materyalist bakış açısıyla baktığımızda da doğru kabul edilebilecek bir önermedir. darwin teoremi ile de uyum halindedir. şöyle ki:
fizikte uğraşılan büyüklükler 10^-34 mertebesinde hatta bu ifadedinin karesi küpü 4. kuvveti şeklinde değerler almaktadır. istatistik fiziğin yaptığı bir işlemle bir odada bulunan bütün gaz moleküllerinin odanın belirli bir noktasında toplanması için evrenin yaşı kadar bir süre ve saniye de 100 ölçümlük bir deney yapılması gerekmektedir. makro dünya da bu gerçekten hayali bir durummuş gibi görünürken olabilme ihtimali var olan ve fizik yasalarınca ıspatlanmış bir durumdur. böyle bir durumun olması durumu ise fizikçilere göre tesadüf değildir. şimdi birileri kalkıp ama bize göre tesadüftür derse bilime aykırı davranışlarından kaynaklı kendileri sorumludur.
evrenin oluşumu big bang gibi teoriler içinse bugün bilim insanları 10^-43 saniyeye kadar inebilmişlerdir bu durumda ilk partiküllerin oluşumunun hiç de tesadüfi olmayan bir takım etkileşimlerle meydana geldiği ortaya çıkmıştır.
ilerleyen süreçler için canlılığın oluşumu süreciyle karşılaşılmış amino asitlerin var olması durumu ortaya çıkmıştır. optimum koşullarda (uygun sıcaklık basınç vb) oluşmaya başlayan aminoasitlerin oluşumu da harun yahya evrim aldatmacası isimli kitapta sayısal değeri ile verilmiş ve 10^-950 olarak gösterilmiştir. ama dikkat edilmesi gereken nokta bu sayının sıfır olmuyor olmasıdır.
bilimde herşey 0-1 (sıfır-bir) arasındadır. yani 0/100=0 (%0) ve 100/100=1 (%100). verilen bu rakamın makro dünya için çok küçük olduğu bir gerçekliktir. ancak evrenin ilk oluşumu için 3 milyar kelvin derece'lik bir sıcaklık var ki bu sıcaklık ta bir o kadar büyük bir sıcaklıktır, ulaşılması zor görülen bir değerdir. bu kadar yüksek sıcaklıklar için (ki aminoasitler daha düşük sıcaklarda oluşmaya başlamıştır) bir takım hesaplamalar yapılmış ve bu hesaplamalar teorik olarak da olsa doğrulanmıştır.
hayatın tesadüflerden baret olması için yukarıda verilen değerlerin (yani %0-%100 arası değerlerin) doğrudan "sıfır" değerini vermesi yani bilimsel olarak imkansız olmasını gerektirir ki bu da şu anki verilerimize göre geçersiz bir sonuçtur, herşey için küçük de olsa sayısal ve olabilirlik ölçütü vardır.
madeni parayı attığımızda %50 yazı %50 tura geliyor diyebilmemiz için sonsuz kere atış yapmalıyız, eğer ki tesadüflerin varlığına inanmış olsaydık 2 atışta bu kanaate varırdık ama tesadüfü kabul edenler için şu söylenilebilir 2 atışta da yazı yada tura gelmesi olasılığı da vardır iki atışta tura gelmiş olsaydı o zaman küçük bir gözlemle (düz mantık) para her atışta %100 tura gelir derdik, çünkü elimizdeki sonuç bunu gösteriyor olurdu ama durum bu kadar basit değil ve hç bir şey tesadüf değildir. doğanın istediği şekilde ve en uygun şekilde meydana gelmiştir.
- lakin terbiyesiz bir kelebek vardır ki biyerlerde bir kanat çırpışı bile, buralarda bir kızın sevgilisini terk etmesine sebep olabiliyor anasını satiim.
