şehrin havasını bozmaktır. her yandan tüten sanayi atıkları ve araba egzozlarından çıkan dumanlar yetmezmiş gibi bir de sonradan görme dağlı kızın gelişiyle şehir iyice yaşanmaz hal alır. tam bir şehirleşememe örneği. bir erkek hem kendisini hem de diğer tüm şehirlileri nasıl olurda bu kadar düşüncesizce cezalandırır, anlayabilmiş değilim.
kötü haber şu ki, köyden şehirlere göç hızla artıyor.
şehirlerin nüfus artış nedeni kırdan kente göçtür. o nedenle, başlık, kırdan kente gelin getiren kırsal kökenli erkek ne kokuyor sorusunu akla getirir.
tezek kokan köylü kızı'nın ataları da şehrinizi geçip cephede canını siper etmediyse, şehirde sizin üzerinize zimmetliyse, ayrıca da hayatınızda köy görmediyseniz, ya da o kişi köylü kızını size tercih etmemişse, bu serzenişiniz niye!...
ciğerleri tertemiz çam havası ve mis gibi taze bahar çiçekleri kokusuyla dolu kızı, şehrin lağım, mazot kokan pis havasına ve pezevenk bakışlarına maruz bırakarak günaha günah eklemektir.
lan o köylü olmasa senin içtiğin sütü makine mi yapacak.
o köylü olmasa yediğin otu pazarcılar mı yapacak.
dedirtir.
her köylünün tezek koktuğunu sanar ama kendi 120 liralık parfüm kokar yani yoktur kendine güveni ten kokusunu gizler.
tanım: köylü kızını insan içine katmaktır.
temiz aile kızı tanımına girdiği düşünülüp vukuu bulmuş olaydir, ama artik öyle değildir köy yerleride iyice bozulmuştur. o ahırların dili olmalida anlatmali.