the adjustment bureau

entry38 galeri2
    38.
  1. 2011 yapımı, Matt Damon ve Emily Blunt'ın başrollerinde oynadığı film. filmin konusu kaderin değişkenliği. filmin 1 saat 46 dk olarak kısa tutulması, hem konunun hem aşkın hem aksiyonun çok yüzeysel kalmasına sebep olmuş. Derinlik yok ama izlenir.

    --spoiler--
    film; başkan diye adlandırılan yaratıcının, memurları tarafından, plan diye adlandırılan insan kaderinin yönlendirildiği, fakat bazen bu memurların bile engel olamadıkları insanın farklı kader yaşayabileceğini gösteriyor.
    filmdeki Matt Damon ve Anthony Mackie'nin gemideki konuşması, musa (a.s.)-hızır (a.s.) konuşmasını anımsatır.
    kapılardan geçme, hangi kapının nereye çıktığı ile ilgili kısımları yeterince net değil, izleyiciyi tatmin etmiyor.
    ayrıca amerikan başkanı olacak kişilerin çok önceden üst akıl tarafından planlandığı gibi bir izlenim veriyor, şapka detayı ile bu planların yahudiler tarafından yapıldığı paranoyasını azdırıyor. ama onların bile üstünde bir akıl olabileceği alttan altan veriliyor olabilir.

    film için olabilecek en iyi slagon; "kaderin üstünde bir kader vardır"
    --spoiler--
    0 ...
  2. 37.
  3. gayet güzel ilerleyen bir film.

    tanrı başkan.

    keyifle izleyebileceğiniz kapı so bol aksiyonu bol bir film omluş.
    8 ...
  4. 36.
  5. --spoiler--
    -Biz ona başkan diyoruz siz ise başka isimlerle hitap ediyorsunuz.
    --spoiler--
    0 ...
  6. 35.
  7. 34.
  8. dini ve mistik unsurlarla güzel film. başkan tanrı ya da onun elçisi, ona bağlı sorumlu. üst bilinçten bir varlık, dünyanın rayından çıkmasın diye muhtelif zamanlarda dünyayı elden geçiren insan suretindeki uzaylılar. güzel güzel. kaderin kaçınılmaz olduğu ama içinde anlık esnekliklerin de yer aldığı gerçeği. bu türlü konulara yakınsanız çok seversiniz.
    0 ...
  9. 33.
  10. buraya yazacaklarım ağır spoiler içermektedir, filmi izlemediyseniz hiç girmeyin olaya.

    --spoiler--

    filmin sonları, koş koş çatıya çık, bir takım adamlar çatıda sıkıştırsın, hop seni seviyorum deyip öpüşün vee bi bakıyorum adamlar yok.. aşk mı kazandı şimdi, ne skimsonik bi sahneydi o öyle.. azcık o çatıda yakalanma baskısını hissetseydik, sevenleri ayırmayın diyeydik, birbirlerine bi baksalardı kamera etraflarında bi tur dönseydi.. yok arkadaş "direkt çatı-hop öpelim-mutlu son" gibi jet hızında bir final.. kalan sağlam bizimdir!

    --spoiler--
    1 ...
  11. 32.
  12. güzel ve eğlenceli bir film olmasına rağmen filmi 1 haftada anca bitirebildim.
    0 ...
  13. 31.
  14. kader hakkında; ilginç, sürükleyici, duygusal, heyecanlı ve düşündürücü bir film.
    0 ...
  15. 30.
  16. matt damon ve güzel bi ablanın başrollerini oynadıkları romantik film. O kadar çok metafor var ki filmde. Anlayabilene güzel mesajlar veren bir film. Şiddetle tavsiye olunur.
    0 ...
  17. 29.
  18. Zaman zaman düşünürdüm, acaba tüm hayatımız bir oyunmu diye. Oyundan çok bir test mi diye. Bu filmde de aynı konu işlenmiş. Ve filmin sonunda verilen mesaja göre, testi geçmek için her şeyi kaybetmeyi göze almak gerekiyor. Matt Damon'da, hafızasının silinmesi pahasına, sevdiği kadınla birlikte olabilmek için, onunla 5 dakika bile olsa daha fazla vakit geçirebilmek için bu riski göze alıyor. Filmi büyük bir ciddiyet ve mantık arayışında izlemektense, anlattığı felsefeyi anlamak çok daha önemliydi. Ve en sonunda ise melek rolünde ki abimiz, bütün bunlar aslında bir testti ve siz bu testi geçtiniz diyerek işi bitiriyor. izlenmesi gereken bir film, 8/10 veririm.
    0 ...
  19. 28.
  20. inception filminden hoşlananların kaçırmaması gereken film.
    0 ...
  21. 27.
  22. hereafter ile beraber son dönemin en kötü matt damon filmi. matt, kendini mi bitirmeye çalışıyor anlamıyorum. bourne serisinden sonra, bu filmler yakışmıyor. sonuçta, paraya ihtiyacı olduğunu düşünmeye başladım. başka türlü bu işlere girmesini anlamak mümkün değil. benzer başka bir örnek için (bkz: nicolas cage). yine de true grit*'teki LaBoeuf rolünü ayrı tutmak lazım. hem o film güzeldi, hem de matt damon orta karar bir rolde olmasına rağmen başarılıydı.

    bu filme gelirsek, bir aşk filmi olduğu doğru, ama fantastik öğeleri o kadar kastırmışlar ki, anlatılan aşk gölgede kalmış. fantastik veya bilim kurgu olarak bakıldığında yeni birşey veremiyor. aşk filmi görmek istiyorsanız da gidin, ingiliz hastayı seyredin. en azından işlenmiş bir aşk hikayesi bulabilirsiniz.

    özet olarak: the adjustment bureau, 2 saatlik bir çöp.
    3 ...
  23. 26.
  24. (bkz: allah başkan)

    filmin konusu budur. inanmayan izlesin...
    2 ...
  25. 25.
  26. 2 saatimi ayırdığım için pişman olduğum film. matt damon için bile çekilmeyecek bir saçmalığa ve sıradanlığa sahip. aşk- bilim kurgu- macera karışımı bir şey yapmaya çalışmışlar, ama kesinlikle sıradan bir filmden ötesi değil.
    1 ...
  27. 24.
  28. (bkz: romantik bilim kurgu)

    bu filmi izlemem bile kader, değiştiremedik. *
    film enteresan bir konuya sahip olsada, nedendir bilmem oldukça sıradan. 5/10
    1 ...
  29. 23.
  30. öncelikle tanım; tamamen yerli yerinde olan, güzel bir bilim kurgu ve romantizmin yoğurulduğu bir film.

    filmin verdiği mesajı birçok filmde alabiliriz aslında. kaderi biraz da bizim çizdiğimiz yönünde, güzel ve hoş bir anlatımı üstlenmiş film. elbette buna benzer filmler olmuştur bilim-kurgu dalında ama bu kadar romantik bir şekilde iç içe girerek olmamıştır sanırım. birkaç filmin birleşimi ile ortaya çıkabilirdi ancak. adamlar da onu yapmış.

    yorumları, spoileri, haklı-haksız eleştirilerin hepsini okudum. birçok duygusuz, romantik olmayan, film hayatında 4 ciltlik eser çıkarmış arkadaşlarımız yine beğenmemiş. şaşırtıcı değil. en iyilerini onlardan bekliyor olacağız.

    eminim ki, film herkes tarafından alaşağı edilecek. ama bu, beğenenlerin ' hadi be! hass...diyoruz hasss!!!11bir' demelerini değiştirmeyecek. hatta film hakkındaki olumsuz eleştirileri psikolojik olarak bile yorumlayabiliriz.*
    filme geçebildik sonunda;

    film yerinde akıcı ve içine alan bir film öncelikle. en başlarda herhangi bir düşünce oluşmasa da yer yer tahminlerde bulunmanız kaçınılmaz olacaktır. birçok şey öyle güzel harmanlanmış ki, kesinlikle zaman kaybı olmadığını düşünüyorum. fazlasıyla bilim kurgu düşkünü olanlar fazla bir beklenti içerisinde izlemesin derim. onca yorumdan sonra. aslında daha fazla yazmaya gerek duymuyorum. izleyin, izlettirin, romantiklik derecesi çok iyi hazırlanmış; sevgilinizle bir kez daha izleyin. ve şunu unutmayın;

    --spoiler--
    ağır spoiler var ilk satırı okuyanlar için uyarıydı!!!* izlemeyenler bıraksın okumayı, sonra küfredeceksiniz, biliyorum.*
    pek çok insan onlar için belirlediğimiz hayat çigisinde ilerler. başka şeyleri keşfetmeye korkarlar. ama bazen; gün gelir insanlar karşılarına çıkardığımız engelleri alaşağı eder. özgür iradenin bir lütuf olduğunun farkına varanlar, uğruna savaşmadıkları sürece bunu nasıl kullanacaklarını asla bilemeyecekler. bence başkanın asıl planı bu. belki de bir gün, planı biz yazmayacağız, siz yazacaksınız.

    --spoiler--

    filmden çıkarılacak en güzel ders; cesareti olmayanlara, hayatındaki değişikliğe ayak uydurmayacak olmalarını düşünenlere benden büyük bir ithaf olsun. bu sadece aşk konusunda değil, hayatın birçok karesinde farklı şekillerde karşınıza çıkabilir.
    2 ...
  31. 22.
  32. yüksek beklenti ile izlendiğinde bekleneni vermeyecek, ancak konu bilinmeden izlendiğinde tat verme olasılığı olan filmdir. "kader" kavramına takılan kişiler için ayrıca cazip nitelikte olabilir.

    --spoiler--
    film, "kader" kavramı ve meselesine farklı bir bakış açısı sunuyor. insanların kaderini, özgür iradelerini ve hayatında ki kritik noktaları belirleyen insandan daha güçlü karakterlerin varlığı üzerine kurulmuş. filmde melek mi, peri mi, insan mı tam olarak ne olduğu tanımlanmayan karakterler, insanların hayatlarını yönlendirerek onları bir düzen içinde tutmaya çalışıyorlar. bu durum bir bakıma, kader kavramını özümseyen insanlara doğru bir bakış açısı gibi gelebilir. zira, bir şeylerin gerçekleşmesi ve başarılabilmesi için bazı güçlerin "yürü ya kulum" demesi gerektiği düşüncesi filmde ciddi anlamda işlenmiş.
    --spoiler--
    0 ...
  33. 21.
  34. --spoiler--
    harry mitchell:[voice over] most people live life on the path we set for them. too afraid to explore any other. but once in a while people like you come along and knock down all the obstacles we put in your way. people who realize free will is a gift, you'll never know how to use until you fight for it. i think that's the chairman's real plan. and maybe, one day, we won't write the plan. you will.*
    --spoiler--
    0 ...
  35. 20.
  36. --spoiler--
    david norris: was it serious?
    elise sellas: we were engaged.
    david norris: so, not really that serious?*
    [she laughs]
    elise sellas: right.
    david norris: well, what happened?
    elise sellas: do you wanna know this?
    david norris: yeah.
    elise sellas: um...he was a great guy. brilliant choreographer and dancer and...we had the same group of friends. we'd known each other a long time.
    david norris: he sounds great. why didn't you marry him?
    elise sellas: because of you*. i'm not hopeless romantic. i'd never allow myself to be that way. but once i felt, even for a moment what i felt with you, you ruined me. i didn't want to settle for less.
    david norris: i know the feeling.
    elise sellas: scares the shit out of me.
    david norris: i'm not gonna hurt you.
    elise sellas: you don't need to say that.
    david norris: i'm not gonna hurt you. this is the first time in...in twenty five years that i don't feel like i'm by myself.
    elise sellas: ooph! that's an awful lot of responsibility for me. i don't know if i'm quite comfortable with that.
    [they both laugh]
    david norris: too late.
    --spoiler--
    1 ...
  37. 19.
  38. --spoiler--
    david norris: why do you want to keep us apart?
    richardson: because the plan says so.
    david norris: well, then you misread the plan.
    richardson: no. there's no misreading the plan when it comes to you and elise.
    david norris: the plan's wrong!
    richardson: you know who wrote it?
    david norris: i don't care.*
    richardson: you should really show a little respect.*
    --spoiler--
    0 ...
  39. 18.
  40. çok beğendiğim görülesi film.
    0 ...
  41. 17.
  42. uyarlanmasını falan bilmem de fringe'de gördüğümüz observerları bir bakıma burada da görmüş olduk.
    1 ...
  43. 16.
  44. George Nolfinin ilk yönetmenlik deneyemini yaptığı filmdir. bunun handikapını yaşamış film boyunca, film iyidi ama çok daha mükemmel olabilirdi. herşeye rağmen izlenesi film.
    1 ...
  45. 15.
  46. komedi-aşk-bilim üçgenini güzel harmanlamış, izlenilen vaktin hakkını veren bir yapım.
    0 ...
  47. 14.
  48. güzel bir fragmana sahip film.
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük