izlemesi çok kolay, akıcı, öncesinde herhangi bir bilgiye sahip olunmasını gerektirmeyen müthiş bir belgeseldir.
Çocuğunuzla beraber de izleyebilirsiniz.
Algıları açtığı, insanları bilinçlendirdiği, bir şeylerin değişmesine öncü olmuş bir belgeseldir.
izleyin, önerin. Liselerde falan niye izletilmiyor ya bunlar, onun yerine margarinciyi konferans yapmaya çağırıyorsunuz. Paranın köpeği olmuş insanların yönettiği bir eğitim sistemi, her yönden çöp.
izledikten sonra bir hafta elim hiçbir işlenmiş gıdaya ve ilave şeker içeren hiçbir içeceğe gitmemişti. dışarıda fast food yiyen insanlara da üzülerek bakıyordum hatta. ne yazık ki bir hafta on gün falan sürdü işte. keşke bu zehiri vücudumdan tamamen atabilecek kararlılıkta olsam.
şekerin vücudumuza etkileri hakkında çarpıcı bir belgesel.
eskiden insan vücudunda olan bitenlerle alakalı bir çizgi film vardı adını hatırlayamadım. aklıma hemen o geldi.
--spoiler--
markette satılan tüm ürünlerden sadece içinde şeker katkılı olanlar çıkarılırsa marketteki ürünlerin sadece yüzde yirmisi kalır
--spoiler--
şekerin kötülüğünü gün yüzüne çıkaran, bakış açımı değiştiren, izledikçe her bilgisiyle insanı şaşırtan harika bir belgesel.
kesinlikle herkesin izlemesi ve çevresindeki insanlarla paylaşması gerektiğini düşünüyorum.
Aslında filmden çok belgeseldir. Ana karakterimiz şekeri hayatından tamamen çıkarmış, onun yerine sağlıklı yağlarla beslenen birisi. Bu belgesel için sağlıklı olduğu iddia edilen besinleri tüketiyor ve uzmanlardan oluşan bir grup tarafından vücudundaki değişimler inceleniyor.
Yanlış hatırlıyor olabilirim ama 30 veya 60 gün sonunda vücuda giren kalori aynı olsa da denek 10 küsür kilo alıyor ve halk arasında bira göbeklk dediğimiz kişi haline geliyor. Grup içindeki diyetisyen bu durumu kalorinin fazlalığı ve azlığına değil, kaynağına bağlıyor. Yani şeker endüstrisinin dayattığı yağ kilo aldırır görüşünün kısmen yanlış olduğu, asıl düşmanımızın şeker olduğu gözler önüme seriliyor.
şekerin hayatımızın her alanında oluşunu, hayatımızı ele geçirişini ve insan bünyesinde yarattığı tahribatları net bir şekilde anlatan, kolay seyredilebilir ama verdiği mesajla da bir o kadar zor unutulabilir bir belgesel.
