bir de bunun daha ileri modeli var ki o evlere şenlik.
yer bursa heykel, saat 1-2 civarları ayağında yeşil ama öyle böyle yeşil değil bildiğin fıstık yeşilinin de cafcaflısı, onun üstünde yine dikkat çekici bir tonda kıpkırmızı bir tişört, onun da üstünde kızıl bildiğin kızıl bir türban! ve bu anlattığım kıyafetler tabii ki dapdar, vücut hatlarını belli edecek şekilde. ve aynı kız hergün aynı saatlerde heykel civarında dolaşır ileri geri, sürekli saat 5.30-6'ya kadar sonra da evine döner.
be allah'ın sersem kulu dini özgürlük bunun neresinde. şayet o kadar dinine hakimsen ve sen bu örtüyü din emrediyor diye takıyorsan ** bu dikkat çekicilik niye? hani sen dini emir gereği karşı cinsle muhattab olmamak için bu giysiyi takıyodun bu hal ne?
yoksa babanların piyango büfesine gelip hergün belli bir miktar para bırakan o adamların isteğiyle mi yapıyorsun bunu?
bu soruları da babasına yönelttiğimizde biz işin parsında değiliz demişti ama günlük 100 ytl az para değil!
ikiyüzlülük işte ne yaparsın. bu tesettürün amacı nedir? kadının kendisini kocasından başka kimseye göstermemesi değil midir? dikkat çekmemek değil midir? hatunun biri hayvanlamasına makyaf yapmış( dikkat ettim özellikle kaşları çok hoştu kalıcı galiba) başıma birşey gelmeyecekse atatürk'ü sevmiyorum diyor. yanındaki arkadaşa kalkmış humeyniyi savunuyor. bu kılıkla, bu daracık elbiselerle, bu makyajla gidin iran'a da görün bakalım ebenizinkini tabi erkekse.( bu laf alıntı ama kimden aldığımı hatırlamıyorum kusura bakmasın.)
kesinlikle itici ve anlamsız davranıştır."moda, göt göstermekse, ben gösteremem; günah. bari dar giyeyim" mantalitesidir.
bu bir kaçıyla konuştum. dayanamadım sordum "neden?" diye. "modayı takip etmek bizim de hakkımız, örtülüyüz diye giyemeyiz diye bir yasak yok ki" dediler. eyvallah dedim. o zaman bana şunu anlatın: başınızı kapatmanızın nedeni saç telinizin helaliniz olmayan bir erkeğe görünmesinin haram olması. erkeklerde kabaran uygulara engel olmak, vesaire. peki siz saçlarınızı örtüp, oynak popolarınızla, ince belinizle o daracık kıyafetler içinde salındığınızda şehvet uyandırmıyor musunuz? örtülü olduğumuzdan bize o gözle bakmazlar dedi biri. derin derin iç çektim. önlerinden geçerken erkeklerin gözleri tepeden tırnağa süzüyor halbuki hepsini iş başa gelene kadar...
mantaliteleri şu: kafam kapalı, inancım tam. beni fahişe görmezler. halbuki o kadar dikkat çekiyor ki bazıları. yaptıkları düpedüz teşhircilik. anlamamazlıktan geliyorlar, belki de gerçekten anlamıyorlar. bu, hepsinin kendisi ile allah'ı arasında, bana ne. benim son diyeceğim şu: tesettürlü kadınların da güzel olmaya, iyi giyinmeye hakları var! buna rağmen bu dar giyme meselesi özünde dikkat çekme, uzaklaşmaya itildikleri erkeklerin ilgisini uyandırma ve kompleksten ileri geliyor. yoksa kendine ve inancına tam olarak sahip çıkan, öyle zarif, öyle güzel giyinen baş örtülü kadınlar var ki...
içinde nefes almakta zorlanılacak kadar dar uzun kollu badi üstüne, sırtı sadece bir kaç ipten oluşan, boyundan bağlamalı, önü sütyen şeklinde üçgen olan büstiyerler, kalça hatlarını tamamen belli eden etekler, alabildiğine canlı, fosforlu renkler, ve elbette ki kafadaki o kutsal yükselti ile dolaşan bir çok hemcinsim benim bile bakmaktan çekineceğeğim kadar seksisiniz. açık saçlarım, dar kot pantolonum, kolsuz t-shirtimle ben, adı belli açığım, kötüyüm, kakayım, ya siz nesiniz allah aşkına? diyerek beni isyan ettiren olay.
kendi içinde zıtlaşan tiplerdir. ne siyasi ne de kültürel anlamda birikimi olmayan, partiden 3 kuruş koparma adına aile baskısıyla kapanan kişilerdir. dinlerine bağlılıkları tartışılır, her 10undan 1i kur'an-ı kerim'in türkçesini bilir. belki de bilmez bu da tartışılır.
