insanı alan, hiç görmediği yerlere götüren, nasılsa bir anda mutlu eden ve gerçek dünyadan uzaklaşmak istendiğinde mutlaka dinlenmesi gereken mükemmel blind guardian parçasıdır. insanın dışarı çıkıp bard olası geliyor bu şarkıyı dinleyince
blind guardian'ın somewhere far beyond albümünde in the forest ve the hobbit olarak iki kısımdan oluşan parça.in the forest olanı daha çok sevilir nerdeyse tüm fanlar bu şarkıyla başlarlar blind guardian sevdasına ki bir klasiktir, mükemmeldir, kelimelerle ifade edilemeyendir.
inanılmaz bir blind guardian parçası. in the forest ve the hobbit olarak ikiye ayrılmıştır. "tomorrow will take us away, far from home" kısmı ile insanı kendinden geçirir. ayrıca live versiyonları albüm kayıtlarından kesinlikle çok daha etkilidir, insanın içinde sanki o an konserde siz de eşlik ediyormuşsunuz gibi bir his uyandırır.
fenevbahçe taraftarının üstüne söz yazarak sıçtığı şarkı, allahtan kötü olmuş, sözler müziğe oturmamış da yaygınlaşmadan unutulur gider, böylece bard's song yine bize kalır. bu arada şarkının doğrusu şudur budur diyenlere de cevap: şarkının en doğru adı the bard's song-in the forest idir.
gelmiş geçmiş en guzel sarkılardan sayılabilir... boyle bir esintinin oldugu konser alanında ellerini açıp gözlerini kapatıp eşlik edilesi şarkısıdır blind guardianın...
buradan fenerbahçe taraftarının bestesi bok gibi olmuş rerere rörörö diyenlere sesleniyorum. çatlayın lan hasetinizden ibneler. ajdar'ın size yaptığı besteyi dinleyin gidin de.
]
halbuki bir galatasaraylı oleeeey saldır cimbom okey lets go diyince yaratıcı olur gözünüzde sizin gibilerin.
gecenin bir yarısı insanı uzun ama yorucu olmadığı aşikâr yolculuklara çıkartan şarkı. nasıl da isterdim oysa, nasıl da özlerdim... nasıl da sever, nasıl da çakılırdım.
sanırım uzun bir süre dinledikten sonra uyumak iyi olacak. aksi halde yaşamanın bir anlamı kalmıyor gibi... katiyen uyku vakti şimdi.