'ın intikamını da o aldı, kalbi kararmasın diye de o uğraştı. diğer oyuncular bu bölümde sanki sahne dekoruydular. ve tabi sonda yine bir red gerçeği ile bir sonraki bölümün startı verildi. muhteşem bir bale süiti ile bizi duygulandırmayı ihmal etmedi, red. yalnız o ara kaçırdım, o balerin red'in kızı mıydı?
--spoiler--
--spoiler--
son bölümünde türk nazlan bank, istanbul diyerek giriş yaptılar, etkileyici olan bu değil elbette. bir tv programının daha türkiye'ye olan tabuları yıkma girişimi olarak algılıyorum ben bunu, zira istanbul'a, boğaza, sultanahmet'e şöyle bir tepeden bakıp azizliğini göstermeleri etkiledi. nerede kıyıda, köşede, yıkık-viran-pis bir yer var, çekimlerinde kullanmayan ilk program değil tabi. yalnız türkiye'de nazlan diye bir banka yok işte. neyse efendim güzel bir bölümdü yine. başrol karakterimiz lizzy şu ağlamaklı yüz ifadesinden bir kurtulsa artık. en neşeli anında bile sanki ağlıyor ve red epey duygulandırdın, hem duygusal adamsın hem de az anasının gözü değilsin, sonunda yine yaptın yapacağını.*
--spoiler--
çerez diziden yıldızlı spoiler* etkileyici konusuyla sürükleyen yapıma dönüşmüş bol aksiyonlu bir seri. takip etmek için sabırsızlanacağınız türden. yeni bir dizi arayanlara tavsiye edilir.
harika bir dizi olmasına rağmen izleyicisi (bu sözlükte) oldukça az.
s1xe10
--spoiler--
red* ve adamı ihlas suresi'ni okudular. red'in sureyi araplar kadar şeddeli tecvidli okuduğuna şahit olduk. ve tabi ki dizinin aksiyonu bize 'biz türk milleti olarak arka sokaklar'a mahkum edilecek ne yaptık?' diye sordurdu. hele red'in işkence esnasında soruya öpücüklü yanıtı... gerilim esnasında mizah. işte bunlar hep amerikan dizisi azizim.
--spoiler--
3 bölümünü izledikten sonra artık gönül rahatlığıyla tavsiye edilebilecek yeni dizi. Bölüm başına ayrı konuyla beraber alttan alttan geniş bir hikayeyi de yavaşça anlatan tarzıyla tabii ki Person of Interest ile henüz karşılaştırılacak seviyede olmasa da bence mutlaka şans verilip izlenmeli.
'' fbi' nin wanted top 10 listesindeki bir suçlu bir gün fbi' ye yardım teklif ederse olaylar nasıl gelişir ? '' sorusuna yanıt arayan, eylül' de başlayacak polisiye dizi.
