Gözlerdeki buğuyu yok edecek kadar sahte bir dünya yaratan, yarattığı bu dünya içinde kaybolup olur olmaz tepki toplamak için kıvrandıkça kıvranan, sokakta görüldüğünde su muhallebicisi denilebilecek kadar muğlak bir görünüşe sahip kaydırgaçlar.
Yahu, derdin ne senin? insanların tepkisini çekerek, genel geçer söylenen tabuların aksini iddia ederek prim yapma sevdan nereden geliyor? Ama senin zekan, kapasiten, bilgi birikimin, kelime haznen, doğaçlama yeteneğin daha bir sürü bok püsürüğün ne ki kendini bilmez bir şekilde gözlemler yapıp insanları belli belirsiz kategorizasyonlara sokuyorsun. Senin haddine mi düşmüş lan. Senin tasvir edemeyeceğin nice görselliği bir çırpıda kavrayıp bir ressam edasında gözümüzde canlandıracak nice yiğit ve benim kadar olmasa da zeki insan vardır bu sözlükte. Yok böyle insan, yok şöyle ezik, yok böyle büzük. Bunlar ne lan böyle. Koskoca yaşını başını almış adam ya da kadın-kıza dönüşmüşsün, hala sıradan, kimsenin ilgisini çekmeyecek tanımlarla sağa sola laf yetiştirme telaşına düşüyorsun. Ayıp ya, ayıp. Bu sümsüklerin burun kıllarına yapışmış kalmış son sümük ve Kermit tanelerini masalarının altlarına yapıştırmalarına asla izin vermez akıllı-zeki bir insan. Ve maalesef ki o kişi ben olacağım yine. Şimdi burada yapılan tüm tanımlar beni işaret ediyor yine ve her zamanki gibi. allah kahretsin ki görevden kaçmak gibi bir huyum da hiç yoktur.
